AKMEDRESE

Niğde’de Karamanoğulları devrinde yapılmış bir medrese.

İlk yapıldığında büyük ihtimalle muhteşem taçkapısının ve taşlarının beyazlığından dolayı Akmedrese olarak adlandırılan bu değerli sanat eseri, kitâbesine göre 812’de (1409-10) Karaman beyi Alâeddin’in oğlu Alâeddin Ali Bey tarafından yaptırılmıştır. İstanbul’da Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi’nde bulunan vakfiyesi Rebîülevvel 818’de (Mayıs 1415) tertip ve bir yıl sonra tasdik edilmiştir. Bu vesikaya göre medrese o zaman Yuğutaş denilen mahallede inşa edilmiş, Hanefî ve Şâfiî mezhebine göre eğitim yapmak üzere vakfedilmiştir. Medresenin evkafı arasında Niğde bedesteni, buna bitişik han, Meydan mahallesinde çifte hamam, birçok dükkân, arazi, değirmen, bağ vb. bulunmaktadır.

Akmedrese ortası avlulu, çift katlı medreselerin en güzellerindendir. Cephesinin ortasını yüksek ve çok zengin biçimde işlenmiş mermerden bir taçkapı süsler. Üst kat bu cephede kaş kemerli ikiz pencereler halinde dışarı açılmıştır. Ancak geç devirlerdeki bir tamirde bu zarif pencereler bozularak yerlerine düz pencereler yapılmış ve dışarıdan üst kata çıkışı sağlayan merdivenler ilâve edilerek cephenin âhengi bozulmuştu. Fakat Türk mimarisinde bir yenilik olan bu ikiz pencereli galeri son yıllarda yeniden eski biçimine dönüştürülmüştür. Pâyelerle yapılmış bir revakın çevirdiği avlunun bir tarafında yazlık büyük mescid eyvanı vardır. Alt katta tonozlu on hücre ile büyük eyvanın iki yanında kubbeli birer mekân yer alır. Üst katta içten merdivenle ulaşılan ve cephedeki ikiz pencereleri sayesinde havadar bir cihannümâ* biçiminde olan iki mekândan başka revakların gerisinde tonozlu sekiz hücre vardır. Buradan iki merdiven, kubbeli mekânların üstünden medresenin damını teşkil eden taş döşeli terasa çıkışı sağlıyordu.

Akmedrese’yi yaptıran Ali Bey’in nerede öldüğü ve kabrinin nerede bulunduğu bilinmiyor. Medresenin eyvan mescidinin iki tarafındaki kubbeli mekânlardan birinin kışlık dershane-mescid olduğuna, diğerinin ise bazı benzerlerindeki gibi bânisinin türbesi olarak düşünüldüğüne ihtimal verilebilir. Taçkapının itinalı ve çok zengin süslemesine karşılık diğer kısımlarda büyük bir sadelik hâkimdir. Fakat burada da ince bir zevk mahsulü halinde taş üzerine oyma süslemeler görülür. Akmedrese halen müze olarak kullanılmaktadır.

BİBLİYOGRAFYA:

A. Gabriel, Monuments Turcs d’Anatolie, Paris 1931, I, 137-142; E. Diez v.dğr., Karaman Devri Sanatı, İstanbul 1950, s. 166-175; Metin Sözen, Anadolu Medreseleri, İstanbul 1970, I, 194-201; Uzunçarşılı, “Karamanoğlu Ali Bey Vakfiyesi”, VD, II (1942), s. 45-80; A. S. Ülgen, “Niğde’de Akmedrese”, a.e., s. 81-82.

Semavi Eyice