BÂDÎS b. HABBÛS

باديس بن حبوس

Ebû Menâd el-Muzaffer Bâdîs b. Habbûs b. Mâksin es-Sanhâcî (ö. 466/1073)

Zîrîler hânedanının Gırnata hükümdarı (1038-1073).

Babası Habbûs’un 1038 yılında ölümü üzerine Gırnata hükümdarı oldu. Berberîler’le bazı yahudiler kardeşi Bulukkîn’i tahta geçirmek istedilerse de Araplar’la


vezir Samuel b. Nağrîle’nin de (Nağzâle) içinde bulunduğu bir grup yahudi Bâdîs’i tercih etti. Bâdîs tahta geçer geçmez çevredeki diğer mülûkü’t-tavâif ile uğraşmak zorunda kaldı. Meriyye hâkimi Züheyr el-Âmirî, Bûnt yakınlarında meydana gelen savaşta Bâdîs karşısında mağlûp oldu ve veziri İbn Abbas ile birlikte öldürüldü (429/1038). Hâkimiyet sahasını genişletmek ve bütün Endülüs’e hâkim olmak isteyen Bâdîs büyük bir orduyla İşbîliye üzerine yürüdü. Şehrin hâkimi Kadı Ebü’l-Kasım İbn Abbâd yapılan savaşta mağlûp oldu ve öldürüldü (1042). Daha sonra İshak b. Muhammed el-Birzâlî, Muhammed b. Nûh ed-Demmerî, Abdûn b. Hizrûn gibi Berberî reislerini Cezîretülhadrâ hâkimi Muhammed b. Kasım el-Hammûdî’yi halife olarak tanımaları için ikna eden Bâdîs onları da yanına alarak İşbîliye hâkimi Mu‘tazıd üzerine yürüdü ve şehri bir müddet muhasara etti (439/1047-48). Bu hadiselerden sonra Bâdîs’in şöhreti arttı ve çevredeki hükümdarlar ondan çekinmeye başladılar. 449’da (1057) Malaga’ya girerek son Hammûdî Hükümdarı Muhammed el-Müsta‘lî’yi tahtından uzaklaştırdı, ancak Abbâdî Hükümdarı Mu‘tazıd’ın 1067’de Karmûne’yi zaptetmesine engel olamadı.

Veziri Samuel b. Nağrîle’nin ölümü (1056) üzerine yerine geçen oğlu Joseph’in yahudileri önemli mevkilere getirmesi ve onlara geniş imkânlar tanıması halkın tepkisine yol açtı. Joseph ise bu tepkileri önemsemediği gibi tasarruflarına karşı çıkan Bâdîs’in kardeşiyle aynı adı taşıyan oğlu Bulukkîn’i öldürtmekten de çekinmedi, hatta daha ileri gidip Bâdîs’e İspanya’da müstakil bir yahudi devleti kurmak istediğini söyledi. Nihayet Meriyye hâkimi İbn Sumadih ile gizlice haberleşip onu Gırnata’yı ele geçirmeye teşvik etmesi üzerine Sanhâceliler ayaklanıp veziri öldürdüler ve cesedini şehrin kapısına astılar (459/1066-67).

Bâdîs 1073 yılında Gırnata’da öldü ve ülkesi iki torunu arasında taksim edildi. Seyfüddevle Abdullah Gırnata’ya, Temîm de Malaga’ya hâkim oldu.

Çok cesur, mert ve yardım sever bir insandı. İdaresini güçlendirmek uğrunda kan dökmekten çekinmezdi. Abbâdî Hükümdarı Mu‘tazıd tarafından öldürülen Berberîler’in intikamını almak için Gırnata’daki bütün Araplar’ı öldürmek istediyse de veziri Samuel buna engel oldu. Ayrıca pek çok imar faaliyetinde bulundu. Kaleleri müstahkem hale getirdi ve muhteşem saraylar yaptırdı.

BİBLİYOGRAFYA:

İbnü’l-Esîr, el-Kâmil, IX, 280, 286, 292; İbn İzârî, el-Beyânü’l-mugrib, III, 167, 169-171, 174, 191, 202, 210, 211, 217-219, 230, 248, 262-266, 268-269, 272-274, 293, 316; Zehebî, AǾlâmü’n-nübelâǿ, XVIII, 590-592; İbn Haldûn, el-İber, VI, 179, 180; Kalkaşendî, Subhu’l-aşâ, V, 251, 257; İbnü’l-Hatîb, el-İhâta, I, 435-443; Makkarî, Nefhu’t-tîb, I, 196, 429, 435, 439; II, 659; III, 265, 398, 535, 595; IV, 322; Zambaur, Manuel, s. 54; Dozy, Spanish Islam, s. 612-620, 624-627, 629, 632-634, 643-644, 649, 695; Chejne, Muslim Spain, s. 65-66; S. M. Imamüddin, Muslim Spain, Leiden 1981, s. 44; Hitti, İslâm Tarihi, III, 850; Abdülazîz Merzûk, el-Fünûnü’z-zuhrufiyyetü’l-İslâmiyye, Beyrut, ts. (Dârü’s-Sekafe), s. 145; David Vasserstein, The Rise and Fall of the Party Kings, Princeton 1985, s. 129, 197-198; M. Abdullah İnân, Nihâyetü’l-Endelüs ve târîhu’l-Arabi’l-mütenassırîn, Kahire 1408/1987, s. 28; M. Schmitz, “Bâdîs”, İA, II, 193; Lévi-Provençal, “Zîrîler”, İA, XIII, 576-577; a.mlf., “Abbadids”, EI² (İng.), I, 6; A. Huici Miranda, “Gharnata”, EI² (İng.), II, 1012-1013.

Abdülkerim Özaydın