CELÂL el-BEKRÎ

جلال البكري

Ebü’l-Beka’ Celâlüddîn Muhammed b. Abdirrahmân b. Ahmed el-Bekrî es-Sıddîkı (ö. 891/1486)

Şâfiî fakihi.

2 Safer 807’de (10 Ağustos 1404) Behnesâ yakınlarında Nil’in batı kıyısında bulunan Dehrût’ta doğdu. Soyu Hz. Ebû Bekir’e ulaşan Bekrî ailesine mensuptur. Meşhur mutasavvıf ve âlim Ebü’l-Hasan el-Bekrî’nin babası, Şâzeliyye tarikatının Bekriyye kolunun kurucusu Ebü’l-Mekârim el-Bekrî’nin dedesidir. İlk öğrenimini Dehrût’ta yaptı. Fıkıh dersi aldığı dedesinin ölümü üzerine Kahire’ye giderek oraya yerleşti. Kahire’de Takıyyüddin b. Abdülbârî, Şemseddin Sıbt İbnü’l-Lebbân, Zeynüddin el-Kumnî, Muhammed b. Abdüddâim el-Birmâvî, Alemüddin el-Bulkınî, Celâleddin el-Bulkınî, Ebü’l-Feth İbnü’l-Kâyâtî ve Veliyyüddin İbnü’l-Irâkı gibi hocalardan fıkıh, usûl-i fıkıh ve hadis okudu. 863’te (1459) İskenderiye kadılığına tayin edildi. Daha sonra uzun yıllar Kahire’de kadı nâibliği yaptı, bu arada talebe okuttu. 875’te (1470-71) nâiblikten ayrıldı. Kâyâtî’nin ölümünden sonra Baybars Medresesi şeyhliğine getirildi. İki defa hacca giderek bir müddet orada mücâvir kaldı. 891 Rebîülâhirinde (Nisan 1486) Kahire’de vefat etti.

Zamanında Şâfiî fıkhını en iyi bilen hukukçulardan biri olarak tanınan ve ömrünün büyük bir kısmını talebe okutmak ve fetva vermekle geçiren Celâl el-Bekrî, Şâfiî fıkhına dair çeşitli şerh ve hâşiyeler kaleme aldı. Kaynaklarda adı geçen eserlerinin başlıcaları şunlardır: Şerhu Tenkıhi’l-Lübâb (hocası Veliyyüddin İbnü’l-Irâkı’nin Tenkıhu’l-Lübâb adlı eserinin şerhidir); el-Fethu’l-Ǿazîzî (Muhtasarü’t-Tebrîzî’nin şerhidir); Nüket (Hâşiye) alâ Minhâci’t-tâlibîn; Behcetü’r-râgıbîn bi-havâşî Ravzati’t-tâlibîn (son iki kitap Yahyâ b. Şeref en-Nevevî’nin eserleri üzerine yazılmıştır).

BİBLİYOGRAFYA:

Sehâvî, ed-Daǿvü’l-lâmiǾ, VII, 284-286; Şevkânî, el-Bedrü’t-tâliǾ, II, 182-183; Keşfü’z-zunûn, II, 1542, 1626; Ali Paşa Mübârek, el-Hıtatü’t-Tevfîkıyye, Kahire 1983, III, 431; Îzahu’l-meknûn, I, 200, 271; II, 588; Hediyyetü’l-Ǿârifîn, II, 214; Ziriklî, el-AǾlâm, VII, 67; Kehhâle, MuǾcemü’l-müellifîn, X, 134; el-Kamûsü’l-İslâmî, I, 344.

Halit Ünal