CELLE CELÂLUH

جلّ جلاله

Allah Teâlâ hakkında kullanılan bir saygı ifadesi.

“Büyüklük, ululuk, yücelik” mânasındaki celâl ile aynı kökten türeyen ve “büyük ve yüce oldu” anlamına gelen celle fiilinden oluşmuş bir tabirdir. Allah lafzı ve Allah’ın isimlerinden biriyle zikredildiği yerde “azameti yüce ve ulu olan” anlamında bir saygı ifadesidir. Bunun yerine celle şânuhû (şânı yüce olan) veya celle ve alâ (azametli ve yüce olan) ifadeleri de kullanılmaktadır. Hat sanatında lafza-i celâlin yanında onun karakterine uygun bir istifle yazılmaktadır. Bilhassa cami ve mescidlerin kıble duvarlarına konulması âdet olan celî-sülüs levhalarda çok güzel istiflerine rastlanmaktadır (bk. CELÎL; ZÜ’l-CELÂL ve’l-İKRÂM).

BİBLİYOGRAFYA:

Lisânü’l-ǾArab, “cll” md.; Fîrûzâbâdî, el-Kamûsü’l-muhît, “cll” md.; Kamûs-ı Türkî, “celâl” md.; Türk Lugatı, “celâl” md.; Ahmed eş-Şerbâsî, Mevsûatü lehü’l-esmâǿü’l-hüsnâ, Beyrut 1402/1981, I, 226-230, 402-409.

Hulûsi Kılıç