CEZM

الجزم

Bir hadis terimi.

Sözlükte “kesmek, kesin bir şekilde yemin etmek ve bir işi hiçbir ilişiği kalmamak üzere bitirmek” anlamlarına gelir. Hadis ilminde ise senedi tam olarak zikredilmek istenmeyen bir hadisin sağlam bir isnadı bulunduğunu belirten edâ* lafızlarından biriyle rivayet edilmesidir. Hadis kitaplarında, özellikle Buhârî’nin el-CâmiǾu’ś-śaĥîĥ’inin tercemelerinde mâlum fi‘l-i mâzî kalıbıyla kullanılan cezm sigaları şunlardır: “فعل، أمر، زاد، قال، ذكر، روى”. Bir hadisin aradaki râviler atlanarak ilk kaynağına nisbet edilmesi, diğer bir ifadeyle hadisin muallak* olarak rivayet edilmesi halinde o hadisin güvenilir olmadığı kanaati uyanır. Bunu ortadan kaldırmak ve sözün nisbet edildiği şahsa ait olduğunda hiçbir şüphe bulunmadığını göstermek üzere cezm sigası kullanılır. Bunun karşıtı temrîz* sigasıdır. Meçhul fi‘l-i muzârî kalıbıyla kullanılan temrîz sigalarına, bir sözün nisbet edildiği şahsa aidiyeti kesinlikle bilinmediği zaman başvurulur.

Sahih hadisleri toplamayı çalışmalarına esas almış olan Buhârî ve Müslim gibi müelliflerin kitaplarında görülen cezm sigaları, bu müelliflere göre, o hadisin sağlam bir senedinin bulunduğu anlamına gelir. Bu senedleri aynen almayıp hadisi aslında bir rivayet kusuru olan ta‘lik* suretiyle rivayet etmeleri, hadisi kısaca zikretme ve tekrardan kaçınma arzusu gibi sebeplere dayanmaktadır. Cezm sigası zayıf bir hadisin rivayetinde kesinlikle kullanılmaz. Bir hadisi cezm sigasıyla rivayet eden muhaddis, onun sağlam bir senedle muteber kitaplardan birinde yer almış olduğunu katiyetle belirtmiş olmaktadır.

BİBLİYOGRAFYA:

İbnü’s-Salâh, ǾUlûmü’l-hadîs, s. 24-25; Zeynüddin el-Irâkī, et-Takyîd ve’l-Îzâh, Kahire 1985, s. 32-36, 90-92; Aynî, ǾUmdetü’l-kārî, Kahire 1392/1972, I, 11; Tecrid Tercemesi, I, 157-159; Süyûtî, Tedrîbü’r-râvî, s. 60-64, 136-138; Ali el-Kārî, Mustalahâtü ehli’l-eser, İstanbul 1327, s. 108-109; Ahmed Muhammed Şâkir, el-BâǾisü’l-hasîs, Kahire 1377/1958, s. 34, 91.

İsmail L. Çakan