DAHKÎ MUSTAFA EFENDİ

(ö. 1090/1680)

Osmanlı fakihi ve Rumeli kazaskeri.

Receb 1011’de (Aralık 1602-Ocak 1603) Siroz’da doğdu. Babasının adı Mirza, dedesinin adı Muhammed’dir. Dahkî (Dıhkî) lakabıyla tanınmıştır. İlk tahsilini Siroz’da yaptı, daha sonra İstanbul’a gitti. Şihâb Efendi diye tanınan Şehâbeddin el-Hafâcî başta olmak üzere devrin ileri gelen âlimlerinden ders aldı. 1646’da Kürkçübaşı, 1651’de Rüstem Paşa, 1654’te Sahn-ı Semân, 1655’te Zal Mahmud Paşa medreselerine müderris oldu. 1656 yılında Haremeyn müfettişi olan Dahkî Mustafa Efendi bir yıl sonra mûsıle-i Süleymâniyye pâyesini elde etti. 1657’de Köprülü Mehmed Paşa ile Boğazhisar (Çanakkale) seferine ordu kadısı olarak katıldı. Böylece müderrislikten kadılığa geçti ve muhtemelen Köprülü üzerinde bıraktığı müsbet intiba sayesinde ertesi yıl Edirne kadılığına, 1660 yılında da İstanbul kadılığına tayin edildi. Aynı göreve 1666 ve 1670 yıllarında iki defa daha getirildi. Zilhicce 1080 (Mayıs 1670) tarihinde Rumeli kazaskerliğine tayin edildi. Yedi ay bu görevde kaldıktan sonra emekliye ayrıldı. 20 Zilhicce 1090’da (22 Ocak 1680) vefat eden Dahkî Mustafa Efendi’nin kabri Şeyh Vefâ Türbesi civarındaki Molla Gürânî Camii hazîresindedir.

Eserleri. Matlûbü’l-fuķahâǿ ve merġūbü’n-nübehâǿ. Alışverişte ayıp*, ayıp muhayyerliği ve bu konudaki hükümlerden etraflıca bahseden bir eserdir. Çeşitli yazma nüshaları bulunan Maŧlûbü’l-fuķahâǿ (bk. Süleymaniye Ktp., Esad Efendi, nr. 613, Hasan Hüsnü Paşa, nr. 503; Millet Ktp., nr. 1089), bizzat müellifin kaydettiğine göre (Süleymaniye Ktp., Esad Efendi, nr. 613, vr. 169b) 22 Ramazan 1053 (4 Aralık 1643) tarihinde tamamlanmıştır. Dahkî Mustafa Efendi daha sonra eserini gözden geçirip bazı ilâvelerde bulunarak Levâzımü’l-ķuđât ve’l-ĥükkâm fî ıślâĥi umûri’l-enâm (meśâliĥi’l-enâm) adıyla yeniden düzenlemiştir (bazı yazma nüshaları için bk. Süleymaniye Ktp., Şehid Ali Paşa, nr. 731, müellif hattı; Yenicami, nr. 541; Kılıç Ali Paşa, nr. 495). Maŧlûbü’l-fuķahâǿnın kapağındaki bir kayıttan anlaşıldığına göre eser muhtevasından dolayı ulemâ arasında CâmiǾu’l-Ǿuyûb adıyla tanınmış olup bazı kaynaklarda (Hediyyetü’l-Ǿârifîn, II, 441; Osmanlı Müellifleri, I, 345) bunun ayrı bir kitap gibi gösterilmesi doğru değildir.

Bu eserinden başka Süleymaniye Kütüphanesi’nde (Hüsrev Paşa, nr. 748/3, 4; Şehid Ali Paşa, nr. 2725) Dahkî’ye ait her biri dörder sayfalık iki küçük risâle daha bulunmaktadır.

BİBLİYOGRAFYA:

Muhibbî, Ħulâśatü’l-eŝer, IV, 396; Keşfü’ž-žunûn, II, 1721; Defterdar Sarı Mehmed Paşa, Zübde-i Vekāyiât (haz. Abdülkadir Özcan), Ankara 1993, s. 110-111, 259, 263; Şeyhî, Vekāyiu’l-fuzalâ, I, 463-464; Râşid, Târih, I, 358; Sicill-i Osmânî, IV, 401; Hediyyetü’l-Ǿârifîn, II, 441; Îżâĥu’l-meknûn, II, 412; Osmanlı Müellifleri, I, 345; Brockelmann, GAL, II, 575; Suppl., II, 647.

Celal Erbay