DÂREKUTNÎ

الدارقطني))

Ebü’l-Hasen Alî b. Ömer b. Ahmed ed-Dârekutnî (ö. 385/995)

Hadis hâfızı ve kıraat âlimi.

306’da (918) Bağdat’ın bir semti olan Dârülkutn’da doğdu. Babası da bir muhaddis olduğu için daha çocukken ilim meclislerinde bulunmaya başladı ve hıfzını tamamladı. Bağdat, Basra, Kûfe ve Vâsıt gibi ilim merkezlerini dolaşarak bu yerlerdeki âlimlerden ders aldı. Hocaları arasında Ebü’l-Kāsım el-Begavî, İbn Ebû Dâvûd, Mehâmilî gibi devrin meşhur muhaddisleri bulunmaktadır. Ebû Saîd el-İstahrî’den Şâfiî fıkhını, Ebû Bekir en-Nakkāş ve İbn Mücâhid’den kıraat ilmini okudu. Çok küçük yaşta başladığı tahsil hayatını bir ömür boyu sürdürdü. 357’de (968) Şam ve Mısır’a giderek oralarda hem hadis okuttu, hem de buralardaki âlimlerden faydalandı. Dârekutnî’nin tanınmış talebeleri arasında Bâkıllânî, Ebû Hâmid el-İsferâyînî, Ebû Zer el-Herevî, Hâkim en-Nîsâbûrî, Ebû Bekir el-Berkānî, Abdülganî el-Ezdî, Ebû Nuaym el-İsfahânî ve Ebü’t-Tayyib et-Taberî gibi meşhur âlimler yer almaktadır. Edebiyat ve şiire olan merakı dolayısıyla çeşitli divanları ezberledi. Seyyid Himyerî’nin divanını ezbere bildiği için kendisini Şiîlik’le itham edenler oldu. Halbuki Bağdatlılar’ın Hz. Osman ile Hz. Ali’den hangisinin daha faziletli olduğuna dair kendisine yönelttikleri soruya Hz. Osman’ın daha faziletli olduğunu söyleyerek cevap vermesi bile (Zehebî, XVI, 457) onun Sünnî bir âlim olduğunu göstermeye yeterlidir. Nitekim İbn Hacer el-Askalânî de Şiî olduğu iddiasını reddetmiştir (Lisânü’l-Mîzân, VI, 249). Ömrünün sonlarında hacca giden Dârekutnî 8 Zilkade 385’te (4 Aralık 995) Bağdat’ta vefat etti. Bâbüddeyr Kabristanı’nda Ma‘rûf-i Kerhî’nin yanına defnedildi.

Güçlü hâfızası ve zekâsı, derin anlayışı ve takvâsıyla devrinin en önde gelen simalarından biri olan Dârekutnî’ye pek az kişiye nasip olan “emîrü’l-mü’minîn fi’l-hadîs” pâyesi verilmiştir. Ancak Dârekutnî, yaşadığı yüzyılda kendisi gibi başka bir muhaddisin bulunup bulunmadığını soran birine, “Kendinizi beğenip temize çıkarmayın” (en-Necm 53/32) meâlindeki âyeti okuyarak cevap vermiştir. Abdülganî el-Ezdî ondan hocam diye söz eder; Ali b. Medînî ve Mûsâ b. Hârûn kendi devirlerinde nasıl birer hadis otoritesi iseler Dârekutnî de kendi zamanında öyledir, derdi. Dârekutnî kıraat ve nahiv ilimlerinde de üstat kabul edilmiş, fıkıhta Şâfiî mezhebini benimsemiş görünmekle beraber fıkhın inceliklerini bütünüyle kavrayan bir âlim olarak taklit yoluna gitmemiştir. Onun muhaddisler hakkındaki değerlendirmeleri daha sonraki âlimler tarafından kesin hüküm olarak benimsenmiş, Hatîb el-Bağdâdî’ye göre ilelü’l-hadîs, esmâü’r-ricâl gibi ilimler Dârekutnî ile sona ermiştir. Dârekutnî, devrine göre en kısa sened kabul edilen ve dört râvisi olan (rubâî) rivayetlere de sahipti. Aynî onun zayıf sayılması gerektiğini ileri sürmüşse de ne Dârekutnî’nin çağdaşı olan âlimler ne de daha sonrakiler böyle bir görüş belirtmemiş, herkes onu güvenilir bir muhaddis olarak kabul etmiştir. Dârekutnî Selef akîdesini benimsediği için kelâm konuları üzerinde durmamış ve bu hususta münakaşa etmekten kaçınmıştır.

Eserleri. Dârekutnî’nin, büyük kısmı hadis ilimlerine ait olmak üzere otuzdan fazla eser ve risâlesi günümüze ulaşmış bulunmaktadır. Bunların başlıcaları şunlardır: 1. es-Sünen*. Fıkıh konularına dair hadislerin muhtelif rivayetlerini bir araya toplayan eser Kütüb-i Sitte’den farklı bir yapıya sahiptir. Meselâ es-Sünen’in ilk bahsi olup “Kulleteyn” hadisi diye bilinen rivayetin beş değişik şekline dair elli dört farklı senedi zikretmiştir. Hatîb el-Bağdâdî, bunun müellifin fıkhî ihtilâflara olan derin vukufunu gösterdiğini söylemektedir. Dârekutnî es-Sünen’de ayrıca ricâlle ilgili değerlendirmelere fazlaca yer vermiş, onun bu tenkitleri İbn Züreyk el-Hanbelî (ö. 803/1401) tarafından Men tekelleme fîhi’d-Dârekutnî fî Kitâbi’s-Sünen mine’d-duǾafâǿi ve’l-metrûkîn ve’l-mecrûhîn (Zâhiriyye, Mecmûa, nr. 33, 22 varak) adıyla bir araya getirilmiştir (Sezgin, I, 207). Ancak râvileri çok iyi tanımasına rağmen eser sünenlere nisbetle daha fazla zayıf, münker hatta mevzû hadis ihtiva etmektedir. es-Sünen Delhi’de (1306),


Ebü’t-Tayyib Şemsü’l-Hak el-Azîmâbâdî’nin et-TaǾlîku’l-mugnî Ǿalâ Süneni’d-Dârekutnî adlı kitabıyla birlikte dört cilt olarak basılmıştır. Ebû Muhammed Abdullah b. Yahyâ el-Cezâirî’nin (ö. 682/1283) Tahrîcü’l-ehâdîsi’d-dıǾâf min Süneni’d-Dârekutnî adlı elli altı varaklık eseri Süleymaniye Kütüphanesi’nde bulunmaktadır (Ayasofya, nr. 464). 2. Kitâbü’d-DuǾafâǿ ve’l-metrûkîn. 632 zayıf ve metrûk râviyi alfabetik olarak kısa notlarla tanıtan eser Subhî el-Bedrî es-Sâmerrâî tarafından yayımlanmıştır (Beyrut 1406/1986). 3. Suǿâlât. Bu adla başlayan ve cerh ve ta‘dîl*e dair Hâkim en-Nîsâbûrî, Muhammed b. Hüseyin es-Sülemî, Hamza b. Yûsuf es-Sehmî, Ebû Bekir el-Berkānî, Ebû Zer el-Herevî, Ebû Nuaym el-İsfahânî ve Abdülganî el-Ezdî tarafından Dârekutnî’ye sorulan soruları ve cevaplarını ihtiva eden eserler vardır. Bunlardan Hâkim ile Hamza b. Yûsuf es-Sehmî’nin sorularına dair olanı Muvaffak b. Abdullah b. Abdülkādir tarafından Riyad’da, Berkānî’nin sorularını ihtiva edeni ise Abdürrahim Muhammed el-Kâşgarî tarafından İslâmâbâd’da 1404’te (1984) yayımlanmış, Sülemî’ye dair olanı üzerinde de Halîl Hasan Hammâde yüksek lisans tezi hazırlamıştır (el-Müǿtelif ve’l-muhtelif, nâşirin girişi, I, 47-48). 4. Ǿİlelü’l-hadîs. Dârekutnî’nin talebesi Ebû Bekir el-Berkānî’ye ezberinden yazdırdığı, onun da müsned tertibine koyduğu eser beş cilt hacminde olup yazmaları çeşitli kütüphanelerde bulunmaktadır (Sezgin, I, 207). Eser el-Ǿİlelü’l-vâride fi’l-ehâdîsi’n-nebeviyye adıyla Mahfûzurrahmân Zeynullah es-Selefî tarafından yayımlanmaya başlamıştır (I, Riyad 1405). 5. Garîbü’l-hadîs. Hindistan’da (Râmpûr 511/1 lugat, 316) bir nüshası bulunan eseri Kâtib Çelebi Garîbü’l-luga adıyla vermekte (Keşfü’z-zunûn, II, 1208) ve İbnü’l-Kayserânî’nin (ö. 507/1113) burada mevcut hadisleri bir araya getirerek kitap üzerinde bir etrâf* çalışması yaptığını söylemektedir. Ancak bu eser, Dârekutnî’nin el-Fevâǿidü’l-efrâd’ı üzerine yazılmış olan el-Etrâf li’l-efrâd li’d-Dârekutnî olmalıdır. 6. el-İlzâmât Ǿale’s-Sahîhayn (Ǿalâ sahîhayi’l-Buhârî ve Müslim). Hâkim en-Nîsâbûrî’nin el-Müstedrek’i gibi, Buhârî ve Müslim’in şartlarına uyduğu halde Sahîhayn’da yer almayan yetmiş hadisi toplayan müsned tertibinde bir eserdir. Ebû Abdurrahman Mukbil b. Hâdî el-Vâdiî tarafından yayımlanmıştır (Beyrut 1405/1985, 2. bs.). Dârekutnî’nin çağdaşı Ebû Mes‘ûd ed-Dımaşkī bu eserde Sahîh-i Müslim’e yöneltilen iddiaları cevaplandırmak üzere bir reddiye yazmıştır (Sezgin, I, 208). 7. Kitâbü’t-TetebbuǾ. Buhârî ve Müslim’in sahîhlerinde yer alıp da Dârekutnî’nin illet*li olduğunu söylediği 218 hadisi ihtiva eden bir cüzdür. İbn Hacer el-Askalânî Hedyü’s-sârî’de (I, 100-137), bunlardan Buhârî ile ilgili olan 110 hadisi tek tek ele alarak Dârekutnî’nin iddialarına cevap vermiştir. Rebî‘ b. Hâdî Umeyr el-Medhalî de Dârekutnî’nin Müslim’e yönelttiği tenkitleri Beyne’l-imâmeyn Müslim ve’d-Dârekutnî adlı yüksek lisans tezinde incelemiştir (Mekke Ümmülkurâ Üniversitesi, 1396/1976). Kitâbü’t-TetebbuǾ, el-İlzâmât ile birlikte Ebû Abdurrahman Mukbil b. Hâdî el-Vâdiî tarafından yayımlanmıştır (el-İlzâmât ve’t-TetebbuǾ, Beyrut 1405/1985, 2. bs.). 8. Zikru esmâǿi’t-tâbiǾîn ve men baǾdehüm mimmen sahhat rivâyetühû Ǿinde’l-Buhârî ve Müslim. Râvilerin sadece ismen zikredildiği bu eser Bûrân ed-Denâvî ve Kemal Yûsuf el-Hût tarafından yayımlanmıştır (I-II, Beyrut 1406/1985). 9. Ricâlü’l-Buhârî ve Müslim. Haydarâbâd’da (Âsafiye, Ricâl, nr. 172, 40 varak) bulunan bu eserin Zikru esmâǿi’t-tâbiǾîn ile Esmâǿü’s-sahâbeti’lletî ittefeka fîhe’l-Buhârî ve Müslim ve mâ inferede bihî küllün minhümâ adlı risâleyi de ihtiva ettiği söylenmektedir (el-Müǿtelif ve’l-muhtelif, nâşirin girişi, I, 43, dipnot 2). Sezgin Esmâǿü’s-sahâbe’nin 103 varak olduğunu kaydetmektedir (GAS, I, 208). 10. el-Müǿtelif ve’l-muhtelif. İsim, künye, lakap ve nisbeleri yazılışta aynı veya birbirine yakın olup okunuşta farklılık gösteren kimselere dair bu eser Muvaffak b. Abdullah b. Abdülkādir tarafından biri fihrist olmak üzere beş cilt halinde yayımlanmıştır (Beyrut 1406/1986). 11. Ehâdîsü’l-Muvattaǿ ve’t-tifâku’r-ruvât Ǿan Mâlik ve’htilâfühüm ziyâdeten ve naksan. Risâle Zâhid Kevserî’nin yazdığı bir mukaddimeyle birlikte İzzet Attâr el-Hüseynî tarafından yayımlanmıştır (Kahire 1365/1946). 12. el-Fevâǿid. Dârekutnî’nin el-Fevâǿidü’l-efrâd, el-Fevâǿidü’l-müntekāti’l-garâǿibi’l-hisân, el-Fevâǿidü’l-müntekāti’l-hisân li’bni MaǾrûf, el-Fevâǿidü’l-müntehabeti’l-(el-müntekāti’l) garâǿibi’l-Ǿavâlî gibi her biri beş on varak hacminde on altı kadar fevâid*i bulunmaktadır (bk. Sezgin, I, 208; el-Müǿtelif ve’l-muhtelif, nâşirin girişi, I, 50-53). 13. Kitâbü’s-Sıfât. Ehâdîsü’s-sıfât olarak da bilinen eser, Dârekutnî’nin Kitâbü’n-Nüzûl’ü (Ehâdîsü’n-nüzûl) ile birlikte Ali b. Muhammed b. Nâsır el-Fukayhî tarafından “Silsiletü akāidi’s-Selef” serisinde yayımlanmıştır (Beyrut 1983). 14. Kitâb fîhi mâ verede mine’n-nusûsi’l-vâride fî kitâbi’llâh ve’l-ehâdîsi’l-müteǾallika bi-rüǿyeti’l-bârî. Bir nüshası İspanya’da Escurial Kütüphanesi’nde bulunmaktadır (nr. 1445, 154 varak). 15. Fezâǿilü’s-sahâbe ve menâkıbühüm. Hz. Ebû Bekir ile Hz. Ömer’in faziletlerine dair olan bu risâlenin yazma bir nüshası Zâhiriye Kütüphanesi’ndedir (Mecmû, nr. 47/2, vr. 14ª-24b). 16. Kitâb fîhi erbeǾûne hadîsen min Müsnedi Büreyd b. ǾAbdillâh b. Ebî Bürde. Eserin yazma bir nüshası Süleymaniye Kütüphanesi’nde bulunmaktadır (Şehid Ali Paşa, nr. 541, vr. 136ª-174b). 17. Kitâbü’l-Kırâǿât. Ömrünün sonlarına doğru kıraat okutan müellif, sahasında ilk defa kıraat esaslarını belli bablara ayırarak açıklayan bu eseri yazmış, kendisinden sonraki kıraat âlimleri kitap telifinde Dârekutnî’nin bu eserindeki metodunu


benimsemişlerdir (Keşfü’z-zunûn, II, 1449). 18. Kitâbü’l-Eshiyâǿ ve’l-ecvâd. Kaybolduğu sanılan eserin Bankipûr nüshası S. Vecâhet Hüseyin tarafından Kalküta’da yayımlanmıştır (JASB, New serie 30 [1934], s. 39-149). 19. Ahbâru ǾAmr b. ǾUbeyd. Mu‘tezile’nin ileri gelenlerinden biri olan ve zâhidliğiyle tanınan Amr b. Ubeyd ve görüşlerine dair bu risâle basılmıştır (Beyrut 1967).

Dârekutnî’nin bunlardan başka Kitâb fî beyâni nüzûli’l-cebbâr külle leyletin min ramazân, Kitâbü’l-İhve ve’l-uhuvve (el-ehavât), el-Ehâdîsü’r-rubâǾiyyât gibi eserleri vardır (bk. Sezgin, I, 209). Bu sonuncu kitap, Humâsiyyâtü’d-Dârekutnî diye anılan ve onun es-Sünen’indeki kırk kadar hümâsî rivayeti ihtiva eden eser olmalıdır (Şâkir Mahmûd Abdülmün‘im, I, 333). Muhtelif kaynaklarda belirtildiğine göre Dârekutnî’nin seksen kadar eseri olup (bk. el-Müǿtelif ve’l-muhtelif, nâşirin girişi, I, 41-56) bunlar arasında Esmâǿü’l-müdellisîn, Tashîfü’l-muhaddisîn, Şüyûhu’l-Buhârî, Kitâbü’l-Ǿİlel, Garâǿibü Mâlik (Ehâdîsü Mâlik elletî leyse fi’l-Muvattaǿ), el-Müdebbec, Müsnedü Ebî Hanîfe de yer almaktadır.

BİBLİYOGRAFYA:

Dârekutnî, es-Sünen, Kahire, ts. (Dârü’l-Mehâsin); a.mlf., el-Müǿtelif ve’l-muhtelif (nşr. Muvaffak b. Abdullah b. Abdülkādir), Beyrut 1406/1986, nâşirin girişi, I, 9-56, ayrıca bk. s. 43, dipnot 2; Hatîb, Târîhu Bagdâd, XII, 34-40; Sem‘ânî, el-Ensâb, V, 245-247; İbn Hallikân, Vefeyât, I, 331; Zehebî, AǾlâmü’n-nübelâǿ, XVI, 449-461; a.mlf., Tezkiretü’l-huffâz, III, 991-995; Sübkî, Tabakāt, III, 462-466; İbn Kesîr, el-Bidâye, XI, 317-318; İbnü’l-Cezerî, Gāyetü’n-nihâye, I, 558; İbn Hacer, Lisânü’l-Mîzân, VI, 249; a.mlf., Hedyü’s-sârî (Hatîb), I, 100-137; Keşfü’z-zunûn, I, 55, 87, 149, 832; II, 1208, 1394, 1403-1404, 1421, 1440, 1449, 1458, 1637, 1739; Hediyyetü’l-Ǿârifîn, I, 683; Kettânî, er-Risâletü’l-müstetrafe, s. 23; Sezgin, GAS, I, 206-209; Ziriklî, el-AǾlâm, V, 130; Şâkir Mahmûd Abdülmün‘im, İbn Hacer el-ǾAskalânî, Bağdad 1978, I, 333; Heffening, “Dârekutnî”, İA, III, 481-482; J. Robson, “al-Dārakutnī”, EI² (İng.), II, 136.

İsmail L. Çakan