DÂVÛDÎ, Ahmed b. Nasr

(أحمد بن نصر الداوودي)

Ebû Ca‘fer Ahmed b. Nasr ed-Dâvûdî el-Esedî (ö. 402/1011)

Mâlikî fakihi.

Aslen Mesîle veya Biskire’dendir. Esedî nisbesi, bir bölümü Kuzey Arabistan’dan gelerek İfrîkıye’ye yerleşen Benî Esed kabilesiyle ilgili olmalıdır. Dâvûdî’nin herhangi bir âlimden ders görmediği, üstün gayret ve zekâsıyla kendi kendini yetiştirip fıkıh, hadis, kelâm ve Arap dili sahalarında eser verecek düzeye eriştiği bilinmektedir. Yaşadığı devirde Kuzey Afrika’da hüküm süren Şiî Fâtimîler’e karşı olduğu ve bu idareye boyun eğdikleri için memleketi ulemâsına eleştiriler yönelttiğine dair rivayetlerden döneminin siyasî olaylarına duyarsız kalmadığı anlaşılmaktadır. Muhtemelen bu sebeple hayatının büyük bir kısmını Trablusgarp’ta geçirdikten sonra Tilimsân’a göç etmiş ve vefatına kadar orada kalmıştır. Dâvûdî’nin kabri Bâbülakabe civarındadır.

Dâvûdî, bazı klasik kaynaklarla Ziriklî ve Âdil Nüveyhiz gibi çağdaş biyografi yazarları tarafından, aynı adı taşıyan


Mâlikî fakihleri Ebû Ca‘fer Ahmed b. Nasr b. Ziyâd el-Hevvârî (ö. 307/919) ve Ebû Ca‘fer Ahmed b. Nasr ed-Dâvûdî ile (ö. 314/926 veya 317/929) karıştırılmıştır. Ebü’l-Muhsin Muhammed Şerefeddin de Dâvûdî ile ilgili makalesinde (bk. bibl.) Dâvûdî ile Hevvârî’nin biyografilerini birleştirerek bazı yanlış tesbit ve yorumlarda bulunmuştur.

Eserleri. Dâvûdî’nin günümüze ulaşan en meşhur eseri Kitâbü’l-Emvâl’dir. Fetva mecmuaları gibi soru - cevap usulüyle düzenlenen eserin üslûbundan, soruların sorulup cevapların verildiği mecliste bulunan üçüncü bir kişi, muhtemelen bir talebesi tarafından kaleme alındığı anlaşılmaktadır. Günlük hayatta karşılaşılan veya tartışma konusu olan meselelere dair fetvaları ihtiva ettiği için devrinin din anlayışını, toplum yapısını ve sosyokültürel değerlerini yansıtması bakımından da önemli bir eserdir. Özellikle İfrîkıye, Endülüs ve Sicilya topraklarının hukukî statüsü ile ilgili kısmı dikkati çeken eser dört bölümden meydana gelmektedir. On kısımdan oluşan birinci bölümde ganimet, humus, enfâl, iktâ, ölü toprakların ihyası vb. konular ele alınmakta; dört kısımdan meydana gelen ikinci bölümde divan teşkilâtı, çeşitli savaş gelirleri, İfrîkıye, Endülüs ve Sicilya topraklarının hukukî statüsü vb. hususlarla ilgili meseleler incelenmekte; on bir kısımdan teşekkül eden üçüncü bölümde savaş hükümleri genel başlığı altında toplanabilecek bazı konularla zekât mevzuu değerlendirilmekte; üç kısımdan ibaret olan dördüncü bölümde ise sahipleri bilinmeyen, gasp veya terkedilmiş toprak ve malların durumuyla meşrû yollardan çalışıp kazanmak ve Allah yolunda harcamalarda bulunmanın faziletine temas edilmektedir. İncelediği meselelerin delillerini nâdiren kaydeden müellif, çoğunlukla İmam Mâlik ve Sahnûn’un ictihadlarına dayanmakla birlikte yer yer diğer müctehidlerin görüşlerini de zikretmektedir. Kurtubî, el-CâmiǾ li-ahkâmi’l-Kurǿân’ında ganimet, fey vb.nin dağıtımıyla ilgili olarak Kitâbü’l-Emvâl’den iktibaslar yapmıştır.

Rabat’taki el-Hizânetü’l-âmme (Evkâf bölümü, nr. 98, vr. 78) ve Madrid’deki Escurial Kütüphanesi’nde (nr. 1165, vr. 56) eksiksiz birer yazma nüshası bulunmaktadır. Karaçi’deki Library of the Islamic Research Institute’ün Escurial’den temin ettiği mikrofilm ise ilk kırk beş varaktan ibaret olup son kısmı eksiktir. İkinci bölümün “Zikru İfrîkıyye ve’l-Endelüs ve Sıkılliyye” başlığını taşıyan üçüncü kısmı Fransızca tercümesiyle birlikte Hasan Hüsnü Abdülvehhâb ve Ferhât ed-Deşrâvî (“Le Régime foncier en Sicile au Moyen Age [IXe et Xe siècles]”, Etudes d’Orientalisme, II, 401-444), dördüncü bölümün “Zikrü’l-emvâli’l-letî lâ yuǾrafü erbâbühâ...” başlığını taşıyan birinci kısmı da Ferhât ed-Deşrâvî (“Kitâb fi’l-emvâl ve’l-mekâsib”, Havliyyâtü’l-CâmiǾati’t-Tûnisiyye, sy. 4, s. 83-100) tarafından yayımlanan eserin tamamını Rızâ Muhammed ve Sâlim Şehâde neşretmişlerdir (Rabat 1988).

Dâvûdî’nin günümüze ulaşan diğer önemli eseri de İmam Mâlik’in el-Muvattaǿının muhtasar bir şerhi olan en-Nâmî fî şerhi’l-Muvattaǿdır. Trablusgarp’ta iken telif ettiği bu eserin tesbit edilebilen yegâne nüshası Fas’taki Karaviyyin Kütüphanesi’nde bulunmaktadır (nr. 175). Sezgin, Tunus’taki Zeytûne Kütüphanesi’nde mevcut (nr. 10486), klasik kaynaklarda adı geçmeyen el-Esile ve’l-ecvibe adlı fıkha dair bir eserinin yazma nüshasını kaydetmektedir (GAS, I, 482). Kaynaklarda adlarına rastlanan diğer eserleri de şunlardır: en-Nasîha fî şerhi’l-Buhârî (Buhârî’nin el-CâmiǾu’s-sahîĥ’i üzerine yapılmış ilk şerhlerdendir); el-VâǾî fi’l-fıkh; el-Îzâh fi’r-red Ǿale’l-Kaderiyye; Kitâbü’l-Usûl; Kitâbü’l-Beyân.

BİBLİYOGRAFYA:

Dâvûdî, Kitâbü’l-Emvâl (nşr. Rızâ Muhammed – Sâlim Şehâde), Rabat 1988; Kadî İyâz, Tertîbü’l-medârik, I, 48; IV, 623-624; İbn Hayr, Fehrese, s. 87-88, 495, 501, 512, 540; İbn Ferhûn, ed-Dîbâcü’l-müzheb, s. 35; Mahlûf, Şeceretü’n-nûr, I, 110; Kehhâle, MuǾcemü’l-müǿellifîn, II, 194-195; H. H. Abdul Wahab – F. Dachraoi, “Le Régime foncier en Sicile au Moyen Age (IXe et Xe siècles)”, Etudes d’Orientalisme dédiées à la mémoire de Lévi-Provençal (nşr. Le Centre National de la Recherche Scientifique), Paris 1962, II, 401-444; Sezgin, GAS, I, 482; Âdil Nüveyhiz, MuǾcemü aǾlâmi’l-Cezâǿir, Beyrut 1980, s. 141; Hifnâvî, TaǾrîfü’l-halef bi-ricâli’s-selef, Beyrut 1402/1982, II, 101-102; Muhammed el-Âbid el-Fâsî, Fehresü mahtûtâti Hizâneti’l-Karaviyyîn, Dârülbeyzâ 1399/1979, I, 181-182; Abdülvehhâb b. Mansûr, AǾlâmü’l-Magribi’l-ǾArabî, Rabat 1399-1403/1979-83, III, 13-14; Ziriklî, el-AǾlâm (Fethullah), I, 264; Abul Muhsin Muhammed Sharfuddin [Sharafuddin], “Abu JaǾfar al-Dawudı’s Kitab al-‘Amwal”, IS, IV/4 (1965), s. 441-448; Ferhât ed-Deşrâvî, “Kitâb fi’l-emvâl ve’l-mekâsib”, Havliyyâtü’l-CâmiǾati’t-Tûnisiyye, sy. 4, Tunus 1967, s. 83-100.

Cengiz Kallek