DEHLEK

(دهلك)

Kızıldeniz’in güneyinde adalar topluluğu.

Eritre sahili açıklarında ve Masavva‘ (Massava‘) Limanı hizasında yer alan irili ufaklı 1265 adadan oluşmaktadır. Bu takımadalara adını veren ve en büyükleri olan Dehlek (Dehlek-i Kebîr) adasının yüzölçümü yaklaşık 1350 km²’dir. İklimin çok sıcak ve kurak olduğu adalar yaşamaya pek elverişli değildir; Dehlek ile diğerlerinin bazılarında mevsime göre değişen birkaç bin civarında bir nüfus göze çarpar. Habeş kökenli Tigre ve Denkalî (çoğulu Denâkıl) halklarıyla Sudanlılar’ın, Somalililer’in ve Yemenli Araplar’ın karışımından meydana gelen bu nüfus Tigre dilini konuşur. Müslüman olan halkın başlıca geçim kaynağı keçi ve deve çobanlığı ile balıkçılık, inci, mercan avcılığı ve deniz ticaretidir.

İslâm coğrafyacıları herhangi bir açıklamaya girmeden Dehlek’in Arapçalaşmış yabancı bir isim olduğunu zikretmekle yetinmişlerdir. Ebû Ubeyd el-Bekrî bu ismi Delhek şeklinde yazarken (MuǾcem, II, 555) Yâkut el-Hamevî adaların Dehlek yanında Dehîk adıyla da anıldığını söylemektedir (MuǾcemü’l-büldân, II, 492). Kaynaklarda, müslümanların Habeşistan ile Mekke devrinde başlayan ilk ilişkileri sırasında Dehlek’e uğrayıp uğramadıkları hakkında bilgi bulunmamakta, Hz. Ömer zamanında hıristiyan Habeşler’e karşı 20 (641) yılında tertip edilen deniz akınları münasebetiyle de adaların adına rastlanmamaktadır. Dehlek’in fethi, Emevî Halifesi Abdülmelik b. Mervân döneminde, 83 (702) yılında Habeş korsanlarının Cidde’yi yağmalamaları üzerine başlatılan takip hareketi sonucunda gerçekleşmiştir. Emevîler ve Abbâsîler zamanında Dehlek-i Kebîr adası sürgün yeri olmuş, şair Ahvas el-Ensârî, Medine kadısı Arrâk b. Mâlik ve Abbâsîler’in Horasan valisi Abdülcebbâr el-Ezdî’nin oğulları gibi bazı mühim şahsiyetler buraya gönderilmişlerdir. Adada XI. yüzyıldan başlayarak Arap yazısının gelişimi açısından büyük değer taşıyan çeşitli mezar taşları bulunmaktadır.

Dehlek adası, Emevîler ve Abbâsîler döneminde ve daha çok V. (XI.) yüzyılın ikinci yarısından itibaren, özellikle Kızıldeniz’in en işlek limanlarından Sevâkin’e (Suakin) yakın olması sebebiyle Hindistan ile Mısır arasındaki deniz ticaretinde önemli bir nokta oluşturmuştur. Öte yandan Sudan ve Habeşistan’dan Hindistan, Mısır ve Arabistan yönlerine esir sevkiyatı yapılırken kullanılan liman ve iskeleler arasında Dehlek de yer almaktaydı. Ayrıca balıkçılık yanında inci ve mercan avcılığı da yapılıyordu.

III. (IX.) yüzyılda Abbâsî idaresinden çıkan Dehlek, Yemen’in Zebîd şehrinde


hüküm süren mahallî hânedanların eline geçmiş, daha sonra bazan Habeşistan’da güçlenen hıristiyan krallara, bazan Mısır’daki müslüman sultanlara tâbi kalmış, VI. (XII.) yüzyıldan itibaren de kendi meliklerince bağımsız olarak yönetilmiştir.

Dünya deniz ticaretini ele geçirmek ve bunun için de Kızıldeniz’de hâkimiyet kurmak isteyen Portekizliler 1513 yılında Dehlek’e çıktılar ve Melik Ahmed b. İsmâil’e imzalattıkları antlaşma ile adaların idaresini tekrar Yemen’e bağladılar. Portekizliler’in çekilmesinden bir süre sonra Ahmed b. İsmâil antlaşmayı tanımadığını ilân etti. Bunun üzerine geri dönen Diego Lopes de Sequeira kumandasındaki Portekiz kuvvetleri Dehlek’i işgal edip yaktılar (1520). Ancak daha önce adamlarıyla birlikte adayı terketmiş olan Ahmed b. İsmâil, Portekizliler’le yeni bir antlaşma yaparak vergi karşılığında idareyi tekrar eline almayı başardı. Daha sonra Ahmed b. İsmâil, Osmanlılar’dan da yardım görerek 1526’dan itibaren bütün Habeşistan’ı fetheden ve burada İslâmiyet’in yayılmasını sağlayan Harar imamı Ahmed b. Muhammed Gran’ın (ö. 1543) himayesine girdi ve ondan Dahono valiliğini aldı. Dehlek, 1541’de Ahmed Gran’a karşı Habeşler’in yardımına gelen Portekizliler tarafından tekrar işgal edildi.

Dehlek Özdemir Paşa tarafından Yemen’in fethi sırasında Osmanlılar’ın eline geçti. Daha sonra İstanbul’a dönen Özdemir Paşa, 15 Şâban 962 (5 Temmuz 1555) tarihinde kurulan Habeş eyaletine beylerbeyi tayin edilmesi ve Kızıldeniz’in batısındaki toprakları da fethetmekle görevlendirilmesi üzerine 10.000 askerle Süveyş’ten Sevâkin’e geçerek Masavva‘a kadar olan yerlerin tamamını ele geçirdi. Bu sırada Yemen beylerbeyiliğine bağlı olan Dehlek de Habeş eyaletine bağlandı ve geliri bu eyaletin tahsisatına eklendi. Özdemir Paşa, 1557’de Habeşler’in müttefikleri Portekizliler’le de temas kurdukları en önemli limanları olan Masavva‘ ve civarını Osmanlı topraklarına katarken limanın karşısındaki bu stratejik önemi büyük adalardan çok faydalanmıştır.

Hidiv İsmâil Paşa zamanında 1865 yılında padişahın bir fermanıyla Masavva‘ ve Sevâkin ile birlikte Mısır emlâkine dahil edilinceye kadar Habeş eyaletine bağlı kalan Dehlek 1886 yılında İtalya tarafından işgal edildi. II. Dünya Savaşı sırasında 1941 yılında İngilizler’in eline geçen adalar son olarak 1952’de Etiyopya’ya bırakıldı.

BİBLİYOGRAFYA:

Ya‘kubî, Kitâbü’l-Büldân (Âyetî), s. 76; İbn Hurdâzbih, el-Mesâlik ve’l-memâlik, s. 142; Bekrî, MuǾcem, II, 555; Taberî, Târîħ (de Goeje), II, 1351, 1359, 1777; III, 135; Yâkut, MuǾcemü’l-büldân, II, 492; L. O. Schuman, Political History of the Yemen at the Beginning of the 16th Century, Amsterdam 1961, s. 40; Cengiz Orhonlu, Osmanlı İmparatorluğu’nun Güney Siyaseti: Habeş Eyaleti, İstanbul 1974, s. 3, 10, 20, 38, 43, 158; M. Schneider, Stèles funéraires musulmanes des îles Dahlak, Caire 1983, I, 1-48; R. Basset, “Les inscriptions de l’île de Dahlak”, JA, Neuvième serie: I (1893), s. 77-111; a.mlf., “Dehlek”, İA, III, 508-509; Salih Özbaran, “Osmanlı İmparatorluğu ve Hindistan Yolu”, TD, XXXI (1978), s. 85, 111; Kamûsü’l-a‘lâm, III, 2199; el-Kamûsü’l-İslâmî, II, 397-398; S. H. Longrigg, “Dahlak”, EI² (Fr.), II, 92-93.

Mustafa Fayda