el-ELFİYYE

الألفيّة

İbn Mâlik et-Tâî’nin (ö. 672/1274) Arap gramerine dair manzum eseri.

Arap dili ve edebiyatının en büyük simalarından biri olan İbn Mâlik bu eserini, daha önce yazdığı 2794 beyitlik el-Kâfiyetü’ş-şâfiye adlı kitabından özetlediği için eser el-Ħulâśatü’l-elfiyye olarak da bilinir. el-Elfiyye hacminin küçüklüğüne rağmen ifadesinin kolay ve üslûbunun akıcı olması sebebiyle sahasının en önemli eserlerinden biri kabul edilmiştir. Bir mukaddime ile seksen kadar bab ve fasıldan meydana gelen eserin bazı fasılları daha kısa olup bunların çoğunun başlıkları yoktur, el-Elfiyye’den sonra yazılan nahiv kitaplarının ekserisi onun tertibini aynen benimsemiştir. el-Elfiyye, İbn Mu‘tî’nin (ö. 628/1231) aynı adı taşıyan eserinden sonra ve onu takliden yazılmakla beraber daha çok meşhur olmuş ve diğer gramer metinlerine üstünlük sağlamıştır. Eser yaklaşık 800 yıldan beri devamlı şekilde araştırmacıların dikkatini çekmiş, İslâm dünyasında bilhassa Suriye ve Mısır’da büyük rağbet görerek medreselerde ders kitabı olarak okutulup ezberletilmiştir.

el-Elfiyye üzerine sayıları yetmişe yaklaşan şerh, hâşiye, ta‘lik, ihtisar, ayrıca bu eserlerde geçen şâhidleri açıklayan kitaplar yazılmıştır. Yayımlanmış olan meşhur şerhleri şunlardır: 1. ed-Dürretü’l-muđıyye (Beyrut 1312; Kahire 1342). İbn Mâlik’in oğlu olduğu için İbnü’n-Nâzım veya İbnü’l-Musannif lakabıyla da bilinen Bedreddin Muhammed b. Muhammed’in yazdığı bu şerhin en belirgin özelliği yer yer babasının hatalarını bulup tenkit etmesidir. 2. Menhecü’s-sâlik fi’l-kelâm Ǿalâ Elfiyyeti İbn Mâlik (nşr. Sidney Glazer, New Haven 1947). Ebû Hayyân el-Endelüsî (ö. 745/1344) yarım kalan bu eserini daha çok İbn Mâlik’in görüşlerini reddetmek ve onun ilmî şöhretini gölgelemek için yazmıştır. Fakat Ebû Hayyân’ın Nâzırü’l-ceyş lakabıyla bilinen talebesi Muhibbüddin Muhammed b. Yûsuf b. Ahmed el-Halebî, hem el-Elfiyye’ye hem de İbn Mâlik’in et-Teshîl’ine yazdığı şerhlerde hocasına karşı İbn Mâlik’i savunmuştur (Keşfü’z-zunûn, I, 407). 3. Evđahu’l-mesâlik ilâ Elfiyyeti İbn Mâlik (Kalküta 1832, 1837; Kahire 1304; Bulak 1310; nşr. Muhammed Muhyiddin Abdülhamîd, Beyrut, ts. [İhyâü’t-türâsi’l-Arabî]). İbn Hişâm en-Nahvî (ö. 761/1360), et-Tavżîĥ adıyla da bilinen bu şerhinde el-Elfiyye’nin bazı yerlerini tashih ederek açıklamış, eserde ele alınmayan bazı konulan da ilâve ederek eksiklerini tamamlamıştır. Evđaĥu’l-mesâlik de el-Elfiyye gibi ilgi görmüş, birçok âlim tarafından haşiyeleri ve ihtisarları yapılmış, şâhidlerinin şerhleri de ayrı kitaplara konu olmuştur (Ali Fûde Nîl, s. 47-73). Halen Ezher’de ders kitabı olarak okutulan bu eserin on altı civarındaki haşiyesinden Hâlid el-Ezherî’nin et-Taśrîĥ bi-mazmûni’t-tavżiĥ Ǿalâ Evđaĥi’l-mesâlik ilâ Elfiyyeti İbn Mâlik’i (Bulak 1286; Tahran 1286; Kahire 1405); Muhammed b. Tayyib b. Abdülmecîd el-Kerrânî’nin Haşiye Ǿalâ Evđaĥi’l-mesâlik” (Fas 1315); Tâlib b. Hamdûn b. Hâc es-Sülemî’nin Keşfü’l-ħafâǿ ve’l-ġıtâǿ ĥâşiye Ǿalâ Evđaĥi’l-mesâlik’i (Fas 1318); Muhammed Muhyiddin Abdülhamîd’in ǾUddetü’s-sâlik ilâ taĥķīķi Evđaĥi’l-mesâlik’i (Kahire 1967) zikredilebilir. Evđaĥü’l-mesâlik Muhammed Sâlim ve Ahmed Mustafa el-Merâgî tarafından Tehźîbü Evđaĥi’l-mesâlik adıyla ihtisar edilmiştir (Kahire 1329). 4. Şerĥu Elfiyyeti İbn Mâlik (Bulak 1251/1835). Bahâeddin İbn Akīl’in (ö. 769/1367) Şerĥu İbn ǾAķīl Ǿalâ Elfiyyeti İbn Mâlik diye de anılan bu eseri el-Elfiyye’nin en kolay ve öğrenciler için en faydalı şerhidir. Eserde İbn Akil, İbn Mâlik’in oğlunun, babası hakkındaki tenkitlerinin isabetli olmadığını ortaya koymaya çalışır. Ezher’de halen ders kitabı olarak okutulan bu şerh üzerinde yapılan çalışmalar arasında Ahmed b. Muhammed eş-Şücâî’nin Fetĥu’l-celîl Ǿalâ Şerĥi İbn ǾAķīl’i (Bulak 1270; Kahire 1302); Muhammed b. Mustafa el-Hudarî’nin Haşiye ‘alâ Şerhi İbn ‘Akîl’i (Kahire 1272, 1345); Muhammed Muhyiddin Abdülhamîd’in Minhatü’l-celîl bi-tahkîki Şerhi İbn ‘Akil’i (Kahire 1370/1951) sayılabilir. İbn Akil’in şerhi Fr. Dieterici tarafından Almanca’ya çevrilerek yayımlanmıştır (Leipzig 1852). 5. Menhecü’s-sâlik ilâ Elfiyyeti İbn Mâlik (Bulak 1270, 1294; Kahire 1315, 1390/1970; Muhammed Muhyiddin Abdülhamîd tarafından hazırlanan neşrinin ancak dört cildi yayımlanabilmiştir, Kahire 1933). Nûreddin Ali b. Muhammed el-Üşmûnî’nin (ö. 918/1513) bu eseri el-Elfiyye’nin en geniş şerhi olduğu gibi pek çok nahiv meselesini, nahivcilerin görüş ve delillerini ihtiva ettiği için aynı zamanda en geniş nahiv kitabıdır. Üşmûnî, daha önce yazılan şerh ve haşiyelerin çoğunu görmüş, bu eserlerdeki zor meseleleri bir araya getirerek açıklamıştır. Bu özellikleri yanında birçok nahiv kitabındaki şevâhidi derlemesi sebebiyle büyük ilgi gören eser üzerinde çeşitli hâşiye ve ta‘likler yapılmıştır. Hâşiyeleri arasında Ebû Abdullah Muhammed b. Ali et-Tûnisî’nin Zevâhirü’l-kevâkib


li-bevâhiri’l-mevâkib’i (Tunus 1293, 1298); Muhammed Ali es-Sabbân’ın Ĥâşiyetü’ś-Śabbân Ǿalâ Şerĥi’l-Üşmûnî’si (Bulak 1280; Kahire 1305) zikredilebilir. 6. el-Behcetü’l-merđıyye fî şerĥi’l-Elfiyye (Leknev 1247; Tahran 1248, 1268, 1282, 1284; Tebriz 1286; Kahire 1282, 1314). el-Elfiyye üzerinde es-Seyfü’ŝ-ŝaķīl Ǿalâ Şerĥi İbn ǾAķīl adıyla bir haşiyesi bulunan Süyûtî (ö. 911/1505), daha sonra bu hâşiye ile İbn Akīl şerhini birleştirerek el-Behcetü’l-merđıyye’yi meydana getirmiştir. Mirza Ebû Tâlib el-İsfahânî tarafından yazılan ve Ebû Tâlib adıyla şöhret bulan hâşiye ile beraber (Tahran 1273; Tebriz 1290) halen Şark medreselerinde ders kitabı olarak okutulmaktadır. 7. el-Ezhârü’z-Zeyrüyye fî şerĥi metni’l-Elfiyye (Bulak 1294; Kahire 1319). Ahmed b. Zeynî Dahlân (ö. 1304/1886) tarafından yazılmıştır.

İbn Mâlik’in el-Elfiyye’si hem sadece metin olarak hem de şerh ve hâşiyeleriyle birlikte birçok defa yayımlanmıştır (Bulak 1251, 1306, 1307, 1308, 1329, 1342; Kahire 1290; Tahran 1288, 1310, 1317; Fas 1323; Beyrut 1888; Leknev 1316; Lahor 1902).

el-Elfiyye, İslâm dünyasındaki bu neşirlerinden başka S. de Sacy tarafından Fransızca şerh ile birlikte Paris’te (1833), A. Goguyet tarafından Fransızca tercümesi ve notlarla birlikte Beyrut’ta (1888), L. Pinto tarafından yine Fransızca tercüme ve izahlarla Constantine’de (1887), E. Vitto tarafından da İtalyanca tercüme ve notlar ilâvesiyle Beyrut’ta (1898) yayımlanmıştır.

BİBLİYOGRAFYA:

İbn Mâlik et-Tâî, el-Elfiyye (nşr. es-Seyyid M. Abdülhamîd, Şerhu Elfiyye içinde), Beyrut, ts. (Dârü’l-Cîl); İbn Hişâm, Evdahu’l-mesâlik (nşr. M. Muhyiddin Abdülhamîd), Beyrut 1980; İbn Akil, Şerhu İbn Akil (nşr. M. Muhyiddin Abdülhamîd), Beyrut, ts. (Dâru İhyâi’t-türâsi’l-Arabî), I-II; Keşfü’z-zunûn, I, 151-155, 407; Serkîs, MuǾcem, I, 233-234; Brockelmann, GAL, I, 359-362; Suppl., 521-525; İzâhu’l-meknûn, I, 119-120; Ahmed Şerkavî İkbal, Mektebetü’l-Celâl es-Süyûtî, Rabat 1397/1977, s. 111-112; Ömer Ferruh, Târîhu’l-edeb, III, 784-787, 804-805, 910, 919-923; VI, 260-270; C. Zeydân, Adâb, II, 147-148; MaǾa’l-Mektebe, s. 286-290; Ali Fûde Nîl, İbn Hişâm el-Ensârî, Riyad 1406/1985, s. 47-73; Sidney Glazer, “The Alfiyya of Ibn Mâlik”, MW, XXXI (1941), s. 274-279; a.mlf., “The Alfiyya Commentaries of Ibn ‘Aqıl And Abû Hayyân”, a.e., XXXI (1941), s. 400-408; Abdülkerîm Muhammed el-Esed, “Beyne Elfiyyeti İbn MuǾtî ve Elfiyyeti İbn Mâlik”, ed-Dâre, IX/2, Rîyad 1404/1983, s. 96-120; Moh. Ben Cheneb. “İbn Mâlik”, İA, V/2, s. 767-768.

Abdülbaki Turan