el-HAZRECİYYE

(الخزرجيّة)

Genellikle Abdullah b. Osman el-Hazrecî’ye (ö. 627/1230) ait olduğu kabul edilen aruz ve kafiyeye dair kaside.

Adını yazarının nisbesinden alır. Halîl b. Ahmed’in ortaya koyduğu aruz sistemiyle kafiye hakkındaki bilgilerin muhtasar olarak nazmedildiği tavîl bahrindeki doksan altı beyitlik kasideye tef‘ile, bahir, daire vb. aruz terimleri için birtakım remizlerin kullanılmış olmasından dolayı müellifi tarafından er-Râmizetü’ş-şâfiye fî Ǿilmeyi’l-Ǿarûż ve’l-ķāfiye adı verilmiştir (İbnü’d-Demâmînî, nâşirin önsözü, s. 4). Fakat daha çok el-Ķaśîdetü’l-Ħazreciyye diye tanınan manzume müellifin vatanına nisbetle el-Ķaśîdetü’l-Endelüsiyye (a.g.e., a.y.), revîsi maksûr elif olduğu için el-Ķaśîdetü’l-maķśûre veya sadece er-Râmize adlarıyla da bilinir. Müellifi tartışmalı olan kaside, C. Brockelmann ile P. Smoor tarafından Ebû Muhammed Ziyâeddin Abdullah b. Osman el-Ensârî el-Hazrecî’ye nisbet edilmektedir (GAL, I, 380; Suppl., I, 545; EI² [İng.], IV, 1187). Ancak kasidenin şârihlerinden Bedreddin İbnü’d-Demâmînî başta olmak üzere (el-ǾUyûn, s. 13) Kâtib Çelebi, Bağdatlı İsmâil Paşa ve Kehhâle gibi birçok kişi el-Ħazreciyye’nin müellifinin, ǾArûżü’l-Endelüsî adlı bir risâlesi bulunan ve Ebü’l-Ceyş el-Ensârî diye bilinen Ebû Muhammed Ziyâeddin Abdullah b. Muhammed el-Ensârî el-Mağribî olduğunu kaydetmektedir (Keşfü’ž-žunûn, II, 1135; Hediyyetü’l-Ǿârifîn, I, 460; MuǾcemü’l-müǿellifîn, VI, 111, 117). Gerek Kâtib Çelebi gerekse Brockelmann, ǾArûżü’l-Ħazrecî ile (el-Ķaśîdetü’l-Ħazreciyye) ǾArûżü’l-Endelüsî’yi iki ayrı eser olarak ele almaktadır (Keşfü’ž-žunûn, II, 1135, 1337; GAL, I, 378, 380; Suppl., I, 544, 545). Nihad M. Çetin de aruza dair pratik amaçlı eser yazanlar arasında Ebü’l-Ceyş el-Ensârî ile Hazrecî’yi (Abdullah b. Osman) farklı kişiler olarak anmaktadır (DİA, III, 429). Öte yandan kasidenin diğer bir şârihi Ebü’l-Kāsım Fettûh b. Îsâ ez-Zemmûrî ile ona dayanan René Basset’ye göre manzume, Ebü’l-Hasan Ziyâeddin Ali b. Muhammed (b. Yûsuf b. Afîf) es-Saîdî el-Hazrecî’ye aittir (EI, IV, 939). Ancak Ebü’l-Hasan’ın biyografisini yazanlardan İbnü’l-Kādî, el-Mevâcidü’l-Ħazreciyye adındaki divanı dışında onun aruzla ilgili herhangi bir eserinden söz etmemektedir (Dürretü’l-ĥicâl, III, 213-214).

Doğulu ve Batılı âlimlerin dikkatini çeken el-Ħazreciyye üzerine birçok şerh yazılmış ve Batı dillerine tercüme edilmiştir. Kasideyi eski tarihli bir nüshasına dayanarak ilk defa Ph. Guadagnoli neşretmiş (Breeves Arabicae linguage institutiones, Roma 1642, s. 286-329), daha sonra Basset tarafından önsöz ve açıklamalarla birlikte Fransızca tercümesi La Khazradjiyah adıyla gerçekleştirilmiştir (Cezayir 1902). Basset’nin bu neşri metin üzerinde yanlış değerlendirmeler ve baskı hatalarıyla doludur (krş. EI² [İng.], IV, 1187-1188).

Kasidede genel olarak bahirler ve tef‘ilelerin tarifleri, Halîl b. Ahmed’in sisteminde önemli yer tutan daireler, bu dairelere belli tertipte yerleştirilmiş olan on altı bahir ve bazı genel tariflerle zihaf ve illet çeşitleri, bunların on altı bahrin her biri için örnek olmak üzere meşhur beyitler üzerinde uygulanması, nihayet kafiye ve kafiye çeşitleri yer alır. Kasidenin muhtevası, aruza dair kaleme alınmış manzum veya mensur eserlerle (IV-XII/X-XVIII. yüzyıllar arasında yazılmış benzeri eserlerin bir listesi için bk. EI² [İng.], I, 668), meselâ İbn Abdürabbih’in el-Ǿİķdü’l-ferîd adlı kitabında aruza dair verilen bilgilerle karşılaştırıldığında esaslı bir değişiklik göze çarpmaz. Ancak burada, Halîl b. Ahmed’in “fe‘ale” üçlüsünden hareketle kullandığı feûlün, mefâîlün vb. tef‘ileleri (cüz) remizle belirtmek üzere yoğun bir şekilde harflere, bahirleri ifade etmek için de rakamlara yer verilmiştir. Dolayısıyla eserin kolayca anlaşılıp çözülmesi güç, hatta imkânsızdır. Bu sebeple manzume üzerine birçok şerh yazılmış olup bilinen otuzu aşkın şerhinden bazıları şunlardır: Şerîf el-Gırnâtî, Şerĥu’l-Ħazreciyye; İbn Merzûk el-Hatîb, el-Mefâtîĥu’l-Merzûķiyye fî ĥalli aķfâl ve ħabâya’l-Ħazreciyye; Ebü’l-Kāsım Fettûh b. Îsâ es-Sanhâcî ez-Zemmûrî, Şerĥu’l-Ħazreciyye; İbnü’d-Demâmînî, el-ǾUyûnü’l (fâħıratü’l)-ġāmize Ǿalâ ħa-bâya’r-Râmize; Zekeriyyâ el-Ensârî, Fetĥu Rabbi’l-beriyye bi-şerĥi’l-Ķaśîdeti’l-Ħazreciyye; Ebû Ca‘fer Ahmed b. Dâvûd el-Belevî, Şerĥu’l-Ħazreciyye; Şemseddin Muhammed b. Muhammed ed-Delcî el-Osmânî, RefǾu ĥicâbi (ĥâcibi) Ǿuyûni’l-ġāmize Ǿan künûzi’r-Râmize; Vahyîzâde Muhammed b. Ahmed el-İznîkî, el-İşârâtü’l-ĥâǿize li-şerĥi ĥalli’r-Râmize (şerhlerin tamamı ve nüshalarının bulunduğu kütüphaneler için bk. Keşfü’ž-žunûn, II, 1135, 1337; Îżâĥu’l-meknûn, II, 230; Brockelmann, GAL, I, 380; Suppl., I, 545-546).

BİBLİYOGRAFYA:

İbnü’d-Demâmînî, el-ǾUyûnü’l-l-ġāmize Ǿalâ ħabâya’r-Râmize (nşr. Hassânî Hasan Abdullah), Kahire 1994, s. 13, ayrıca bk. neşredenin önsözü, s. 3-11; Ph. Guadagnoli, Breeves Arabicae linguage institiones, Rome 1642, s. 286-329; Keşfü’ž-žunûn, II, 1135, 1337; İbnü’l-Kādî, Dürretü’l-ĥicâl (nşr. M. el-Ahmedî Ebü’n-Nûr), Kahire, ts. (Dârü’t-Türâs), III, 213-214; Hediyyetü’l-Ǿârifîn, I, 460; Îżâĥu’l-meknûn, II, 230; Brockelmann, GAL, I, 378, 380; Suppl., I, 544-546; II, 511, 537; Kehhâle, MuǾcemü’l-müǿellifîn, VI, 111, 117; René Basset, “al-Khazradjī”, EI, IV, 939; a.mlf., İA, V/1, s. 416-417; G. Meredith-Owens, “ǾArûđ”, EI² (İng.), I, 668; P. Smoor, “al-Khazradjī”, a.e., IV, 1187-1188; Nihad M. Çetin, “Arûz”, DİA, III, 429.

Tevfik Rüştü Topuzoğlu