EZRAKİ-i HEREVİ

أزرقىء هروى

Ebû Bekr (Ebü’l-Mehâsin) Zeynüddîn b. İsmâîl

V. (XI.) yüzyılda yaşayan İranlı şair.

Herat’ta doğdu. Aynı şehirde kitapçılık yapan babasının, Gazneli Mahmud’un gazabından kaçıp Herat’ta kendisine sığınan Şâhnâme müellifi Firdevsi’yi bir süre evinde barındırdığı rivayet edilir. Ezrakī’nin eserlerinden oldukça iyi bir öğrenim gördüğü anlaşılmaktadır. Şiir ve edebiyata ilgisi büyük bir ihtimalle babasının mesleğiyle bağlantılıdır. Kaynaklar ünlü sûfîlerden Hâce Abdullah-ı Ensârî ile (ö. 481/1088) tanıştığını ve onun için kaside yazdığını nakleder. Bir kasidesinde çok genç yaşta şiir yazmaya başladığını söylediğine göre Alparslan’ın oğlu Horasan Valisi Şemsüddevle Doğanşah’a intisap ettiği sırada yirmi beş otuz yaşlarında olmalıdır. Buna göre Ezrakī’nin 425-440 (1034-1048) yılları arasında doğduğunu söylemek mümkündür. Onun Doğanşah, Kirman Selçukluları’ndan Kavurd Bey’in oğlu Mîrân Şah ve Abdullah-ı Ensârî dışında herhangi bir kimse için yazdığı kasideye rastlanmamıştır. Alparslan’ın ölümünden sonra Melikşah tarafından yine Horasan valiliğinde bırakılan, bir rivayete göre ise Melikşah’a karşı ayaklandığı için İsfahan’da hapsedilen Doğanşah, yine Melikşah tarafından esir edilip gözlerine mil çekilen Mîrân Şah’tan sonra gelen ve hemen hemen hepsi şairleri koruyan Melikşah, Mahmud, Berkyaruk gibi hükümdarlar için kaside yazmamış olması, onun bu olaylar sırasında veya daha önce öldüğü, yahut çok sevdiği Doğanşah ve Mîrân Şah’ın feci akıbetlerini görüp bir daha kaside yazmadığı şeklinde yorumlanabilir. Kasidelerinden herkes için methiye yazacak bir şair olmadığı anlaşılan Ezrakī’nin ölümü için Rızâ Kulı Han Hidâyetin verdiği 526 (1132) ve Takıy-yüddîn-i Kâşînin kaydettiği 527 (1133) tarihlerinin doğru olması pek mümkün değildir.

Eserleri. Ezrakī’nin kaside ve rubailerden oluşan divanındaki beyit sayısı muhtelif yazmalarına göre 2600-2700 arasında değişmektedir. Kasideleri genellikle Unsurî tarzındadır. Büyük bir şair olduğunu söyleyen ve şiirlerinde kendine has teşbih, terkip ve tasvirlere, ayırıca ince manalara yer veren Erzakī sebk-i Hindî’nin öncülerinden sayılır. Dönemine kadar alışa gelmişin dışında bir uslûp kullandığı için belagatla ilgili Hadǿ i-ķu’s-siĥr adlı eserinde reşidüddin Vattât onu eleştirmiştir. Divanın Ali Abdürresûlî ve Saîd-i nefîsî tarafından iki ayrı basımı yapılmıştır (Tahran 1336 hş.). Tezkireler Ezrakī’nin, Hint kökenli olup Arapça’ya çevrilen ve Farsça olarak sonradan Muhammed b. Ali b. Muhammed ez-Zâhirî es-Semerkandî tarafından 600 (1203-1204) yılında yeniden kaleme alınan Sind Bâdnâme’yi nazma çektiğini kayd eder. Avfî, Ezrakī’nin Doğanşah’ın iktidarsızlığını gidermek üzere o dönemin müstehcen sayılan eserlerinden Elfiyye ve Şelfiyye’yi nazm ettiğini söyler. Kâtib Çelebi’nin, muhtemelen Benâkitînin Ravżatü li’l-elbâb fî tevârîħi’l- ekâbir ve’l-ensâb adlı eserine dayanarak ona ait olduğunu belirttiği (Keşfü’ž-žunûn, II, 1003), bu iki eser günümüze ulaşmamıştır. Nizâmî-i Arûzî’nin Çehâr Maķāle’sine ta‘likat yazan Muhammed-i Kazvînî, Tahran Kraliyet kütüphanesi’nde bulunan ve aynı adı taşıyan bir eserin Ezrakī’ye ait olabileceğini ileri sürmektedir (Çehâr Maķāle, ta’likat, s. 22)


BİBLİYOGRAFYA:

Ezraki-i Herevî, Dîvân (nşr. Ali Abdürreslî), Tahran 1336 hş., nâşirin mukaddimesi; a.e. (nşr. Saîd-i Nefîsî), Tahran 1336 hş., nâşirin mukaddimesi; Nizâmî-i Arûzî, Çehâr Makale (nşr. Muharnmed-i Muîn-Muhammed-i Kazvînî), Tahran 1333 hş., s. 69-71, 80, ta‘likat, s. 193, 213, 215-219, 222-223; Avfî, Lübâb, II, 86-104; Devletşah, Tezkire (nşr. Muhammed-i Abbasî), Tahran 1337 hş., s. 82-83; Keşfû’z zunûn, II, 1003; Hidâyet, MecmaǾu’l-fuşahâǿ, Tahran 1295/1878, I, 139; Tebrîzî, Reyhânetü’l-edeb, I, 62; A. Hayyâmpûr, Ferheng-i Sühanverân, Tebriz 1340 hş., s. 37; Nefîsî, Târîh-i Nazm u Neşr, I, 53; Zehra Nâtil Hânlerî(Kiyâ), Ferheng-i Edebiyyât-ı Fârsî-yi Deri, Tahran 1348 hş., s. 26-27; Rypka, HİL, s. 195; a.mlf., Edebiyyât-ı Îrân der Zamân-ı Selçûkıyyân ve Moğolân (trc. Yakūb Ajend), Tahran 1364 hş., s. 140; Bedîüz-zaman Fürûzanfer, Sühan ve Sühanverân, Tahran 1350 hş., s. 202-207; Safa, Edebiyyât, II, 432-438; Rızâzâde-i Şafak, Târih-i Edebiyyât-ı Îrân, Tahran 1352 hş., s. 307-310; Ethe, Târîh-i Edebiyyât, s. 103-104; E. G. Browne, Târîh-i Edebiyyât-ı Îrân ez Firdevsî tâ SaǾdî (trc. Gulâm-ı Hüseyn-i Sadrî Efşâr), Tahran 1366 hş., II, 26-27, 234-235; “Ezrakî”, İA, IV, 443; H. Masse, “ Azrakī”, EI² (Fr), I, 850; Dihhudâ, Luğat-nâme, III, 1978-1981; Khaleghi Motlagh, “Azraqi”, Elr., III, 272-273; DMF, I, 115.

A. Naci Tokmak