İ‘CÂZÜ’l-KUR’ÂN

(إعجاز القرآن)

Mustafa Sâdık er-Râfiî’nin (ö. 1937) Kur’ân-ı Kerîm’in mûcize oluş yönlerini inceleyen eseri.

Müellifin Târîħu âdâbi’l-ǾArab adlı üç ciltlik eserinin II. cildi olup sonradan bazı değişikliklerle müstakil kitap haline getirilmiştir. Tam adı İǾcâzü’l-Ķurǿân ve’l-belâġatü’n-nebeviyye olan eser, uzun bir girişin ardından Kur’an’ın erişilmez üstünlüğü ve Hz. Peygamber’in belâgatı konularını ele alan iki bölümden meydana gelmektedir. Girişte Kur’an tarihi ve Kur’an ilimlerine dair genel bilgilere yer verilmiştir. Özellikle kıraat vecihleri, yedi harf meselesi, Kur’an’ın Arap diline tesiri, edebî yönü ve çeşitli ilimlerle ilişkisi gibi konuların işlendiği bu kısmın sonunda, “Serâirü’l-Kur’ân” başlığı altında Gazi Ahmed Muhtar Paşa’nın aynı adı taşıyan kitabının tanıtımı da yapılmıştır.

Eserin asıl bölümü Kur’an’ın i‘câzı meselesine ayrılmıştır. Burada i‘câzın tarifi verilerek insanı aşan ve onu âciz bırakan özelliği vurgulanmış, i‘câzın Allah’ın iradesiyle ve zaman dilimleri içinde farklı boyut ve şekillerde gerçekleştiği belirtilmiştir. Ayrıca bir sûrenin dahi benzerinin yapılamayacağı yönünde Kur’an’da yer alan beyana karşı Müseylimetülkezzâb, Esved el-Ansî, Tuleyha b. Huveylid, Secâh bint el-Hâris, İbnü’l-Mukaffa‘, Nadr b. Hâris, İbnü’r-Râvendî, Ebü’t-Tayyib el-Mütenebbî ve Ebü’l-Alâ el-Maarrî’nin teşebbüste bulundukları, ancak bunlardan hiçbirinin başarıya ulaşamadığı bildirilmiştir. Öte yandan Kur’an’daki i‘câzın, onun üslûbunun yanı sıra harf ve kelime dizisinde de yer aldığı ve Kur’an’daki harflerin okunuşu esnasında seslerin lisanî nağmeler şeklinde çıktığı kaydedilerek bu özelliğin başka hiçbir metinde görülmediği vurgulanmıştır. Birinci bölümün sonunda Kur’an’daki belâgatın i‘câz seviyesinde olduğuna işaret edilmiş, bu konuda önceki âlimlerin görüşleri ve eserleri zikredilmiş, çeşitli âyetlerin belâgat yönlerinden örnekler verilmiştir. Kitabın “el-Belâgatü’n-nebeviyye” başlıklı ilâve bölümünde Hz. Peygamber’in belâgatı ele alınmış, onun sanatlı söz söylemeye gayret göstermediği belirtilerek ifadelerindeki fesahate dikkat çekilmiştir. Önceki âlimlerin görüşlerine de yer veren müellifin Vaĥyü’l-ķalem adlı eserinde mevcut, Resûl-i Ekrem’in fesahatiyle ilgili geniş açıklamaları bu bölümün devamı ve tamamlayıcısı mahiyetindedir.

II. (VIII.) yüzyıldan itibaren pek çok eserin kaleme alındığı bir sahada Râfiî’nin yaptığı bu çalışma, hem önceki ulemânın görüşlerini aktarması hem de orijinal sayılabilecek yeni hususlara işaret etmesi bakımından Kur’an ilimleri ve tefsir usulünü ilgilendirdiği gibi, Mu‘tezile başta olmak üzere çeşitli mezheplerin bu konudaki görüşlerini irdelemesi yönüyle kelâm ilmi açısından da önemli bir kitaptır. Eserde daha çok Hattâbî’nin Beyânü iǾcâzi’l-Ķurǿân ve Abdülkāhir el-Cürcânî’nin Delâǿilü’l-iǾcâz adlı kitaplarının etkisi görülse de zaman zaman Câhiz, Muhammed b. Zeyd el-Vâsıtî, Ali b. Îsâ er-Rummânî, Bâkıllânî, Fahreddin er-Râzî, İbn Ebü’l-İsba‘ ve İbnü’z-Zemelkânî gibi âlimlerden de faydalanılmıştır. Ancak genellikle ağır ve bazan muğlak bir dille kaleme alındığından eserin anlaşılması güçlük arzetmektedir.

İlk defa 1914 yılında Kahire’de yayımlanan İǾcâzü’l-Ķurǿân’ın günümüze kadar Kahire ve Beyrut’ta birçok baskısı gerçekleştirilmiştir. İlim, edebiyat ve siyaset çevrelerinde yankı uyandıran esere dönemin meşhur siyasetçilerinden Sa‘d Zağlûl bir takriz, Reşîd Rızâ da bir takdim yazmıştır. Bununla birlikte kitap özellikle Abbas Mahmûd el-Akkād ve İsmâil Mazhar gibi edebiyatçılar tarafından eleştirilmiştir (Mustafa eş-Şek‘a, s. 58; Fethî Abdülkādir Ferîd, s. 262-267). Fethî Abdülkādir Ferîd Belâġatü’l-Ķurǿân fî edebi’r-RâfiǾî adıyla bir çalışma yapmıştır (Kahire 1985).

BİBLİYOGRAFYA:

Mustafa Sâdık er-Râfiî, İǾcâzü’l-Ķurǿân, Kahire 1381/1961; Brockelmann, GAL Suppl., III, 75; Şevkī Dayf, el-Edebü’l-ǾArabiyyü’l-muǾâśır fî Mıśr, Kahire 1979, s. 242-245; Ahmed İsmailoviç, Felsefetü’l-istişrâķ ve eŝerühâ fi’l-edebi’l-ǾArabiyyi’l-muǾâśır, Kahire 1980, s. 367-373; Mustafa eş-Şek‘a, Muśŧafâ Śâdıķ er-RâfiǾî kâtiben ǾArabiyyen ve müfekkiren İslâmiyyen, Beyrut 1983, s. 53-69; Abdülkerîm Osman, MeǾâlimü’ŝ-ŝeķāfeti’l-İslâmiyye, Beyrut 1984, s. 457-461; Mustafa el-Cûzû, Muśŧafâ Śâdıķ er-RâfiǾî, Beyrut 1985, s. 57-58, 77-80; Fethî Abdülkādir Ferîd, Belâġatü’l-Ķurǿân fî edebi’r-RâfiǾî, Kahire 1985, s. 77-267; Abdüssettâr Ali es-Sutûhî, el-Cânibü’l-İslâmî fî edebi’r-RâfiǾî, Kahire 1409/1988, s. 65-94; Mustafa Nu‘mân el-Bedrî, er-RâfiǾiyyü’l-kâtib beyne’l-muĥâfaža ve’t-tecdîd, Beyrut, ts. (Dârü’l-cîl), s. 261-265; Erol Ayyıldız, “Mustafa Sadık er-Rafi‘î’nin Hayatı, Edebî Cephesi ve Eserleri”, UÜ İlâhiyat Fakültesi Dergisi, II, Bursa 1987, s. 27-35; a.mlf., “Mustafa Sadık er-Rafi‘î’nin Arap Edebiyat Tarihi Adlı Eserinin Tetkiki”, a.e., III (1991), s. 131-139; a.mlf., “Rafi‘î’nin İ‘cazu’l-Kur’an’ı ve Arap Edebiyatı Tarihi’nin Son Cildi’nin Tetkiki”, a.e., III (1991), s. 141-149.

Muhammed Aruçi