İBN ABDÜSSELÂM ed-DER‘Î

(ابن عبد السلام الدرعيّ)

Ebû Abdillâh Muhammed b. Abdisselâm b. Abdillâh en-Nâsırî ed-Der‘î (ö. 1239/1823)

Seyahatnâme sahibi Faslı âlim ve mutasavvıf.

Merakeş’in batısındaki Der‘a’da doğdu. Der‘a civarında Temgrût’ta Şâzeliyye’nin bir kolu olan Nâsıriyye tarikatını ve zâviyesini kuran İbn Nâsır ed-Der‘î’nin (ö. 1085/1674) ahfadındandır. Bu sebeple İbn Nâsır olarak da anılır. Der‘a’da ve daha sonra Fas’ta ilim tahsil etti. Cessûs lakabıyla tanınan Sîdî Muhammed b. Kāsım, Ebü’l-Hasan el-Bennânî, İbn Sûde et-Tâvüdî, Muhammed b. Ahmed el-Hudaykî es-Sûsî, Muhammed b. Ebü’l-Kāsım er-Rabâtî, Ahmed b. Muhammed el-Verzâzî ve Sîdî İdrîs b. Muhammed el-Irâkī el-Fâsî gibi hocalardan öğrenim gördü ve icâzet aldı. Birinci hac yolculuğu sırasında görüştüğü Ahmed ed-Derdîr, Muhammed b. Ali es-Sabbân gibi âlimler yanında Mısır’da ziyaret ettiği Murtazâ ez-Zebîdî de kendisine icâzet verdi (1196/1782).

Hadis ilminde “hâfız” olan İbn Abdüsselâm Fas’ın en büyük fıkıh ve hadis âlimlerinden biriydi ve ders halkasında Afrika’nın çeşitli bölgelerinden gelerek Nâsıriyye Zâviyesi’nde kalan birçok öğrenci bulunuyordu. Yetiştirdiği öğrencilerin en tanınmışı, Libya’nın Berka bölgesinde Senûsiyye tarikatını kuran Şeyh Muhammed b. Ali es-Senûsî’dir.

Fas Sultanı Mevlây Süleyman iki defa hacca giden İbn Abdüsselâm’a çok itibar etmiş ve bu yolculuklarında onunla Mısır, Mekke ve Medine ulemâsına verilmek üzere kıymetli hediyeler göndermiştir. İbn Abdüsselâm’ın hacca ilk gidişi 1196 (1782), ikincisi 1211 (1797) yılına rastlar. Her iki seferinde de Faslı âlimler, tüccarlar ve sanat erbabı ile birlikte yola çıkmış ve bu yolculuklarında iki ayrı seyahatnâme yazmıştır. İbn Abdüsselâm 12 Safer 1239 (18 Ekim 1823) tarihinde vefat etti.

Eserleri. 1. el-Mezâyâ fîmâ ĥadeŝe mine’l-bidaǾ bi-Ümmi’z-zevâyâ. Müellif bu eserinde Nâsıriyye Zâviyesi’nde cereyan eden şeriata aykırı hadiselerden bahseder ve mütevelli olan amcasının oğlu Ali b. Yûsuf b. Nâsır ed-Der‘î’yi eleştirerek altmış kadar bid‘atı sıralayıp bunlardan vazgeçilmesini ister (yazma nüshaları için bk. İbn Sûde, I, 57). 2. er-Riĥletü’l-Ĥicâziyyetü’l-kübrâ. İbn Abdüsselâm bu eserinde birinci hac yolculuğu sırasında (1781-1785) gördüğü şehirleri, halkları ve şahit olduğu hadiseleri anlatır; yolda ve Kahire, Mekke, Medine gibi merkezlerde tanıştığı ulemâdan bahseder. Müellif eserinde ayrıca, kendisi gibi Fas’tan yola çıkarak hacca giden Ebû Muhammed el-Abderî’nin er-Riĥletü’l-Maġribiyye’si ve Ebû Sâlim el-Ayyâşî’nin er-Riĥletü’l-ǾAyyâşiyye’siyle (Mâǿü’l-mevâǾid) diğer bazı eserlerden alıntılar yapar. Eserin yazma nüshası Rabat’taki el-Hizânetü’l-âmme’de bulunmaktadır (nr. 5658). 3. er-Riĥletü’ś-śuġrâ. İkinci hac yolculuğunda (1796-1797) kaleme alınan bu seyahatnâmenin müellif hattıyla olan nüshası Rabat’ta el-Hizânetü’l-âmme’de Kettâniyye bölümünde bulunmaktadır (Hamed el-Câsir, s. 37). Abbas b. İbrâhim’in kısa bir özetini verdiği büyük seyahatnâme ile (el-İǾlâm, VI, 196-217) küçük seyahatnâme Hamed el-Câsir tarafından muhtasar olarak yayımlanmıştır (bk. bibl.). 4. Şerĥu ErbaǾîne ĥadîŝen. Müellifin, hocalarından İbnü’l-Cevherî’nin zulmü terketmek hususunda derlediği kırk hadise yaptığı bir şerhtir (Rabat, el-Hizânetü’l-âmme, nr. 137). 5. en-Nevâzil. İki cilt halinde bir fetva kitabıdır (Rabat, el-Hizânetü’l-âmme, Celâvî, nr. 1054). 6. ĶatǾu’l-vetîn mine’l-mârıķ fi’d-dîn. Hür bir kimsenin köle gibi satılamayacağına dair bir risâledir (Rabat, el-Hizânetü’l-âmme, nr. 1541, vr. 107-115). 7. Künnâşe. Hocalarından aldığı veya talebelerine verdiği icâzetnâmeleri ihtiva etmektedir (Abdülhay el-Kettânî, II, 845).

BİBLİYOGRAFYA:

Abdühay el-Kettânî, Fihrisü’l-fehâris, Fas 1347, II, 678-680, 820, 843-848; Mahlûf, Şeceretü’n-nûr, I, 381; Kehhâle, MuǾcemü’l-müǿellifîn, X, 170; İbn Sûde, Delîlü müǿerriħi’l-Maġribi’l-aķśâ, Dârülbeyzâ 1960, I, 56-57; II, 349-350, 465; Abbas b. İbrâhim, el-İǾlâm, VI, 192-217; Hamed el-Câsir, Eşherü reĥalâti’l-ĥac, Riyad 1402/1982, s. 27, 35-43; Ziriklî, el-AǾlâm (Fethullah), VI, 206; Muhammed el-Menûnî, Delîlü maħŧûŧâti Dâri’l-kütübi’n-Nâśıriyye, Muhammediyye 1405/1985, s. 20-24; Hasan Yûsufî Eşkûrî, “İbn Nâśır”, DMBİ, V, 16; “İbn Nâśır”, EI² Suppl. (İng.), s. 395.

Mustafa L. Bilge