İBN ÂSIM, Ebû Bekir

(أبو بكر ابن عاصم)

Ebû Bekr Muhammed b. Muhammed b. Muhammed el-Endelüsî el-Gırnâtî el-Kaysî (ö. 829/1426)

Mâlikî fakihi, şair ve edip.

12 Cemâziyelevvel 760’ta (11 Nisan 1359) Gırnata’da (Granada) doğdu. Dedesinin dedesi olan Âsım’a nisbetle İbn Âsım diye tanınmıştır. Aralarında, Ebü’l-Kāsım İbn Cüzey’in oğulları olan dayıları Kādî Ebû Bekir İbn Cüzey ve Ebû Muhammed İbn Cüzey ile İbnü’l-Hâc en-Nümeyrî, Ebû Saîd İbn Lüb el-Gırnâtî, Ebû İshak eş-Şâtıbî, Ebû Muhammed Abdullah b. Şerîf et-Tilimsânî, Ebû Abdullah İbn Allâk, Ebü’l-Hasan Ali b. Mansûr el-Eşheb ve Ebû Abdullah el-Belensî’nin de bulunduğu âlimlerden ders aldı. Fıkıh yanında kıraat, edebiyat, nahiv, mantık, usûl-i fıkıh, matematik ve ferâiz alanındaki bilgisi, ayrıca şairliğiyle tanındı. Oğlu Ebû Yahyâ İbn Âsım da Mâlikî fakihlerinin önde gelenlerindendir.

Öğrenimi sırasında ciltçilik ve kitapçılıkla da meşgul olan İbn Âsım ayrıca iyi bir hattat ve müzehhipti. 794’te (1392) bir yıl süreyle divan kâtipliği yaptı. 811 (1408) yılında Gırnata’da Nasrî Hükümdarı III. Yûsuf’un vezirliğine getirildi; 814’te (1411) bilinmeyen bir sebepten dolayı hapse atıldı. Daha sonra Vâdîâş’ta (Guadix) kadılık (820/1417), 824 (1421) yılından vefatına kadar da Kurtuba’da (Cordoba) başkadılık görevinde bulundu. Bazı kaynaklarda II. Yûsuf (1391-1392) ve oğlu VII. Muhammed (1392-1408) zamanında bir süre vezirlik yaptığı kaydedilir. İbn Âsım 11 Şevval 829’da (16 Ağustos 1426) Gırnata’da vefat etti.

Eserleri. 1. Tuĥfetü’l-ĥükkâm fî nüketi’l-Ǿuķūd ve’l-aĥkâm (el-Âśımiyye, Tuĥfetü İbn ǾÂśım). En meşhur eseri olup İbn Ebû Zeyd el-Kayrevânî’nin er-Risâle’si ve Halîl b. İshak’ın el-Muħtaśar’ı ile birlikte Mâlikî mezhebinin el kitapları arasında yer alır. Manzum olarak recez vezniyle telif edilen ve on yedi bab, 109 fasıldan meydana gelen 1698 beyitlik eserde yargılama, aile, borçlar, şahıs, ceza ve miras hukukuna dair hükümlere yer verilmiştir. İbn Âsım, eserini telif ederken Mâlikî fakihlerinden Ebü’l-Velîd Hişâm b. Abdullah el-Ezdî’nin el-Müfîd li’l-ĥükkâm fîmâ yuǾrađu lehüm min nevâzili’l-aĥkâm, İbn Ebû Zemenîn’in el-Muķarrib ve el-Münteħab fi’l-aĥkâm ve İbnü’l-Kāsım el-Cezîrî’nin el-Maķśadü’l-maĥmûd fî telħîśi’l-Ǿuķūd adlı eserlerinden faydalanmıştır. Birçok defa basılan kitabın (Fas 1289, 1300, 1317; Cezayir 1882, 1323, 1327; Kahire 1309, 1322, 1327, 1368) O. Houdas ve F. Martel ile (Traité de droit musulman, la Tohfat d’Ebn Acem, Alger [Cezayir]-Paris 1883-1893) L. Bercher (Alger 1958) tarafından Arapça metin neşriyle birlikte yapılan iki ayrı Fransızca tercümesi mevcuttur. Eserin ilk 600 beyti, Zekkāk’ın Mâlikî fıkhına dair Lâmiyye’si ile beraber Bello Muhammed Daura tarafından İngilizce’ye de çevrilmiştir (Zaria 1989).

Tuĥfetü’l-ĥükkâm üzerine pek çok şerh ve hâşiye yazılmıştır. Ebû Yahyâ İbn Âsım babasının eserine yazdığı Şerĥu Tuĥfeti’l-aĥkâm’da (yazmaları için bk. Brockelmann, GAL, II, 341; Suppl., II, 375; M. Âbid el-Fâsî, I, 451-454) fıkhî meseleleri ele alırken Gırnata ulemâsı tarafından verilen fetvaları da zikretmiştir. Ali b. Abdüsselâm et-Tesûlî’nin el-Behce fî şerĥi’t-Tuĥfe (el-Behiyye) (Bulak 1256; Fas 1294, 1304, 1305; Kahire 1305, 1318; Beyrut 1397/1977, 1412/1991) adlı şerhi, yargılama hukuku alanında hâkimlerin başvuru kaynaklarından biri olmuştur. Tuĥfetü’l-ĥükkâm’ın önemli şerhleri arasında Meyyâre lakabıyla tanınan Muhammed b. Ahmed el-Fâsî’nin el-İtķān ve’l-iĥkâm fî şerĥi Tuĥfeti’l-aĥkâm (I-II, Fas 1294, 1299; Kahire 1301, 1305, 1306, 1315), İbn Sûde et-Tâvüdî’nin Ĥalyü’l-maǾâśım (Fas 1293, 1308-1310; Kahire 1304; Beyrut 1412/1991, Tesûlî’nin el-Behce’sinin kenarında), Osman b. Mekkî et-Tevzerî’nin Tavżîĥu’l-aĥkâm (Tunus 1339) ve Muhammed b. Yûsuf el-Kâfî’nin İĥkâmü’l-aĥkâm Ǿalâ Tuĥfeti’l-aĥkâm (Tunus 1370/1950; Beyrut 1415/1994) adlı eserlerini de anmak gerekir (diğer şerhleri için bk. Brockelmann, GAL, II, 341; Abdülazîz Binabdullah, s. 85-86). 2. Ĥadâǿiķu’l-ezâhir fî müstaĥseni’l-ecvibe ve’l-muđĥikât ve’l-ĥikem ve’l-emŝâl ve’l-ĥikâyât ve’n-nevâdir. Halk arasında yaygın olan hikâyeler, atasözleri, şiirler, nükteler ve hikmetli sözleri ihtiva eden eser “hadîka” adı verilen altı bölümden meydana gelmektedir (Fas, ts.; nşr. Afîf Abdurrahman, Beyrut 1407/1987; nşr. Ebû Hemmâm Abdüllatîf Abdülhalîm, Beyrut 1413/1992). Eserin kaynakları arasında İbn Abdürabbih’in el-Ǿİķdü’l-ferîd’i, Câhiz’in el-Beyân ve’t-tebyîn, el-Buħalâǿ ve el-Ĥayevân’ı ile Ebü’l-Ferec İbnü’l-Cevzî’nin Aħbârü’l-ĥamķā ve’l-muġaffelîn’i yer almaktadır. Ĥadâǿiķ’in beşinci bölümü M. Marugán Güémez tarafından İspanyolca’ya çevrilerek incelenmiştir (El refranero andalusí de Ibn Âsim al-Garnātī: estudio lingüistico, trancripción, traducción y glosario, Madrid 1994). 3. Murtaķa’l-vüśûl ilâ (maǾrifeti) Ǿilmi’l-uśûl. Fıkıh usulüne dair recez vezniyle yazılmış bir eserdir (Fas 1327).

İbn Âsım’ın kaynaklarda adı geçen ve hepsi manzum olan diğer eserleri şunlardır: el-Emelü’l-merķūb fî ķırâǿâti YaǾķūb, Îżâĥu’l-meǾânî fi’l-ķırâǿâti’ŝ-ŝemânî (fî ķırâǿati’d-Dânî) Neylü’l-münâ fi’ĥtiśâri’l-Muvafaķāt, Mehye (Menbe)Ǿu’l-vüśûl fî Ǿilmi’l-uśûl, el-Mûcez fi’n-naĥv, Kenzü’l-müfâviż fî Ǿilmi’l-ferâǿiż, Îżâĥu’l-ġavâmiż fî Ǿilmi’l-ferâǿiż.

BİBLİYOGRAFYA:

Ebû Bekir İbn Âsım, Ĥadâǿiķu’l-ezâhir (nşr. Ebû Hemmâm Abdüllatîf Abdülhalîm), Beyrut 1413/1992, neşredenin girişi, s. 36-38; Ebû Yahyâ İbn Âsım, Cennetü’r-rıżâǿ fi’t-teslîm limâ ķaddera’llāhu ve ķażâǿ (nşr. Salâh Cerrâr), Amman 1410/1989, neşredenin girişi, I, 40-43; Bedreddin el-Karâfî, Tevşîĥu’d-dîbâc (nşr. Ahmed eş-Şüteyvî), Beyrut 1403/1983, s. 126-127; Ahmed Bâbâ et-Tinbüktî, Neylü’l-İbtihâc, Trablus 1408/1989, II, 491-493; Makkarî, Nefĥu’ŧ-ŧîb, V, 19-22; Keşfü’ž-žunûn, I, 365; Serkîs, MuǾcem, I, 156; Mahlûf, Şeceretü’n-nûr, II, 247; Brockelmann, GAL, II, 341; Suppl., II, 375; Îżâĥu’l-meknûn, I, 127, 155, 157; II, 610; A. G. Palencia, Târîħu’l-fikri’l-Endelüsî (trc. Hüseyin Mûnis), Kahire 1955, s. 429-430; Sarton, Introduction, III/2, s. 1453; A. G. Ellis, Catalogue of Arabic Books in the Britsh Museum, London 1967, II, 213; Hacvî, el-Fikrü’s-sâmî, II, 253; Niscolas P. Aghnides, An Introduction to Mohammadan Law and a Bibliography, Lahore 1981, s. 193; Abdülazîz Binabdullah, MaǾlemetü’l-fıķhi’l-Mâlikî, Beyrut 1403/1983, s. 77, 84-86; Abdülvehhâb İbrâhim Ebû Süleyman, Kitâbetü’l-baĥŝi’l-Ǿilmî, Cidde 1403/1983, s. 411-413; Ömer Ferruh, Târîħu’l-edeb, VI, 625-633; M. Âbid el-Fâsî, Fihrisü maħŧûŧâti Ħizâneti’l-Ķaraviyyîn, Dârülbeyzâ 1403/1983, I, 451-454; M. Abdullah İnân, Nihâyetü’l-Endelüs, Kahire 1408/1987, s. 488-489; Muhammed Binşerîfe, “Nevâzilü Ġırnâŧıyye li’bn ǾÂśımi’l-İbn”, et-Türâŝü’l-ĥađâriyyü’l-müşterek beyne İsbânyâ ve’l-Maġrib, Rabat 1412/1992, s. 215-236; Moh. Ben Cheneb, “İbn Âsım”, İA, V/2, s. 702-703; J. Schacht, “Ibn ǾĀśım”, EI² (İng.), III, 720-721; Muhammed Âsâf Fikret, “İbn ǾÂśım”, DMBİ, IV, 172; Ahmet Özel, “Fıkıh”, DİA, XIII, 17.

M. Kâmil Yaşaroğlu