İBN DOKMAK

(ابن دقماق)

Sârimüddîn İbrâhîm b. Muhammed b. Aydemir el-Alâî el-Mısrî (ö. 809/1407)

Hanefî fakihi ve tarihçi.

750’de (1349) Kahire’de doğdu. Memlük Sultanı el-Melikü’n-Nâsır Muhammed b. Kalavun’un emîrlerinden Türk asıllı Dokmak’ın (Tokmak) soyundan geldiği için bu adla anılmıştır. Askerlik mesleğine göre yetiştirildi; fakat ilme olan merakı sebebiyle bazı Hanefî fakihlerinden fıkıh tahsil etti ve ayrıca Arap edebiyatıyla ilgilendi. Daha sonra tarih araştırmalarına başladı; kendini tamamen bu ilme vererek devrinin ileri gelen tarihçileri arasına girmeyi başardı ve “Mısır tarihçisi” unvanını aldı. İbn Hacer’in güvendiği ve faydalandığı bir âlimdi. Hanefî mezhebine aşırı bağlılığı yüzünden bir eserinde İmam Şâfiî hakkındaki olumsuz kanaat ve sözlere yer verdiğinden dolayı Şâfiî Kadısı Celâleddin tarafından yargılandı; o sözleri başkalarının eserlerinden naklettiğini söylediyse de hapis cezasına çarptırıldı (804/1401-1402). Ömrünün sonlarında Dimyat valiliğine getirildi; ancak kısa bir süre sonra görevden alındı ve çok geçmeden 22 Zilhicce 809’da (30 Mayıs 1407) Kahire’de vefat etti; 790 (1388) yılında öldüğü de rivayet edilir (Süyûtî, I, 556).

İbn Dokmak hoşuna gitmeyen kimselerin dahi aleyhinde konuşmayan, iyilik sever, insanlara saygılı bir kişiydi. Memlük tarihini, teşkilâtını iyi bilir ve devlet adamlarını iyi tanırdı. Çok okuyan ve çok yazan bir âlim olarak isim yapmıştır; 200 kadar kitap kaleme aldığı rivayet edilmektedir. Ancak yazılarında dil yanlışlarının bulunduğu, ifade tarzının çok basit olduğu ileri sürülür. Eserlerinde Azîmî, İbnü’l-Esîr, Sıbt İbnü’l-Cevzî, İbn Abdüzzâhir, Zehebî ve Safedî’den faydalanmıştır.

Eserleri. İbn Dokmak’ın başlıca eserleri şunlardır: 1. Nüzhetü’l-enâm fî târîħi’l-İslâm. On iki cilt olduğu kaydedilen bu eser, başlangıçtan 799 (1396-97) yılına kadar gelen umumi bir tarih olup ancak bir kısmı günümüze intikal etmiştir. Müellif, özellikle Memlük tarihi ağırlıklı


olmak üzere Kuzey Afrika ve Hicaz’da cereyan eden olaylara ve İlhanlılar ile Altın Orda Hanlığı’na dair geniş bilgiler vermektedir. Eserin 272-499 (885-1105) yıllarına ait olayları ihtiva eden, içinde yirmi beş yıllık bir dönemi eksik II. cildinin yazma nüshası Millet Kütüphanesi’nde (Feyzullah Efendi, nr. 1549) ve Dârü’l-kütübi’l-Mısriyye’de (Tarih, nr. 1740) bulunmaktadır. Eserin iki cildi de Gotha Kütüphanesi’ndedir (nr. 1571, 1572). Bunlardan biri 710-712 (1310-1313) ve 742-743 (1341-1343), ikincisi 768-799 (1366-1397) yıllarına ait olayları ihtiva eder. Takıyyüddin İbn Kādî Şühbe bu eserden el-Münteķā min Târîħi İbn Doķmâķ adıyla seçmeler yapmıştır (Selâhaddin el-Müneccid, s. 238, 240). 2. el-Cevherü’ŝ-ŝemîn fî siyeri’l-ħulefâǿ ve’l-mülûk ve’s-selâŧîn. Sultan Berkuk’un isteğiyle yazılan eseri İbn Tağrîberdî (el-Menhelü’ś-śâfî, I, 121) ve Sehâvî (eđ-Đavǿü’l-lâmiǾ, I, 146) Aħbârü’d-devleti’t-Türkiyye adıyla kaydederler. Hz. Ebû Bekir zamanından başlayarak 797 (1395) yılı sonuna kadar gelen, halife ve hükümdarlardan bahseden muhtasar bir İslâm tarihidir. Saîd Abdülfettah Âşûr (Mekke 1403/1982) ve Muhammed Kemâleddin İzzeddin Ali (I-II, Beyrut 1405/1985) tarafından yayımlanmıştır. 3. Ǿİķdü’l-cevâhir fî sîreti’l-Meliki’ž-Žâhir. 805 (1402) yılına kadar Mısır’a hâkim olan hükümdarlar ve özellikle Berkuk devri tarihi hakkındadır. Müellif, daha sonra bu eseri YenbûǾu’l-mežâhir fî sîreti’l-Meliki’ž-Žâhir adıyla ihtisar etmiştir (Keşfü’ž-žunûn, II, 1151, 2052). 4. Nažmü’l-cümân fî ŧabaķāti aśĥâbi imâmine’n-NuǾmân. Üç ciltlik bir Hanefî tabakatı olup ilk cildi Ebû Hanîfe’ye, diğer ikisi IX. (XV.) yüzyıla kadar yaşayan Hanefî fakihlerine tahsis edilmiştir. Kureşî’nin el-Cevâhirü’l-muđıyye’sinin bir muhtasarı mahiyetinde olan eserin I. cildi Süleymaniye Kütüphanesi’nde (Turhan Vâlide Sultan, nr. 251), ilk dört tabakayı ihtiva eden ve müellif hattıyla olan II. cildi de aynı kütüphanede (Serez, nr. 1827) kayıtlı bulunmaktadır. 5. Kitâbü’l-İntiśâr li-vâsıŧati Ǿiķdi’l-emśâr. On büyük İslâm şehrinin tarih ve topografyaları hakkında kaleme alınmış on ciltlik bir eserdir. Ancak ya müellif bu kitabını planladığı şekilde tamamlayamamış ya da Kahire ve İskenderiye’ye ait olan IV ve V. ciltlerin dışındakiler kaybolmuştur. Mevcut bu iki cilt Karl Vollers tarafından (Bulak 1309-1310), ayrıca Muhammed Ali el-Biblâvî’nin hazırladığı indeksle birlikte birkaç defa yayımlanmıştır (Bulak 1314; Beyrut 1976; Beyrut, ts.; Frankfurt 1413/1992). Eser ed-Dürretü’l-muđıyye fî fażli Mıśr ve’l-İskenderiyye adıyla ihtisar edilmiştir (Keşfü’ž-žunûn, I, 305, 743). Sylvie Denoix, İbn Dokmak’ın el-İntiśâr’ı ile Makrîzî’nin el-Ħıŧaŧ’ına dayanarak Kahire hakkında bir eser yazmış (Décrive le Caire: Fustāt-Misr d’après Ibn Duqmāq et Maqrīzī: L’histoire d’une partie de la ville du Caire d’après deux historiens égyptiens des XIVe-XVe siècles, Kahire 1995), Ahmed Abdülmecîd Herîdî de yine Makrîzî’nin el-Ħıŧaŧ’ı ile el-İntiśâr’da geçen şahıs isimleri, tarihler, kitaplar, çeşitli metinler, âyetler, hadisler, atasözleri-deyimler, şiir kafiyeleri ve yer isimleri için bir indeks hazırlamış, bu çalışması Institut Français d’Archéologie Orientale du Caire tarafından üç cilt halinde yayımlanmıştır (Fihristü Ħıŧaŧi Mıśr, Fihrisün taĥlîliyyün li-Kitâbey İbn Doķmâķ ve’l-Maķrîzî Ǿan Mıśr [Kitâbü’l-İntiśâr, Kitabü’l-Ħıŧaŧ], Index des Ħıŧaŧ index analytique des ouvrages d’Ibn Duqmāq et de Maqrīzī sur le Caire, I-III, Kahire 1983-1984). el-İntiśâr, Makrîzî’nin el-Ħıŧaŧ’ını yazarken istifade ettiği halde ismini anmadığı kaynaklardan biridir. 6. el-Künûzü’l-maħfiyye (ħafiyye) fî terâcimi(târîħi)’ś-śûfiyye (İA, V/2, s. 723). 7. Tercümânü’z-zamân fî terâcimi’l-aǾyân. Alfabetik olarak düzenlenmiş bir biyografi kitabıdır. Hacimli bir eser olduğu anlaşılan bu kitabın dört cildi (VIII, XI, XIII, XVI) Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi’nde bulunmaktadır (III. Ahmed, nr. 2927). 8. Ferâǿidü’l-fevâǿid (Keşfü’ž-žunûn, II, 1243). Rüya tabirinden bahseder. 9. ed-Dürrü’l-münađđad fî aǾyâni ümmeti Muĥammed (Îżâĥu’l-meknûn, I, 450). İbn Dokmak’ın bunlardan başka çeşitli âyetlerin tefsirine dair bazı risâleleri de vardır (Süleymaniye Ktp., Esad Efendi, nr. 246).

BİBLİYOGRAFYA:

İbn Dokmak, el-Cevherü’ŝ-ŝemîn fî siyeri’l-ħulefâǿ ve’l-mülûk ve’s-selâŧîn (nşr. Saîd Abdülfettâh Âşûr), Mekke 1403/1982, neşredenin girişi; a.e. (nşr. M. K. İzzeddin Ali), Beyrut 1405/1985, neşredenin girişi; İbn Hacer, İnbâǿü’l-ġumr, I, 2; V, 79; VI, 16-17; İbn Tağrîberdî, el-Menhelü’ś-śâfî, I, 121, 139-140; Sehâvî, el-İǾlân bi’t-tevbîħ, s. 152; a.mlf., eđ-Đavǿü’l-lâmiǾ, I, 145-146; Süyûtî, Ĥüsnü’l-muĥâđara, I, 556; Keşfü’ž-žunûn, I, 305, 396, 743; II, 1151, 1243, 1941, 2052; İbnü’l-İmâd, Şeźerât, VII, 80-81; Îżâĥu’l-meknûn, I, 450; Brockelmann, GAL, II, 62; Suppl., II, 49; Ziriklî, el-AǾlâm, I, 61-62; E. Ashtor, “Some Unpublished Sources for the Bahri Period”, Studies in Islamic History and Civilization (ed. U. Heyd), Jerusalem 1961, s. 27-30; I. Krachkovski, Târîħu’l-edebi’l-coġrâfiyyi’l-ǾArabî (trc. Selâhaddin Osman Hâşim), Kahire 1963, I, 471-472; Selâhaddin el-Müneccid, MuǾcemü’l-müǿerriħîne’d-Dımaşķıyyîn, Beyrut 1978, s. 238-240; İ. Kafesoğlu, “İbn Dokmak”, İA, V/2, s. 723-724; J. Pedersen, “İbn Duķmāķ”, EI² (Fr.), III, 779; Ali Ekber-i Diyânet, “İbn Doķmāķ”, DMBİ, III, 508-509; Ali Refîî, “İbn Ķāđî Şühbe”, a.e., IV, 443.

Asri Çubukçu