İBN FEHD, İzzeddin

(عزّ الدين ابن فهد)

Ebû Fâris (Ebü’l-Hayr) İzzüddîn Abdülazîz b. Ömer b. Muhammed (el-İzz b. en-Necm) b. Fehd el-Hâşimî el-Mekkî eş-Şâfiî (ö. 922/1516)

Tarihçi.

16 veya 26 Şevval 850 (4 veya 14 Ocak 1447) tarihinde Mekke’de doğdu; IX-X. (XV-XVI.) yüzyıllarda birçok âlim yetiştiren İbn Fehd ailesinden tarih ve hadis âlimi Necmeddin İbn Fehd’in oğludur. Kendisine doğumunda Ebü’l-Hayr Ali adı verilmiş, ancak o sırada Kahire’de olan babası geri döndüğünde gördüğü bir rüya üzerine bunu Ebû Fâris Abdülazîz ile değiştirmiştir; bu sebeple bazan Ebü’l-Hayr künyesiyle de anılır. İlk öğrenimine babasından ve dedesi Takıyyüddin İbn Fehd’den ders alarak başladı. Kur’an’ı, Nevevî’nin ErbaǾîn’ini, İbnü’l-Mukrî el-Yemenî’nin el-İrşâd’ını, İbn Mâlik’in el-Elfiyye’sini, İbn Hacer’in Nuħbetü’l-fiker’ini ezberledi ve hadis, fıkıh, usûl-i fıkıh, nahiv okudu. Ebü’l-Feth el-Merâgī, İbnü’z-Zahîre, Burhânü’z-Zemzemî ve Medine tarihçisi Semhûdî gibi çok sayıda âlimin öğrencisi oldu ve onlardan icâzet aldı (diğer hocaları için bk. Ġāyetü’l-merâm, neşredenin girişi, I, 11-12). 870’te (1466) ilmini arttırmak amacıyla Medine’ye ve oradan Kahire’ye gitti. Ertesi yıl Suriye’ye geçerek Kudüs, Halep, Dımaşk, Hama, Ba‘lebek, el-Halîl ve Gazze şehirlerini dolaştı; 875 (1470-71), 876, 884 (1479) ve 886 yıllarında da tekrar Kahire’ye gitti. 909’da (1503-1504) oğlu Muhibbüddin ile birlikte gittiği Medine’de bir süre kaldı. Bu seyahatleri sırasında Bukāî, İbn Hacer el-Askalânî, Şemseddin es-Sehâvî, Şeyhülislâm Zekeriyyâ el-Ensârî, Abdülhak es-Sinbâtî, Şemseddin Hattâb, Muhib el-Busrevî gibi âlimlerin ilim meclislerine devam ederek icâzet aldı. 917’de (1511) hâzinü’l-kütüb tayin edildi. Bu arada hadis, fıkıh ve Arapça dersleri de okutmuş, bu alanlarda üstat tanınarak birçok kişiye icâzet vermiştir. Ondan icâzet alanlar arasında Şam tarihçisi Muhammed b. Tolun da bulunmaktadır. 18 Cemâziyelâhir 922’de (19 Temmuz 1516) Mekke’de vefat etti ve Mi‘lât Kabristanı’na babasıyla dedesinin yanına gömüldü. 920 (1514) veya 921 yıllarında öldüğü de rivayet edilir. İlmî otoritesi ve hattatlığının yanında güzel ahlâkı, tevazuu, derin anlayışı ve zekâsı ile de tanınmıştır. İlmî mirasını oğullarından Muhibbüddin Cârullah devralmıştır.

Eserleri. 1. Ġāyetü’l-merâm bi-aħbâri salŧanati’l-Beledi’l-ĥarâm. Mekke tarihiyle ilgili önemli kaynaklardan sayılan eser, fetihten itibaren 921 Recebine (Ağustos 1515) kadar burada görev yapan vali ve emîrlerin hayat hikâyesini anlatmaktadır. İbn Fehd bu eserini Şerîf Berekât b. Muhammed’e ithaf etmiş, mukaddimesinde onun hakkında uzun uzadıya övücü sözler söyledikten sonra 289 sayfa tutarında uzun bir tercüme-i hâlini vermiştir (III, 36-325). Muhammed Habîb el-Hîle kitabın bütünüyle İbn Fehd’e ait olmadığını, babası Necmeddin b. Fehd’in Buġyetü’l-merâm bi-aħbâri vülâti’l-Beledi’l-ĥarâm adlı çalışmasından büyük ölçüde nakil yaptığını, hatta “buġye” ve “vülât” kelimelerini “ġāyet” ve “saltanat”a dönüştürerek eseri sahiplendiğini belirtmektedir (et-Târîħ ve’l-müǿerriħûn bi-Mekke, s. 175-177). Kitap, Fehîm Muhammed Şeltût’un tahkikiyle Câmiatü Ümmi’l-kurâ Merkezü bahsi’l-ilmî ve İhyâi’t-türâsi’l-İslâmî tarafından üç cilt halinde kısa bir mukaddime ve ayrıntılı bir fihrist ilâvesiyle neşredilmiştir (Cidde-Kahire 1406-1409/1986-1989). 2. Bülûġu’l-ķurâ fî źeyli İtĥâfi’l-verâ bi-aħbâri ümmi’l-ķurâ. Babasına ait İtĥâfü’l-verâ adlı esere yazdığı zeyildir. İbn Fehd’in en önemli çalışması sayılan kitap babasının vefat tarihinden (Ramazan 885 / Kasım 1480) Rebîülâhir 922’ye (1516) kadarki dönemi kapsamaktadır. Bilinen iki yazma nüshasından biri müellif hattından 1129 (1717) yılında istinsah edilmiş olup Mektebetü’l-Haremi’l-Mekkî’nin Tarih bölümündedir (numarasız). Abdüssettâr ed-Dihlevî tarafından 1924’te istinsah edilen diğer nüsha da aynı kütüphanede kayıtlıdır (Dihlevî, Tarih, nr. 1). Kitap Mekke’nin siyasî, içtimaî, kültürel tarihi ve şeriflerin çeşitli devletlerle ilişkileri açısından önem taşımaktadır. Müellifin oğlu İbn Fehd Muhibbüddin bu esere Neylü’l-münâ bi-źeyli Bülûġi’l-ķurâ li-tekmileti itĥâfi’l-verâ adlı bir zeyil yazmıştır. 3. en-Nüzhetü’s-seniyye fîmâ yuŧlabü min aħbâri’l-mülûk ve ħulefâǿi’d-diyâri’l-Mıśriyye. Eserin çeşitli kütüphanelerde birçok yazma nüshası vardır (Brockelmann, GAL Suppl., II, 224). 4. Meşyeħatü İbn Fehd el-Mekkî eş-ŞâfiǾî. Medine’deki Ârif Hikmet Kütüphanesi’nde kayıtlı bulunan eser (nr. 68/231, 207 varak) İbn Fehd’in hocalarından okuduğu kitapların listesini vermektedir. Muhammed Habîb el-Hîle eserin muhtevasıyla isminin uygun olmadığını söyler ve kitabın adını


Fehresü merviyyâti’l-Ǿİz b. Fehd şeklinde yazar (et-Târîħ ve’l-müǿerriħûn bi-Mekke, s. 177-178).

İbn Fehd’in kaynaklarda adı geçen diğer eserleri de şunlardır: Tertîbü ŧabaķāti’l-ķurrâǿ li’ź-Źehebî, et-Terġīb ve’l-ictihâd fi’l-bâǾiŝ li-źevi’l-himemi’l-Ǿulyâ Ǿale’l-cihâd, el-Ĥüccetü’d-dâmiġa li-ricâli’l-fuśuśi’z-zâǿiġa, Zirvetü’l-Ǿİz ve’l-mecd li-meşâyiħi İbn Fehd, Riĥletü’l-Ǿİz b. Fehd, MuǾcemü şüyûħi İbrâhîm b. Muĥammed eŧ-Ŧarâblusî, MuǾcemü şüyûħi’l-Ǿİz b. Fehd, Nüzhetü’l-ebśâr limâ teǿellefe mine’l-efkâr, Nüzhetü źevi’l-aĥlâm bi-aħbâri’l-ħuŧabâǿ ve’l-eǿimme ve ķuđâti Beledi’l-ĥarâm, Tetmîmü meşyeħâti’ş-Şerîf es-Semhûdî (Ġāyetü’l-merâm, neşredenin girişi, I, 12-13; M. Habîb el-Hîle, s. 172-179).

BİBLİYOGRAFYA:

İbn Fehd, Ġāyetü’l-merâm (nşr. Fehîm M. Şeltût), Mekke 1406/1986, neşredenin girişi, I, 7-20; Necmeddin İbn Fehd, MuǾcemü’ş-şüyûħ (nşr. Muhammed ez-Zâhî), Riyad 1982, neşredenin girişi, s. 18-19; Sehâvî, eđ-Đavǿü’l-lâmiǾ, IV, 224-226; V, 247; a.mlf., et-Tuĥfetü’l-laŧîfe fî târîħi’l-Medîneti’ş-şerîfe, Kahire 1376, I, 8; Gazzî, el-Kevâkibü’s-sâǿire, I, 238-239; İbnü’l-İmâd, Şeźerât, VIII, 100-102; Muhibbî, Ħulâśatü’l-eŝer, I, 5; II, 457; Brockelmann, GAL, II, 224; Suppl., II, 224; Îżâĥu’l-meknûn, I, 283; II, 634, 639; Hediyyetü’l-Ǿârifîn, I, 583; Ziriklî, el-AǾlâm, IV, 149; Kehhâle, MuǾcemü’l-müǿellifîn, V, 255; Nâsır er-Reşîd, “Benû Fehd: müǿerriħû Mekke”, Baĥŝün fi’n-nedveti’l-Ǿâlemiyyeti’l-ûlâ li-dirâsâti târîħi’l-Cezîreti’l-ǾArabiyye, Riyad 1979, II, 74-76, 80-81; Abdülhay el-Kettânî, Fihrisü’l-fehâris, I, 421; II, 619, 754-756, 911; Cezzâr, Medâħilü’l-müǿellifîn, III, 1179-1180; M. Habîb el-Hîle, et-Târîħ ve’l-müǿerriħûn bi-Mekke, London 1994, s. 170-179; F. Rosenthal, “Ibn Fahd”, EI² (İng.), III, 760.

Sâmî es-Sakkår