İBN HİŞÂM en-NAHVÎ

(ابن هشام النحوي)

Ebû Muhammed Cemâlüddîn Abdullāh b. Yûsuf b. Ahmed b. Abdillâh b. Hişâm el-Ensârî el-Mısrî (ö. 761/1360)

Arap dili âlimi.

708 (1309) yılında Kahire’de doğdu. Öğrenimini burada tamamladı. Soyu, ensarı teşkil eden iki kabileden biri olan Hazrec’e dayandığından Ensârî nisbesiyle anılır. İbn Hişâm Muhammed İbnü’s-Serrâc, Abdüllatîf b. Murahhal ve Ebû Hayyân el-Endelüsî gibi hocalardan ders gördü. Arapça konusundaki temel bilgileri sürekli olarak yanında bulunduğu Abdüllatîf b. Murahhal’den aldı. Şâfiî fakihi ve muhaddis Tâcü’t-Tebrîzî’nin (Ali b. Abdullah) derslerine devam etti. Tâcü’l-Fâkīhânî’den (Ömer b. Ali) onun Şerĥu’l-İşâre’sini okudu. Bedreddin İbn Cemâa’dan kıraate dair eş-Şâŧıbiyye’yi okutma icâzeti aldı. Şâfiî fıkhında derinleşti. Kahire’deki el-Kubbetü’l-Mansûriyye Medresesi’ne tefsir hocası olarak tayin edildi. Ölümünden beş yıl kadar önce Hanbelî mezhebini benimseyerek Kahire’deki el-Medresetü’l-Hanbeliyye’ye müderris oldu. Ancak İbn Tağrîberdî onun Hanefî iken Hanbelî mezhebine geçtiğini söyler (en-Nücûmü’z-zâhire, X, 336). Arap dili ve edebiyatı yanında fıkıh ve tefsir gibi dinî ilimlerde de söz sahibi olan İbn Hişâm 5 Zilkade 761’de (17 Eylül 1360) Kahire’de vefat etti, Kahire’nin Nasr Kapısı yanında Sûfiye Mezarlığı’na defnedildi.

Arap gramerinin bütün inceliklerine vâkıf olan İbn Hişâm, bu alanda kendisinden önceki çalışmaları inceleyip meslektaşlarıyla tartıştıktan sonra eğitim ve öğretimde en verimli yönteme ulaşmaya çalışmıştır. İbn Haldûn, onun nahiv ilminin öncülerinden olan Sîbeveyhi ve İbn Cinnî neslinden sonra bu alanın en büyük üstatlarından biri olduğunu söyler (Muķaddime, III, 1241). İbn Hişâm’ın başarısı, keskin ve eleştirici bir zekânın yanı sıra disiplinli çalışmasından ve üslûbunun güzelliğinden kaynaklanmaktadır. Eserlerinde genellikle nahiv otoritelerinin görüşlerine yer vermiş, bunlar arasında tercihler yapmış, aynı zamanda kendi görüşlerini de ortaya koymuştur. İbn Hişâm dilde delil olma (istişhâd) açısından Kur’an’a ilk sırayı, hadise ikinci, şiire ise üçüncü sırayı verir. Bu arada kıyas ve ta‘lîl yöntemlerini de kullanır. Bazı araştırmacılar onun hadisle çok istişhâd ettiğini ileri sürmüşlerse de eserleri bu iddiayı pek doğrulamamaktadır. Meselâ Şerĥu Ķaŧri’n-nedâ’da on yedi, Şerĥu Şüźûri’ź-źeheb’de yirmi bir, Evđaĥu’l-mesâlik’te yirmi beş, Şerĥu Ķaśîdeti Bânet SüǾâd’da yirmi ve Muġni’l-lebîb’de altmış bir hadisi delil olarak kullanmıştır. Bu rakamlar aynı eserlerdeki âyet ve şiir sayısına oranla önemli bir yekün tutmamaktadır.

Eserleri. 1. Mugni’l-lebîb* Ǿan kütübi’l-eǾârîb. İbn Hişâm, 749 (1348) yılında Mekke’de yazdığı bu eseri Mısır’a dönerken kaybettiği için 756’da (1355) tekrar Mekke’ye gittiğinde yeniden kaleme almış ve henüz hayatta iken bu eseriyle ün kazanmıştır. İ‘rab konusunu sekiz bölümde inceleyen eser yüzyıllarca ders kitabı olarak okutulmuş ve Muhammed ed-Demâmînî, Ahmed eş-Şümünnî, el-Emîrü’l-Kebîr es-Sünbâvî, Muhammed b. Ahmed ed-Desûkī gibi birçok âlim tarafından şerhedilmiştir. Muġni’l-lebîb müstakil olarak (Kahire, ts.; Tahran 1274; Tebriz 1276), ayrıca Desûkī ve Emîrî hâşiyeleriyle beraber basılmış


(Kahire 1331/1912, 1358/1939), Muhammed Muhyiddin Abdülhamîd (I-II, Kahire 1372/1952), Mâzin Mübârek - Muhammed Ali Hamdullah (I-II, Dımaşk 1386/1964) ve Hannâ el-Fâhûrî (I-II, Beyrut 1991) tarafından tahkik edilerek yayımlanmıştır. 2. el-İǾrâb Ǿan ķavâǾidi’l-iǾrâb. Muġni’l-lebîb’in muhtasarı olup Arapça’da cümle ve şibh-i cümle, i‘rabı güç bazı müfredlerle edatların i‘rab halleri ve yaygın i‘rab hatalarına dair dört bölümden oluşan bir eserdir. Defalarca basılan eser (Bulak 1253; Kahire 1278; İstanbul 1299) Silvestre de Sacy’nin Fransızca tercümesiyle birlikte Paris’te de (1829) yayımlanmıştır. Ayrıca Reşîd Abdurrahman el-Ubeydî ile (Beyrut 1970) Ali Fevde Nîl (Riyad 1401/1981) tarafından tahkik edilerek neşredilmiştir. Eser hakkında ona yakın şerh ve bunlar üzerine çok sayıda hâşiye yazılmıştır. Şerhlerinden bazıları şunlardır: Muhyiddin el-Kâfiyeci, Şerĥu ĶavâǾidi’l-iǾrâb (nşr. Fahreddin Kabâve, Dımaşk 1409/1988); Hâlid b. Abdullah el-Ezherî, Mûśilü’ŧ-ŧullâb ilâ ĶavâǾidi’l-iǾrâb (İstanbul 1285; Bulak 1292; Kahire 1299; nşr. Abdülkerîm Mücâhid - Sa‘d Abdülhâdî Teym, Amman 1985: nşr. Muhammed İbrâhim Sâlim, Kahire 1989); Muhyiddin Muhammed Şeyhzâde, Şerĥu ĶavâǾidi’l-iǾrâb (nşr. İsmâil İsmâil Merve, Dımaşk 1416/1995); Ebü’s-Senâ Ahmed b. Muhammed ez-Zîlî, Ĥallü meǾâķıdi’l-ĶavâǾid (İstanbul 1311, diğer şerh ve hâşiyeler için bk. Keşfü’ž-žunûn, I, 124-125; Ali Fevde Nîl, s. 15-46). 3. Evđaĥu’l-mesâlik ilâ Elfiyyeti İbn Mâlik (et-Tavżîĥ ve Tavżîĥu’l-ħulâśa). İbn Mâlik’in eseri esas alınarak metni verilmeden şerh mahiyetinde yazılmış bir kitap olup çeşitli zamanlarda basıldığı gibi (Kalküta 1248, 1832; Kahire 1304, 1326, 1354) Muhammed Muhyiddin Abdülhamîd tarafından ilmî neşri yapılmıştır (Kahire 1945, 1956, 1967). Ayrıca bazı müelliflerce yazılmış çok sayıda şerh ve hâşiyesiyle birlikte basılmıştır. Bunlardan birkaçı şunlardır: Muhammed Abdülazîz en-Neccâr, Żiyâǿü’s-sâlik ilâ Evđaĥi’l-mesâlik (I-IV, Kahire 1388/1968); Abdülmüteâl es-Saîdî, Buġyetü’s-sâlik ilâ Evđaĥi’l-mesâlik (Kahire 1384/1964); Muhammed Muhyiddin Abdülhamîd, Hidâyetü’s-sâlik ilâ taĥķīķi Evđaĥi’l-mesâlik (Kahire 1368) ve ǾUddetü’s-sâlik ilâ taĥķīķi Evđaĥi’l-mesâlik (Kahire 1967; diğer çalışmalar için bk. Ali Fevde Nîl, s. 62-73; ayrıca bk. ELFİYYE). 4. Şüçûrü’ç-çeheb* fî maǾrifeti kelâmi’l-ǾArab. Özlü bir gramer kitabı olan eser defalarca basılmıştır (İstanbul 1253; Bulak 1253, 1292; Kahire 1279, 1348). Eserin gerek metni gerekse şiir örnekleri üzerine başta müellifi olmak üzere Hasan el-Halebî, Zekeriyyâ el-Ensârî, Abdülmelik el-İsferâyînî, Muhammed Ali el-Feyyûmî, Muhammed Mansûr el-Yâfiî gibi âlimler tarafından şerhler kaleme alınmış ve bunlara birçok hâşiye yazılmıştır. 5. Şerĥu Şüźûri’ź-źeheb. Çeşitli zamanlarda basılan eser (Bulak 1253; İstanbul 1253; Kahire 1279) Muhammed Muhyiddin Abdülhamîd (Kahire 1355), Muhammed Seyyid Kîlânî (Kahire 1380/1960), Abdülmüteâl es-Saîdî (Kahire, ts.), Abdülganî ed-Dakr (Dımaşk 1982) ve Hannâ el-Fâhûrî (Beyrut 1988) tarafından tahkik ve şerhedilerek yayımlanmıştır (diğer şerh, hâşiye ve çalışmalar için bk. Ali Fevde Nîl, s. 86-94). 6. Katrü’n-nedâ* ve bellü’ś-śadâ (Bulak 1253; Tunus 1281; Kahire 1298; Leiden 1887). Veciz ve kapsamlı bir gramer kitabı olan eser başta müellifi olmak üzere Abdullah el-Fâkihî, Ali eş-Şicâî (Bulak 1289; Kahire 1306) gibi âlimler tarafından şerhedilmiş ve bu şerhler üzerine çok sayıda hâşiye kaleme alınmıştır. 7. Şerĥu Ķaŧri’n-nedâ ve belli’ś-śadâ. İlk defa Bulak’ta basılan eser (1253), A. Gaguyer tarafından Fransızca’ya çevrilerek Arapça metniyle beraber neşredilmiş (Leiden 1887), daha sonra Muhammed Muhyiddin Abdülhamîd ile (Kahire 1355/1936) Muhammed ez-Zeynî ve Muhammed Abdülmün‘îm Hafâcî (Kahire 1388/1969) tarafından tahkik ve şerhedilerek yayımlanmıştır (diğer şerh ve hâşiyeler için bk. Ali Fevde Nîl, s. 103-116). 8. Şerĥu Ķaśîdeti Bânet SüǾâd. Kâ‘b b. Züheyr’in meşhur kasidesinin şerhi olup ilk defa Ignazio Guidi tarafından yayımlanmıştır (Leipzig 1871). Kahire’de de basılan eseri (1303, 1307) Mahmûd Hasan Ebû Nâcî, Şerĥu Ķaśîdeti KaǾb b. Züheyr fî medĥi Seyyidinâ Resûlillâh śallalāhu Ǿaleyhi ve sellem adıyla tahkik etmiştir (3. bs., Dımaşk 1402/1982; şerhin ihtisar ve hâşiyeleri için bk. Ali Fevde Nîl, s. 164-167). 9. el-CâmiǾu’ś-śaġīr fi’n-naĥv. Şerĥu Ķaŧri’n-nedâ’ya bazı ilâvelerle meydana getirilmiş olup Evđaĥu’l-mesâlik’in muhtasarına benzemektedir. Özellikle Kur’an’dan ve şiirlerden verilen örnekler bakımından zengin sayılan eseri Muhammed Şerîf Saîd ez-Zeybak (Dımaşk 1288/1968) ve Ahmed Mahmûd el-Hermîl (Kahire 1400/1980) yayımlamıştır. el-CâmiǾu’ś-śaġīr, İsmâil b. İbrâhim el-Alevî (es-Sirâcü’l-münîr, Paris Bibliothèque Nationale, nr. 4160; Süleymaniye Ktp.,


Kılıç Ali Paşa, nr. 932), Abdülgaffâr b. İbrâhim el-Alevî (er-Râǿidü’l-ħabîr, el-Mektebetü’l-Ezheriyye, nr. 748) ve Ahmed Mahmûd el-Hermîl (Şerĥu’l-CâmiǾi’ś-śaġīr, Kahire 1984) tarafından şerhedilmiştir. 10. Taħlîśü’ş-şevâhid ve telħîśü’l-fevâǿid. Şerĥu’ş-şevâhid, Ĥavâşî İbnü’n-Nâžım vb. adlarla da anılan eser, İbnü’n-Nâzım diye bilinen Bedreddin b. Mâlik’in Elfiyye’ye yazdığı şerhteki örnek beyitlerin izahına dairdir (nşr. Abbas Mustafa es-Sâlihî, Beyrut 1406/1986; nşr. es-Seyyid Takī Abdüsseyyid, Kahire 1406/1986). 11. Şerĥu’l-Lemĥati’l-bedriyye fî Ǿilmi’l-ǾArabiyye. Hocası Ebû Hayyân el-Endelüsî’ye ait nahve dair el-Lemĥatü’l-bedriyye adlı eserin tenkit ve reddiye ağırlıklı şerhidir (nşr. Salâh Revây, Kahire 1402/1982; nşr. İbrâhim Hâdî Nehr, I-II, Bağdad 1977). 12. Nüzhetü’ŧ-ŧarf fî Ǿilmi’ś-śarf. Ahmed Abdülmecîd Herîdî tarafından İbn Hişâm’a ait olarak yayımlanan eser (Kahire 1410/1990) birçok kaynakta (meselâ Kemâleddin el-Enbârî, s. 390; Yâkūt, V, 46; bk. Brockelmann, GAL Suppl., I, 507) Ahmed el-Meydânî’ye (ö. 518/1124) nisbet edilmektedir. 13. Şerĥu Cümeli’z-Zeccâcî (nşr. Ali Muhsin Îsâ Mâlullāh, Beyrut 1406/1986). 14. Ĥallü elġāz ve mesâǿil iǾrâbiyye fi’l-âyâti’l-Ķurǿâniyye ve’l-eĥâdîŝi’n-nebeviyye (nşr. Muhammed İbrâhim Sâlim, Kahire 1409/1989). 15. İǾrâbü Fâtiĥati’l-Kitâb ve’l-Baķara (nşr. Muhammed Saffet Mürsî, Kahire 1407/1987). 16. Elġāzü İbn Hişâm fi’n-naĥv (el-Elġāzü’n-naĥviyye). Asmaî, Yahyâ b. Mübârek el-Yezîdî ve Ebû Ali el-Fârisî gibi dil âlimlerinden nakledilen, i‘rab ve tefsir güçlüğü sebebiyle lugaz sayılan kırk beş beytin i‘rab ve yorumu hakkındaki eser Ali er-Rummânî’nin Tevcîhü iǾrâbi ebyât mülġazeti’l-iǾrâb’ına dayanır. Ahmed Seyf el-Gazzî’nin hâşiyesiyle birlikte basılan eseri (Kahire 1304, 1322) ayrıca Es‘ad Hudayr neşretmiştir (Dımaşk 1393/1973, 1985). 17. İǾtirâżü’ş-şarŧ Ǿale’ş-şarŧ. Nahivcilerin iki şart cümlesi için tek cevabın bulunması konusundaki ihtilâflarını özellikle fıkhı ve tefsiri de ilgilendiren yönleriyle ele alan eser, Süyûtî’nin el-Eşbâh ve’n-nežâǿir fi’n-naĥv’i içinde yer almaktadır (VII, 107-123). Ayrıca A. Abdurrahman Abdürreşâd (Kahire 1409/1989) ve Abdülfettâh Hamûz (Amman, ts.) tarafından yayımlanmıştır. 18. İķāmetü’d-delîl Ǿalâ śıĥĥati’t-temŝîl ve fesâdi’t-teǿvîl. “Ankebût, abkariy” gibi bazı südâsî isimlerin mükesser cemilerindeki ihtilâfları inceleyen eseri Rabîha Çelebi (EAÜİFD, sy. 3 [1979], s. 325-353) ve Hâşim Tâhâ Şelâş (Mecelletü Külliyyeti’l-âdâb, sy. XVI [Bağdad 1983], s. 357-386) neşretmiştir. 19. Fevĥu’ş-Şeźâ fî mesǿeleti keźâ. Ebû Hayyân el-Endelüsî’nin eş-Şeźâ fî mesǿeleti (aĥkâmi) keźâ adlı eserini tamamlayan risâlede “kezâ” kinayesi yapı, anlam, i‘rab ve temyiz yönleriyle ilgili fıkhî hükümler açısından ele alınmıştır. Süyûtî’nin el-Eşbâh (VII, 271-293) adlı eserinde yer alan risâle, Ahmed Matlûb (a.g.e., sy. VI [1963], s. 67-98) ve Süheyr Muhammed Halîfe (Kahire 1987) tarafından yayımlanmıştır. 20. el-Mebâĥiŝü’l-murđıyye el-müteǾalliķa bi-meni’ş-şarŧıyye. Takıyyüddin es-Sübkî’nin şart edatı “men” hakkında sorduğu üç soruyla bağlantılı olarak şartla ilgili bazı nahiv ve fıkıh meselelerini incelemektedir (nşr. Mâzin el-Mübârek, Dımaşk-Beyrut 1408/1987). 21. Nüktetü’l-iǾrâb. Cümle ve hükümleri, şibh-i cümle ve yirmi beş edatın mâna ve i‘rab durumlarını ele alan risâle Muġni’l-lebîb’in özeti gibidir (nşr. Mâhir el-Müneccid, ǾÂlemü’l-kütüb, XIV/1 [1413/1993], s. 31-39). 22. Mûķıdü’l-eźhân ve mûķıžü’l-vesnân. Bazı şiirlerdeki lugaz kabilinden güç meseleleri ele alan risâle mâna lugazları, lafız lugazları, kavranılması güç işârî lugazlarla nokta ve hareke değişiminden kaynaklanan zekâ oyunları (tashîf) olmak üzere dört bölümden ibarettir. İlk defa Bulak’ta (1253) basılan risâle daha sonra Hasan İsmâil Merve (Min resâǿili İbn Hişâm en-Naĥviyye içinde, Dımaşk 1409/1988) ve Ali Fevde Nîl (Mecelletü Külliyyeti’l-âdâb, sy. VII [Riyad 1980], s. 137-138) tarafından neşredilmiştir. 23. Risâle fî tevcîhi’n-naśb fî iǾrâbi ķavlihim “fażlen ve luġaten ve ıśtılâĥan ve ħilâfen ve eyđan ve hellümme cerren” (nşr. Hâtim Sâlih ed-Dâmin, Beyrut 1983, el-Mesâǿilü’s-seferiyye fi’n-naĥv içinde). Eser aynı isimle Hasan Mûsâ eş-Şâir tarafından Min resâǿili İbn Hişâm en-Naĥviyye içinde (Amman 1984), el-Mesâǿilü’s-seferiyye adıyla Hasan İsmâil Merve (Dımaşk 1409/1988) ve Tevcîhü baǾżi’t-terâkîbi’l-müşkile adıyla Abdullah el-Hüseynî Hilâl (Kahire 1990) tarafından da yayımlanmıştır. 24. Mesǿeletü’l-ĥikme fî teźkîri “ķarîbin” fî ķavlihî TeǾâlâ “İnne raĥmeta’llāhi ķarîbün mine’l-muĥsinîn”. Müellif, âyette müennes olan “rahmet” kelimesinin haberi olduğu halde müzekker getirilen “karîb” kelimesi hakkında eski nahivcilerin yaptığı on dört yorumu değerlendirmektedir (nşr. Abdülfettâh el-Hamûz, Amman 1405/1985; nşr. Hasan Mûsâ eş-Şâir, Amman 1984). 25. el-ĶavâǾidü’ś-śuġrâ (nşr. Hasan İsmâil Merve, Dımaşk 1409/1988, Min resâǿili İbn Hişâm en-Naĥviyye içinde). 26. el-Mesâǿilü’s-seferiyye fi’n-naĥv. Bazı âyetlerdeki nahiv meselelerini ele alan risâle birçok defa basılmıştır (nşr. Ali Hüseyin el-Bevvâb, Riyad 1982; nşr. Abdüssamed el-Aşşâb, ǾÂlemü’l-kütüb, XVI/1 [1415], s. 57-66; nşr. Hâşim Tâhâ Şelâş, MMİIr., XXXII/3-4 [1981], s. 501-550; nşr. Hasan İsmâil Merve, Dımaşk 1409/1988, Min resâǿili İbn Hişâm en-Naĥviyye içinde; nşr. Hâtim Sâlih ed-Dâmin, Bağdad 1980; Beyrut 1403/1983). 27. Mesâǿil fî iǾrâbi’l-Ķurǿân (nşr. Sâhib Ebû Cenâh, Mecelletü’l-Mevrid, III/3 [Bağdad 1974], s. 143-166). 28. İǾrâbü “Lâ ilâhe illallāh” (Medine Ârif Hikmet Ktp., Mecâmi‘, nr. 88). 29. Mesâǿil ve ecvibetühâ (Elġāz fî iǾrâbi baǾżı âyâti’l-Ķurǿân). Özellikle Kur’an’da i‘rabı güç mansûb kelimelerle birkaç i‘rabı olan kelimelere dairdir (yazma nüshası için bk. Brockelmann, GAL, II, 31; Suppl., II, 20).

İbn Hişâm’ın, Muhammed b. Hasan eş-Şeybânî’nin el-CâmiǾu’ś-śaġīr’ine şerh yazdığına dair bilgi sadece Keşfü’ž-žunûn ile (I, 563) ondan nakilde bulunan kaynaklarda geçmektedir. Şerĥu’l-Ķaśîdeti’l-laġziyye fi’l-mesâǿili’n-naĥviyye adlı eser İbn Hişâm’a ait olarak neşredilmişse de (Bağdad 1963) Leiden’de (Universitätsbibliothek, nr. 226) bulunan nüshasının ferâğ kaydından (vr. 261b) İbn Lüb en-Nahvî el-Endelüsî’ye (Ebû Saîd Ferec b. Kāsım) ait olduğu anlaşılmaktadır. Süyûtî, el-Eşbâh ve’n-nežâǿir fi’n-naĥv adlı eserinde İbn Hişâm’dan çeşitli iktibaslarda bulunmuştur (VII, 42-97, 107-123, 231-263, 271-293).

İbn Hişâm hakkında yapılan araştırmaların başlıcaları şunlardır: Ali Fevde Nîl, İbn Hişâm el-Enśârî: âŝâruhû ve meźhebühü’n-naĥvî (Riyad 1406/1985); Hamza Abdullah en-Neşretî, el-Mesâǿilü’n-naĥviyye beyne İbn Hişâm ve Ebi’l-Beķā (Kahire 1986); Sâmî Avad, İbn Hişâm en-Naĥvî: Ǿaśruhû bîǿetühû fikruhû (Dımaşk 1987); Nûreddin İsâm, İbn Hişâm el-Enśârî: ĥayâtühû ve menhecühü’n-naĥvî (Beyrut 1989); M. M. Fehmî Ömer, el-Ĥadîŝü’ş-şerîf fî naĥvi İbn Hişâm el-Enśârî (Kahire 1411/1991).


BİBLİYOGRAFYA:

İbn Hişâm en-Nahvî, Evđaĥu’l-mesâlik ilâ Elfiyyeti İbn Mâlik (nşr. M. Muhyiddin Abdülhamîd), Kahire 1967, neşredenin girişi, I, 6-9; a.mlf., Şerĥu Ķaŧri’n-nedâ ve belli’ś-śadâ (nşr. M. Muhyiddin Abdülhamîd), Kahire 1374/1954, neşredenin girişi, s. 6-9; a.mlf., Şerĥu Ķaśîdeti KaǾb b. Züheyr (nşr. Mahmûd Hasan Ebû Nâcî), Dımaşk 1414/1984, neşredenin girişi, s. 13-17; a.mlf., Taħlîśü’ş-şevâhid ve telħîśü’l-fevâǿid (nşr. Abbas Mustafa es-Sâlihî), Beyrut 1406/1986, neşredenin girişi, s. 5-36; a.mlf., Nüzhetü’ŧ-ŧarf fî Ǿilmi’ś-śarf (nşr. Ahmed Abdülmecîd Herîdî), Kahire 1410/1990, neşredenin girişi, s. 5-49; a.mlf., İķāmetü’d-delîl Ǿalâ śıĥĥati’t-temŝîl ve fesâdi’t-teǿvîl (EAÜİFD içinde, nşr. Rabîha Çelebi), sy. 3 (1979), neşredenin girişi, s. 348-358; a.mlf., Şerĥu Şüźûri’ź-źeheb (nşr. M. Muhyiddin Abdülhamîd), Kahire 1355/1936, neşredenin girişi, s. 6-9; Kemâleddin el-Enbârî, Nüzhetü’l-elibbâǿ (nşr. Muhammed Ebü’l-Fazl), Kahire 1386/1967, s. 390; Yâkūt, MuǾcemü’l-üdebâǿ, V, 46; İbn Haldûn, Muķaddime, III, 1241, 1267-1268; İbn Hacer, ed-Dürerü’l-kâmine, II, 308-310; İbn Tağrîberdî, en-Nücûmü’z-zâhire, X, 336; a.mlf., el-Menhelü’ś-śâfî, VII, 131-132; Süyûtî, Buġyetü’l-vuǾât, II, 68-70; a.mlf., el-Eşbâh ve’n-nežâǿir fi’n-naĥv (nşr. Abdül‘âl Sâlim Mekrem), Beyrut 1406/1985, VII, 42-97, 107-123, 231-263, 271-293; a.mlf., Ĥüsnü’l-muĥâđara, I, 257; Keşfü’ž-žunûn, I, 124-125, 154, 406, 563, 564, 604; II, 1021, 1332, 1352, 1477, 1561, 1669, 1751-1754, 1818; Abdülkādir el-Bağdâdî, Ĥâşiye Ǿalâ Şerĥi Bânet SüǾâd (nşr. Nazif Hoca), Beyrut 1400/1980, I, 55-56; Şevkânî, el-Bedrü’ŧ-ŧâliǾ, I, 400-402; Serkîs, MuǾcem, I, 273-276; Brockelmann, GAL, II, 23, 27-31; Suppl., I, 507; II, 16-20; C. Zeydan, Âdâb (Dayf), III, 154-155; Kehhâle, MuǾcemü’l-müǿellifîn, VI, 136-137; Şevkī Dayf, el-Medârisü’n-naĥviyye, Kahire 1968, s. 346-355; Ömer Ferruh, Târîħu’l-edeb, III, 781-787; Ziriklî, el-AǾlâm (Fethullah), IV, 147; Ali Fevde Nîl, İbn Hişâm el-Enśârî: âŝâruhû ve meźhebühü’n-naĥvî, Riyad 1406/1985; Sâmî Avad, İbn Hişâm en-Naĥvî, Dımaşk 1987; Abdül‘âl Sâlim Mekrem, el-Medresetü’n-naĥviyye fî Mıśır ve’ş-Şâm fi’l-ķarneyni’s-sâbiǾ ve’ŝ-ŝâmin mine’l-hicre, Beyrut 1410/1990, s. 352-439; Moh. Ben Cheneb, “İbn Hişâm”, İA, V/2, s. 754-755; H. Fleisch, “Ibn Hiѕћām”, EI² (İng.), III, 801-802.

M. Reşit Özbalıkçı