KANDEHLEVÎ, Muhammed İdrîs

(محمد إدريس كاندهلوي)

(1899-1974)

Pakistanlı tefsir, hadis ve kelâm âlimi.

Hindistan’ın Bopal şehrinde doğdu. Ailesi Muzaffernagar’a bağlı Kandehle kasabasındandır. Soyu baba tarafından Hz. Ebû Bekir’e, anne tarafından Hz. Ömer’e ulaşır (Muhammed Miyân Sıddîkī, s. 31). Bölgesel bir mahkemede görevli olan babası Muhammed İsmâil Kandehlevî aynı zamanda bir ilim adamı idi. Muhammed İdrîs Kandehlevî, Kur’an’ı ezberleyip ilk öğrenimini tamamladıktan sonra Tehâne Bon (Tâne Bôn) şehrindeki Medrese-i Hânkāh-ı Eşrefiyye’de orta öğrenim ve Sehârenpûr’daki Mezâhirü’l-ulûm Medresesi’nde yüksek öğrenim gördü. Burada Halîl Ahmed Sehârenpûrî’den, bölgenin ilim geleneğinde “devre-i hadîs” denilen ve belirli hadis kitaplarının okunmasını gerektiren usule göre hadis okudu ve icâzet aldı (1917). Ardından dönemin en itibarlı medresesi olan Dârülulûm-i Diyûbend’e giderek Enver Şah Keşmîrî, Şebbîr Ahmed Osmânî ve Seyyid Asgar Hüseyin gibi hocalardan hadis okuyup icâzet aldıktan sonra 1920’de hocalığa başladı. Delhi’deki Medrese-i Emîniyye’de bir yıl ders okuttu; daha sonra davet üzerine Dârülulûm-i Diyûbend’e gitti ve burada 1929 yılına kadar tefsir ve hadis hocası olarak görev yaptı. Diyûbend’de kendisine “şeyhü’t-tefsîr” pâyesi verildi. 1929-1939 yıllarında Haydarâbâd’da (Dekken) bir yandan hocalık yaparken diğer yandan telifle meşgul oldu. Bu arada özellikle hadis şerhleriyle ilgili çalışmalarında Haydarâbâd’daki Âsafiye Kütüphanesi’nin zengin koleksiyonlarından istifade etti. Haydarâbâd Nizamlığı idarî muhtariyete sahip olması sebebiyle ilim adamları için bir cazibe merkezi haline gelmiş, araştırma ve neşriyat için modern kurumlar oluşturulmuştu. Kandehlevî bu ortamdan faydalandı, diğer ilim adamlarıyla dostluk kurdu. 1939’da yeniden


Diyûbend’e davet edildi, bu ikinci hocalık dönemi dokuz yıl kadar sürdü. 21 Aralık 1949’da Pakistan’a göç edip Bahâvelpûr’daki Câmia-i Abbâsiyye’de şeyhü’l-hadîs olarak görev yaptı; iki yıl sonra da Lahor’daki Câmia-i Eşrefiyye’de hadis hocası ve başmüderris oldu. Yirmi üç yıl süren bu görevi sırasında 28 Temmuz 1974 tarihinde vefat etti ve Lahor’da defnedildi.

Eserleri. Kandehlevî’nin büyüklü küçüklü 100’e yakın eseri bulunmaktadır. Bunların önemlileri yayımlanmıştır. Diğer eserlerinin büyük bir kısmı Lahor’daki İdâre-i Eşrefü’t-tahkīk adlı kurumda saklanmaktadır. 1. MaǾârifü’l-Ķurǿân (I-VI, Lahor 1963; I-VII, Lahor 1982). 1941-1974 yıllarında Urduca yazılmış Kur’an tefsiridir. Müellifin vefatı sebebiyle Sâffât sûresinin sonuna kadar yazılabilen eser daha sonra oğlu Muhammed Mâlik Kandehlevî tarafından tamamlanmıştır. Rivayet tefsiri özelliği taşıyan kitabın en önemli kaynakları İbn Kesîr’in Tefsîrü’l-Ķurǿâni’l-Ǿažîm’i, Süyûtî’nin ed-Dürrü’l-menŝûr’u, Şah Abdülkādir ed-Dihlevî’nin Kur’an tercümesiyle Mûđiĥu Ķurǿân adlı tefsiri, Senâullah Pânîpetî’nin Tefsîr-i Mažharî’si ve Eşref Ali Tehânevî’nin Beyânü’l-Ķurǿân’ıdır. 2. el-Fetĥu’s-semâvî bi-tavżîhi Tefsîri’l-Beyżâvî. Kādî Beyzâvî’nin Envârü’t-tenzîl ve esrârü’t-teǿvîl adlı tefsirinin Fâtiha’dan Âl-i İmrân’ın ve İsrâ sûresinden Kur’an’ın sonuna kadarki kısmının Arapça şerhidir. İsrâ sûresinden sonraki kısım oldukça muhtasardır. Kandehlevî bu çalışmasını hazırlarken daha çok Şeyhzâde hâşiyesinden istifade etmiştir. Müellif yer yer Beyzâvî’nin yorumlarını eleştirmiş, bu arada kelâmî ve tasavvufî konulara ağırlık vermiştir. On bir cüzden oluşan eser henüz basılmamıştır. 3. Muķaddimetü’t-tefsîr. Kur’an ilimleri ve tefsir usulünün bir özeti olan eserin 237 sayfalık yazma nüshası İdâre-i Eşrefü’t-tahkīk’te bulunmaktadır. 4. Aĥkâmü’l-Ķurǿân (Karaçi 1413/1993). Eşref Ali Tehânevî’nin teşvikiyle Zafer Ahmed Tehânevî, Müftî Abdüşşekûr Tirmizî, Müftî Cemîl Ahmed Tehânevî, Müftî Muhammed Şefî‘ ve Muhammed İdrîs Kandehlevî tarafından kaleme alınan eserin Abdüşşekûr Tirmizî ile Cemîl Ahmed Tehânevî’nin yazdığı kısımları İdâre-i Eşrefü’t-tahkīk’tedir. Kandehlevî’nin yazdığı son cilt, Kāf-Nâs arasındaki sûrelerde yer alan ahkâm âyetlerinin tefsirini ihtiva etmekte olup seri içerisinde V. cilt olarak yayımlanmıştır. 5. et-TaǾlîķu’ś-śabîĥ Ǿalâ Mişkâti’l-Meśâbîĥ (Dımaşk 1354/1935). Kandehlevî’nin bölgede büyük kabul gören Mişkâtü’l-Meśâbîĥ üzerine 1922-1930 yıllarında Haydarâbâd’da yazdığı beş ciltlik şerhtir. Eserin ilk dört cildini bizzat kendisi Şam’a giderek bastırmıştır. 6. Tuĥfetü’l-ķārî bi-ĥalli müşkilâti’l-Buħârî. 1934-1937 yılları arasında kaleme alınan ve on dört cüzden oluşan eserin ilk iki cüzüyle son cüzü neşredilmiştir. 7. Tuĥfetü’l-iħvân bi-şerĥi ĥadîŝi ŞuǾabi’l-îmân. Beyhakī’nin ŞuǾabü’l-îmân adlı eserinin şerhi olup Câmia-i Eşrefiyye tarafından yayımlanmıştır (Lahor, ts.). 8. el-Kelâmü’l-mevŝûķ fî taĥķīķi enne’l-Ķurǿân kelâmullāhi ġayru maħlûķ (Lahor, ts. [Mektebe-i Osmâniyye]). Kandehlevî, bu eserinde kelâm konularını ele alış tarzında büyük ölçüde Bâkıllânî’nin el-İnśâf’ından etkilenmiştir. 9. Sîretü’l-Muśŧafâ. Urduca yazılan eserin ilk üç cildi 1941, tekmile şeklinde hazırlanan son cildi ise 1966 yılında Diyûbend’de basılmıştır. Daha sonra da üç cilt halinde iki baskısı (baskı yeri yok, 1979; Lahor 1985) ve iki cilt halinde bir baskısı (haz. Muhammed Sa‘d Sıddîkī, Lahor 1992) yapılmıştır. 10. Ħilâfet-i Râşide (Urduca, Lahor, ts. [Mektebe-i Osmâniyye]; 2. bs., haz. Muhammed Miyân Sıddîkī, I-II, Lahor 1992). Şah Veliyyullah Dihlevî’nin İzâletü’l-ħafâǿ adlı eseri esas alınarak hazırlanmıştır. 11. Miskü’l-ħitâm fî ħatmi’n-nübüvveti Ǿalâ seyyidi’l-enâm (Urduca, Mültan 1371/1952; Lahor 1977; Diyûbend 1986). 12. Ĥayât-ı ǾÎsâ (Urduca, Lahor 1977). 13. Ǿİlmü’l-kelâm (Mültan, ts. [Mektebe-i Kerîmiyye]; Lahor, ts. [Mektebe-i Osmâniyye]). 14. Uśûl-i İslâm (Urduca, Lahor, ts. [Mektebe-i Osmâniyye]). 16. ǾAķāǿid-i İslâm (Urduca, Lahor, ts. [Mektebe-i Osmâniyye]). 17. Aĥsenü’l-ĥadîŝ fî ibŧâli’t-teŝlîŝ (Urduca, Lahor, ts. [İlmî Merkez]). 18. İŝbât-ı ŚâniǾ-i ǾÂlem ve İbŧâl-i Dehriyyet ü Mâdde (Urduca, Lahor, ts. [İlmî Merkez]). 19. et-TaǾlîķātü’l-ǾArabiyye Ǿale’l-Maķāmâti’l-Ĥarîriyye (Arapça, Lahor, ts. [Mektebe-i Eşrefiyye]).

Kandehlevî hakkında müstakil çalışmalar yapılmıştır. Bunların en kapsamlısı oğlu Muhammed Miyân Sıddîkī tarafından yazılan eserdir (bk. bibl.). Torunu Muhammed Sa‘d Sıddîkī de hazırladığı doktora tezinde (bk. bibl.) Kandehlevî’nin hayatını, ilmî kişiliğini ve müfessirliğini anlatmıştır. Aynı mahiyetteki diğer bir çalışma, Muhammed Zahîrüddin tarafından Mevlânâ Muĥammed İdrîs Ķandehlevî ki Ǿİlmî Ħidmât aôr Aĥvâl u Âŝâr adıyla gerçekleştirilmiştir (yüksek lisans tezi, 1974, İdâre-i Ulûm-i İslâmiyye, Câmia-i Pencab).

BİBLİYOGRAFYA:

Muhammed Miyân Sıddîkī, Teźkire-i Mevlânâ Muĥammed İdrîs Ķandehlevî, Lahor 1395/1977, s. 31; Ahmed Han, Ķurǿân-ı Kerîm key Urdu Terâcim, İslâmâbâd 1987, s. 206-207; Muhammed Tayyib, Târîħ-i Dârü’l-Ǿulûm-i Diyûbend, Karaçi, ts. (Dârü’l-işâat), s. 76-77; M. Ekber Şah Buhârî, Ekâbir-i ǾUlemâ-yı Diyûbend, Lahor, ts. (İdâre-i İslâmiyât), s. 196-201; a.mlf., Taĥrîk-i Pâkistân aôr ǾUlemâey Diyûbend, Karaçi, ts. (H. M. Saîd Company), s. 336-361; Füyûzurrahman, TeǾârüf-i Ķurǿân, Lahor, ts. (Mektebe-i Medeniyye), s. 312-314; Muhammed Sa‘d Sıddîkī, Ǿİlm-i Tefsîr meyn Mevlânâ Muĥammed İdrîs Ķandehlevî ki Ħidmât (doktora tezi, 1993), Câmia-i Pencab İdâre-i Ulûm-i İslâmiyye, s. 258-265, 271-287, 342, 352-371, 387-391, 395-607.

Abdülhamit Birışık