KARTÂCENNÎ

(القرطاجنّي)

Ebü’l-Hasen Henîüddîn Hâzim b. Muhammed b. Hasen b. Muhammed el-Kartâcennî (ö. 684/1285)

Endülüslü edip, münekkit, belâgat nazariyatçısı ve şair.

608’de (1211-12) Endülüs’ün Kartâcenne (Carthagène) şehrinde doğdu. Soyu Evs kabilesine dayandığından Evsî ve Ensârî nisbeleriyle de anılır. Babası Kartâcenne kadısı idi. Kartâcennî babasından Arap dili ve edebiyatı, fıkıh ve hadis dersleri aldı. Mürsiye’ye (Murcia) giderek Tursûnî ve Arûzî gibi âlimlerin derslerine devam etti. Mâlikî fıkhı, nahiv, hadis, ahbâr, edebiyat ve şiir alanlarındaki bilgisini geliştirdi. Tahsilini tamamlamak için gittiği Gırnata (Granada) ve İşbiliye’de (Sevilla) çeşitli âlimlerden icâzet aldı. Arap dili ve hadis âlimi Ebû Ali eş-Şelevbîn aklî ilimlerdeki üstün yeteneğini farkederek onu felsefe, mantık, hitabet ve şiire yönlendirdi. İbn Rüşd, Fârâbî ve İbn Sînâ’nın Aristo’nun mantık, şiir, edebî tenkit ve hitabete dair eserleri üzerine yazdıkları şerh, tefsir ve telhislerini inceleyerek bu alanlarda derinleşti. 632’de (1234) babası vefat etti. Ertesi yıl Emevîler’in başşehri Kurtuba’nın (Cordoba) Kastilya-Léon Kralı III. Fernando tarafından işgalini takip eden siyasî çalkantılar üzerine kardeşi Ebû Ali ile birlikte Fas’a göç etti. Muvahhidler’in Merakeş emîri Abdülvâhid er-Reşîd’e sığınarak onun için methiyeler kaleme aldı. Hükümdarın sarayında düzenlenen ilmî ve edebî meclislere katıldı. Kendisi gibi Endülüs’ten Mağrib’e göç etmek zorunda kalan seçkin ve kültürlü kişilerle ilişkilerini sürdürdü.

Kartâcennî, Merakeş’te baş gösteren siyasî karışıklıklar yüzünden Bicâye’ye (Bougie), ardından Tunus’a gitti (639/1241). Burada Hafsî Emîri I. Ebû Zekeriyyâ Yahyâ’nın sarayına girdi ve onun için uzun bir kaside yazarak kendisine takdim etti (Dîvânü Ĥâzim, s. 64-67). Ölümüne kadar Tunus’ta yaşayan Kartâcennî, Hafsîler’den I. Ebû Zekeriyyâ Yahyâ, I. Muhammed el-Müstansır, II. Ebû Zekeriyyâ Yahyâ el-Vâsiķ, Ebû İshak İbrâhim, İbn Ebû Umâre, I. Ebû Hafs Ömer dönemlerini gördü. 24 Ramazan 684’te (23 Kasım 1285) vefat etti. Methiyelerinin çoğu I. Ebû Zekeriyyâ Yahyâ ve oğlu I. Ebû Abdullah Muhammed el-Müstansır ile ilgilidir. Ebû Hayyân el-Endelüsî, İbn Rüşeyd, Ebü’l-Hasan Ali et-Tîcânî ile oğlu Ebü’l-Fazl Muhammed et-Tîcânî, Ahmed b. Yûsuf el-Leblî, İbn Râşid el-Kafsî onun öğrencilerinden bazılarıdır.

Aristo’nun şiir, belâgat, edebî tenkit ve hitabete dair görüşlerini İbn Sînâ ve Fârâbî’nin yorumlarından istifadeyle Arap edebiyatına yansıtan, bu konularda özgün görüşler ortaya koyan Kartâcennî bu alanlardaki düşüncelerini Minhâcü’l-büleġāǿ adlı eserinde toplamıştır (s. 69-71). Şiirlerinde, kendisinin ve ailesinin mâruz kaldığı sürgün ve hicretlerin etkisiyle derin bir gurbet hissi, Endülüs’e tekrar dönme özlemi yankılanır. Methiyelerinin girizgâhında yer alan nesîblerinde ayrılık acılarını, müstakil gazellerinde ise ümit ve hayallerini dile getirmiştir. Methiyeleri tasvir, gazel ve söz sanatlarındaki ustalığını kanıtlar. Söz sanatlarını yoğun olarak kullanması, fıkıh, hadis, felsefe, mantık ve astronomi gibi ilim dallarındaki birikimini şiirlerine yansıtması, eski Arap şiiri, Kur’an ve Arap emsalinden zengin iktibas ve tazminlere yer vermesi Kartâcennî’nin şiirlerinin belirgin özellikleridir.

Eserleri. 1. Minhâcü’l-büleġāǿ ve sirâcü’l-üdebâǿ. Arap şiiri, belâgat ve edebî tenkide dair Aristo’nun Poetika ve Rhetorica adlı eserlerinin etkisiyle yazılmış orijinal bir kitaptır. Eserin zamanımıza ulaşmayan birinci kısmında lafız, ikinci kısmında mâna, üçüncü kısmında nazım ve dördüncü kısmında üslûp meseleleri incelenmiştir. Felsefî yorumlar ve mantıkî çözümlemelerle örülmüş olan kitabın dili felsefe ve mantık terimleri sebebiyle zor anlaşılır niteliktedir. Şiirde istidlâl türlerinin ele alındığı ikinci kısmın üçüncü alt başlığı Abdurrahman Bedevî tarafından İlâ Ŧâhâ Ĥüseyin fî Ǿîdi mîlâdihi’s-sebǾîn (Kahire 1962) adlı eserin içinde (s. 85-146) yayımlanmıştır. Kitabın birinci kısmı dışındaki bölümlerini Muhammed Habîb İbnü’l-Hoca neşretmiştir (Tunus 1966; Beyrut 1981). 2. el-Maķśûre (el-Maķśûretü’l-elfiyye). Recez vezninde kaleme alınmış 1006 beyitlik hacmiyle maksûre türü kasidelerin en uzunu ve en iyisi kabul edilen eser İbn Düreyd’in el-Maķśûre’sine nazîre olarak nazmedilmiştir. Hafsî Hükümdarı I. Müstansır’ı kutlama ve övme amacıyla yazılan kaside müslümanların Endülüs’te hezimet sebepleri, şairin kendi hayatından önemli kesitler, çok sayıda özel isim ile medih, mev‘iza, hikemiyat, tasvir, gazel, fahr gibi çeşitli temaları içermekte olup edebiyat, tarih ve coğrafya alanlarında önemli bir belge niteliğindedir. Eser Şerîf el-Gırnâtî


(RefǾu’l-ĥucübi’l-mestûre Ǿan vechi’l-Maķśûre, Kahire 1344/1926, I-II), öğrencisi Ebü’l-Hasan et-Tîcânî (Edâǿü’l-lâzım naĥve Maķśûreti Ĥâzim), Celâleddin el-Mahallî ve Muhammed Emîn el-Muhibbî tarafından şerhedilmiştir. Kasideyi neşreden Muhammed Mehdî Allâm ile Muhammed Habîb İbnü’l-Hoca (Tunus 1972) onu dil ve edebiyat yönünden, Emilio Garcia Gomez ise tarih ve coğrafya açısından incelemiştir (bk. bibl.). 3. el-Ķaśîdetü’n-naĥviyye (el-Ķaśîdetü’l-mîmiyye). 219 beyitlik bu manzume şairin divanı içinde yayımlanmıştır (s. 123-133). 4. Dîvân. Escurial Library’de kayıtlı iki nüshada (nr. 384, 454) mevcut şiirlerle birlikte çeşitli kaynaklarda yer alan şiirlerinin derlenmesiyle meydana getirilmiştir (nşr. Osman el-Ka“âk, Beyrut 1964, 1979, 1409/1989). 5. Ķaśâǿid ve ķıŧaǾât (nşr. Muhammed Habîb İbnü’l-Hoca, Tunus 1972). 6. İrâdü’l-menâhili’ś-śavâfî fî taǾaddüdi đurûbi’l-Ǿilel ve’l-ķavâfî (Tunus Zeytûne Camii Ktp., Abdeliyye, nr. 2804).

Kartâcennî’nin diğer eserleri de şunlardır: Şeddü’z-ziyâr Ǿalâ caĥfeleti’l-ĥimâr (İbn Usfûr’un gramere dair el-Muķarrib’ine reddiye), Kitâbü’t-Tecnîs, Kitâbü’l-Ķavâfî (I. Müstansır’ın emriyle yazılan eseri İbn Rüşeyd, Vaślü’l-ķavâdim bi’l-ħavâfî fî şerĥi [źikri emŝileti’]Kitâbi’l-Ķavâfî adıyla şerhetmiştir), Naķd Ǿalâ Veşyi’l-ĥulel li’l-Leblî, Kitâb fî Ǿilmi’l-beyân.

BİBLİYOGRAFYA:

Kartâcennî, Minhâcü’l-büleġāǿ ve sirâcü’l-üdebâǿ (nşr. M. Habîb İbnü’l-Hoca), Beyrut 1981, neşredenin girişi, s. 5-118; a.mlf., Dîvânü Ĥâzim el-Ķarŧâcennî (nşr. Osman el-Ka“âk), Beyrut 1409/1989, neşredenin girişi, e-l; a.mlf., el-Maķśûre (nşr. M. Mehdî Allâm, Ĥavliyyâtü külliyyeti’l-âdâb içinde), II, Kahire 1953, s. 1-110; W. Heinrichs, Arabische Dichtung und Griechische Poetik: Ĥāzim al-Qarŧā©annīs Grundlegung der Poetik mit Hilfe Aristotelischer Begriffe, Beirut 1969; Sa‘d Maslûh, Ĥâzim el-Ķarŧâcennî ve nažariyyetü’l-muĥâkât ve’t-taħyîl fi’ş-şiǾr, Kahire 1400/1980, s. 5-69; ayrıca bk. tür.yer.; M. Rıdvân ed-Dâye, Târîħu’n-naķdi’l-edebî, Dımaşk 1402/1981, s. 488-543; İhsan Abbas, Târîħu’n-naķdi’l-edebî Ǿinde’l-ǾArab, Beyrut 1404/1983, s. 539-574; Fethî M. Ebû Îsâ, ŞiǾru Ĥâzim el-Ķarŧâcennî, Kahire 1984, tür.yer.; Kîlânî Hasan Sind, Ĥâzim el-Ķarŧâcennî ĥayâtühû ve şiǾruh, Kahire 1986, tür.yer.; Safvet Abdullah el-Hatîb, Nažariyyetü Ĥâzim el-Ķarŧâcennî en-naķdiyye, Kahire 1986, tür.yer.; E. G. Gómez, “Observaciones sobre la Qasıda Maqsūra de Abu’l-Hasan Hāzim al-Qortāğannī”, al-Andalus, I/1, Madrid 1933, s. 81-104; M. Mehdî Allâm, “Ebü’l-Ĥasan Ĥâzim el-Ķarŧâcennî ve fennü’l-Maķśûra fi’l-edebi’l-ǾArabî”, Ĥavliyyâtü külliyyeti’l-âdâb, I, Kahire 1951, s. 1-31; M. Belkhodja, “Ĥāzim al-Qartāğannī”, IBLA, sy. 116 (1966), s. 341-370; a.mlf., “L’oeuvre de Ĥāzim al-Qartāğannī”, a.e., sy. 118-119 (1967), s. 117-149; a.mlf., “Critic and Craftsman: al-Qartājannī and the Structure of Poem”, JAL, X (1979), s. 26-48; Nevâl İbrâhim, “ŦabîǾatü’ş-şiǾr Ǿinde Ĥâzim el-Ķarŧâcennî”, Fuśûl, VI/1, Kahire 1985, s. 83-92; Atâullah Cebr, “Mefhûmü’l-vezni’ş-şiǾrî ledâ Ĥâzim el-Ķarŧâcennî”, el-Kermil, sy. 12, Hayfa 1991, s. 7-42; Münsıf el-Vehâyibî, “Muķārebetü’l-mümtiǾi’l-müfîd fî nažariyyeti’ş-şiǾr Ǿinde Ĥâzim el-Ķarŧâcennî”, Mecelletü Dirâsât Endelüsiyye, IX, Tunus 1413/1993, s. 40-51; M. el-Hocevî, “el-BedîǾ Ǿinde Ĥâzim el-Ķarŧâcennî”, Âfâķu’ŝ-ŝeķāfe ve’t-türâŝ, IV/3, Dübey 1417/1996, s. 27-34; Mahmûd Derâbise, “MaǾne’l-maǾnâ Ǿinde ǾAbdilķāhir el-Cürcânî ve Ĥâzim el-Ķarŧâcennî”, ed-Dirâsâtü’l-İslâmiyye, XXXIII/4, İslâmâbâd 1997, s. 5-38; “Ĥāzim”, EI² (İng.), III, 337-338.

İsmail Durmuş