KULCA

Çin Halk Cumhuriyeti’nin Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde (Doğu Türkistan) bir şehir.

Bugünkü adı Yining olan Kulca (Gulca “Ren geyiği”), Orta Asya’da Tien Şan (Tianjin) ve Cungar Aladağ sıradağlarının arasında yer alan İli havzasında ve İli nehrinin kuzey kenarında Urumçi-Almatı yolu üzerinde kurulmuş önemli bir ticaret merkezidir; nüfusu 200.000 civarındadır.

İli havzasının ilk hâkimleri Wusunlar, milâttan önce III. yüzyılın başında Mete Han tarafından Büyük Hun İmparatorluğu’na bağlandı. I. Göktürk Devleti ve özellikle Batı Göktürkler döneminde bu bölge önemli olayların geçtiği bir yerdi. XIII. yüzyılın başlarında Moğol asıllı Karahıtaylar’ın gerilemesi ve Nayman Küçlüğ’ün bu devleti ele geçirmesi sırasında muhtemelen bir Karluk beyi olan Buzar (Ozar) Toğrul Han, Almalığ başşehir olmak üzere burada bir İslâm devleti kurdu. Daha sonra Moğollar’ın hâkimiyetine giren bölge Cengiz Han’ın ölümünün ardından ikinci oğlu Çağatay’ın payına düştü ve 1508’de son Çağatay Hanı Ahmed Han’ın öldürülmesiyle Şeybânîler’e intikal etti. XVI. yüzyılın sonlarında veya XVII. yüzyılın başlarında Oyratlar’ın (bk. KALMUKLAR), 1755’te de Çinliler’in eline geçti.

Çok kanlı bir harekâtla âdeta bütün halkını ortadan kaldırarak bölgeye hâkim olan ve buraya kalıcı bir biçimde yerleşen Çinliler 1762’de Ningyuanchen (kısaca lning / Yining) adı altında Kulca şehrini, iki yıl kadar sonra da bunun güneybatısına Çin Türkistanı bölgesinin idare merkezi olmak üzere Hoiyuanchen’i (Büyük Kulca / Yeni Kulca) kurdular. Kulca yeni yerleşimlerle, özellikle 1765’te Kalmuklar’dan kaçarak Kaşgarya’dan gelen 12.500 kadar göçmenin bölgeye yerleşmesiyle gelişti. Yeni yerleşen müslüman Türkler Tarançiler (ziraatçılar) diye adlandırıldı. Yine XVIII. yüzyılda bölgeye Çince konuşan ve muhtemelen Çinliler’le Uygurlar’ın karışmasından oluşan müslüman Dunganlar geldi. 1851 yılında Kulca’da İli havzasına yaklaşan Ruslar’la Çinliler arasında bir ticaret antlaşması yapıldı ve Rus tüccarlarına bölgenin yukarı taraflarında faaliyette bulunma imkânı sağlandı; dokuz yıl sonra da Rusya ve İngiltere’ye Kulca’da konsolosluk kurma izni verildi.

1862’de Shen-Si’de ortaya çıkan müslüman ayaklanması kısa sürede gelişerek Kulca bölgesine doğru yayıldı ve şiddetli mücadeleler neticesinde müslümanlar Yeni Kulca’ya hâkim oldular (1865). Ancak arkasından Dunganlar’la Tarançiler arasında anlaşmazlık başladı ve Tarançiler’in lideri Sultan Ali Han yönetimi ele geçirdi; Dunganlar’ın 5000 kadarı Rus topraklarına sığınmak zorunda kaldı. 1867’de, daha önce Akmescid’de Ruslar’a karşı çarpışmış olan Yâkub Bey Hokandî Kaşgarya bölgesinde hâkimiyet kurdu. Bunun üzerine Ruslar bir ara Hokand bölgesini tamamıyla kendi topraklarına katmayı düşündülerse de bundan vazgeçtiler ve 1871’de sadece Kulca dahil Yukarı İli havzasını işgal ettiler. Yâkub Bey’in bir çarpışmada ölmesinden (1877) sonra Doğu Türkistan’da tekrar Çin hâkimiyeti tesis edildi ve burası 1882 yılından başlayarak Sinkiang (Sincan: “yeni dominyon”) adı altında merkezi Urumçi olan bir eyalet haline getirildi. 1883’te de Kulca Ruslar tarafından tamamen boşaltıldı.

Urumçi’nin merkez olmasının ardından bir süre ikinci planda kalan Kulca, Çarlık Rusyası’nın yıkılmasından sonra bölgeye yönelen müslüman Kazan Türkleri’nin göçünden etkilendi ve nüfusu hızla arttı. 1944’te çoğunluğunu Kazanlı Türkler’le Uygurlar’ın oluşturduğu bir grup ayaklandı ve 7 Ağustos’ta Kulca’da Doğu Türkistan Cumhuriyeti’nin kurulduğunu ilân etti. Çin hükümeti çaresiz kalınca Kulca’daki yeni rejimin yetkilisi Ahmed Can ile temasa geçti. Öte yandan 1948 yılının sonlarına doğru hükümetin Urumçi’deki Sinkiang eyalet yönetimiyle de teması zayıfladı. Eylül 1949’da yeni rejim ve Urumçi yetkilileri Pekin’de komünist idarecilerle görüşmelere başladılar. Çeşitli aşamaların ardından 1955’te Sinkiang Uygur Özerk Bölgesi’nin kurulduğu açıklandı (bk. TÜRKİSTAN).

BİBLİYOGRAFYA:

E. Schuyler, Turkistan; Notes of a Journey in Russian Turkistan, Khokand, Bukhara, and Khuldja, London 1876, II, 156-201; Han Shu, 96B/s. 3901-3909; Hsin T’ang Shu, 215B/s. 6055-6066; Atâ Melik el-Cüveynî, The History of the World-Conqueror (trc. J. A. Boyle), Manchester 1958, I, 56, 58, 63-65, 74-77; Bâbür, Vekāyi‘ (Arat), II, 445; E. Bretschneider, Medieval Researches from Eastern Asiatic Sources, London 1888, I, 18, 70, 129, 233; W. Barthold, Orta Asya Türk Tarihi Hakkında Dersler, İstanbul 1927, s. 118, 142, 172, 178, 207; a.mlf., Moğol İstilâsına Kadar Türkistan (haz. Hakkı Dursun Yıldız), İstanbul 1981, s. 437, 455, 494-496, 604; a.mlf., “Kulca”, İA, VI, 976-977; E. Chavannes,


Documents sur les Toukioue occiden-taux, Paris 1941, s. 21, 29, 230, 271; A. Zeki Velidî Togan, Bugünkü Türkili Türkistan ve Yakın Tarihi (İstanbul 1942-47), İstanbul 1981, s. 4, 48, 56, 237, 238, 251, 273, 316, 341, 408, 423, 454, 546, 582; O. Lattimore, Pivot of Asia, Sinkiang and the Inner Asian Frontiers of China and Russia, Boston 1950, s. 36-39; a.mlf., Inner Asian Frontiers of China, Oxford 1992, s. 198; Spuler, İran Moğolları, s. 258, 303, 457; Baymirza Hayit, Türkistan: Rusya ile Çin Arasında (trc. Abdülkadir Sadak), İstanbul 1975, s. 15, 19, 20, 66, 67, 139, 149, 152, 324, 327; R. Grousset, Bozkır İmparatorluğu (trc. M. Reşat Uzmen), İstanbul 1980, s. 491-496; İbrahim Kafesoğlu, Harezmşahlar Devleti Tarihi, Ankara 1984, s. 225; Faruk Sümer, Eski Türkler’de Şehircilik, Ankara 1984, s. 67, 68, 75, 83, 90; W. Radloff, Sibirya’dan Seçmeler (trc. Ahmet Temir), Ankara 1986, s. 304-358; Bahaeddin Ögel, Türk Mitolojisi, Ankara 1987, I, 153, 172, 174, 215, 218; II, 474; Th. J. Barfield, The Perilous Frontier, Cambridge 1989, s. 21, 212, 277, 287, 288, 292, 293; A. D. W. Forbes, Doğu Türkistan’daki Harp Beyleri (trc. Enver Can), İstanbul 1991, s. 20, 32, 33; Erk Yurtsever, Tamga, İstanbul 1993, s. 106; R. Yang, “Sinkiang under the Administration of Governor Yang Tsenghsin, 1911-1928”, CAJ, VI (1961), s. 270-277, 305-308; C. E. Bosworth, “Ķulғјa”, EI² (İng.), V, 363-364.

Ahmet Taşağıl