MEHMED EFENDİ, Küçük İmam

(ö. 1085/1674)

Türk mûsikisi bestekârı, hânende.

İstanbul’da doğdu ve orada yaşadı. Hayatıyla ilgili bilgilerin çoğunun elde edildiği Atrabü’l-âsâr’ın iki nüshasında (bk. bibl.) ismi Ahmed olarak kaydedilmiştir. Küçük yaşta sesinin güzelliğiyle dikkat çekince devrin üstatlarından ders almak suretiyle kendini yetiştirip döneminin önemli hânendeleri arasında yer aldı. Evliya Çelebi, Seyahatnâme’sinde “nevzuhur hânendeler” başlığı altında o yılların yeni hânendelerini sayarken ondan Küçük İmam Çelebi olarak söz etmektedir. Eminönü’ndeki Yeni Vâlide Camii’nde (Yenicami) na’t-hanlık yaptığı için “Vâlide Camii na‘thanı” olarak da anılmaktaydı. Ancak Hâfız Post’un Mecmûa’sındaki kayıtta (vr. 135b) “Mahmudpaşa hatibi” unvanıyla zikredilmektedir. Çağdaşı Buhûrîzâde Mustafa Itrî Efendi ve Hezargradlı Behçetî’nin tarih manzumesinden sanatkârın 1085’te (1674) vefat ettiği anlaşılmaktadır; Yılmaz Öztuna ise kaynak vermeden ölüm tarihini 7 Mart 1675 olarak gösterir.

Mehmed Efendi hânendeliğinin yanı sıra özellikle bestekârlığıyla tanınmıştır. Atrabü’l-âsâr’da okuyuşunun gayet zarif ve dinleyenleri vecde getiren bir güzellikte olduğu, mûsiki nazariyatına vukufu dolayısıyla eserlerinde çoğunlukla pek işitilmemiş nağmelere yer verdiği, bu sebeple kendisine “imâm-ı fen” (mûsiki ilminin önderi) unvanının lâyık görüldüğü kaydedilmektedir. Atrabü’l-âsâr’da kaydedildiğine göre Mehmed Efendi’nin kâr, beste, semâi, şarkı ve ilâhi gibi formlarda 500’ün üzerinde bestesi vardır. Yazma güfte mecmualarında pek çok eserine rastlanmaktaysa da Yılmaz Öztuna onun kâr, beste ve ilâhi formlarında beş bestesinin zamanımıza ulaştığını belirtmektedir. Bunlar arasında, “Tâ bekey sûz-i gamınla dertli sînem dağlayım” mısraıyla başlayan hicaz bestesiyle, “Sînede her gamze-i şemşîrden bir yâre var” mısraıyla başlayan bayatî bestesi günümüzde de okunan eserlerindendir.

BİBLİYOGRAFYA:

Ali Ufkî Bey, Mecmûa-i Sâz ü Söz (nşr. Şükrü Elçin), Ankara 2000, s. 146; Evliya Çelebi, Seyahatnâme, I, 634; Hâfız Post, Mecmûa, TSMK, Revan Köşkü, nr. 1724, vr. 25a, 28a, 33b, 34a, 36b, 44b, 45a, 58b, 64a, 67b, 81b, 117b, 129b, 130a, 135b, 138b, 143b; Esad Efendi, Atrabü’l-âsâr, İÜ Ktp., TY, nr. 6204, vr. 27b-28a; a.e., TSMK, Hazine, nr. 1298; Müstakimzâde, Mecmûa-i İlâhiyyât, Süleymaniye Ktp., Esad Efendi, nr. 3397, vr. 70a; Subhi Ezgi, Nazarî-Amelî Türk Musikisi, İstanbul 1935-40, II, 171-173, 184; IV, 25-26; Sadettin Nüzhet Ergun, Türk Musikisi Antolojisi, İstanbul 1942, I, 38-39, 74, 128-129; Vural Sözer, Müzik ve Müzisyenler Ansiklopedisi, İstanbul 1964, s. 235; Ruşen Ferid Kam, “Rahmetli Üstadım Necati Lugal ve Büyük Bestekârımız Itrî Hakkında”, Necati Lugal Armağanı, Ankara 1968, s. 63; TSM Sözlü Eserler, s. 338, 355; Özalp, Türk Mûsikîsi Tarihi, I, 382-383; Hüseyin Sadettin Arel, “Türk Bestekârlarının Tercemeihalleri”, MM, sy. 18 (1949), s. 19; Öztuna, BTMA, II, 39.

Nuri Özcan