POJEGA

Hırvatistan’ın Slavonya kesiminde eski bir şehir.

Doğu Hırvatistan’da Slavonya’da Poήega, Pozsega ve Slavonska Poήega şeklinde anılan şehir, bugün 20.000 dolayında nüfusuyla küçük bir yerleşme yeri olup Poήega-Slavonya idarî bölgesinin merkezidir. Tuna’nın önemli kolu olan Sava ırmağına sol taraftan karışan küçük bir akarsuyun verimli vadisinde kurulmuştur. Adına, III. Bela zamanında (1172-1196) Tuna ile Sutla arasında ele geçirildiği rapor edilen üç kaleden (Zagreb, Vico / Vukovar ve Posega) biri olarak rastlanır. Bu dönemden itibaren burası önemli bir askerî istihkâm özelliği taşımıştır. Pojega’nın bulunduğu yer Romalılar döneminde Incerum adında bir iskân yeri diye bilinmektedir. Ortaçağ’ların sonuna kadar bir katedral binasına ve bir kraliyet sarayına sahip olarak kontluk merkezi haline gelmiş ve bölgenin en önemli idarî merkezlerinden olmuştur. Şehrin kalesi, Bosna ile Güney Hırvatistan’ı Macaristan ovasıyla birbirine bağlayan yolu kontrol eden bir mevkide yer almaktadır. Pojega ayrıca etrafı dağ ve tepelerle çevrilmiş zengin bir vadinin doğal merkezidir. Söz konusu vadi Romalılar döneminden itibaren Vallis Hurea (altın vadi) şeklinde zikredilmektedir. Burası XV. yüzyıldan itibaren Osmanlı akınlarına hedef olduktan sonra 944 Cemâziyelâhiri sonlarında (Aralık 1537) Semendire sancak beyi Yahyapaşazâde Mehmed Bey tarafından fethedilmiş, hemen ardından sancak haline getirilip Arslan Bey’e verilmiştir.

Kale bu dönemde Mehmed Bey ve Gazi Hüsrev Bey’in vakıflarıyla gelişmeye başladı. Ancak bu kesimde bazı kalelerin 1539’a kadar Kral Ferdinand ve Hırvat-Macar asilzadelerinin elinde bulunması, bunun yanında Slavonya’daki Osmanlı idaresini tehdit eden kral ordusunun 1537 yaz mevsiminin sonlarına doğru Diyakova (Dakovo, Djakovo) civarında Gorjani tarafından mağlûp edilmesine kadar düzenli bir Osmanlı idaresi kurulamadı. Osmanlı yanlısı olan Macar Kralı Janos Szapolya, rakibi Habsburglu Ferdinand ile anlaşma yapıncaya kadar Sava nehrinin kuzeyine uzanan bölgenin elinde olduğu iddiasını sürdürdü. Bu karışık dönemden sonra Pojega 1541 yılında Budin, 1580’de Bosna ve 1600’de Kanije beylerbeyiliğine bağlı bir sancak oldu. 1008’de (1599) Habsburg askerleri şehri yaktı ve 1098 (1687) yılında ele geçirdi. 1690’da Osmanlılar buraya yeniden hâkim olduysa da ertesi yıl kesin biçimde Osmanlı idaresinden çıktı.

Osmanlı hâkimiyeti altında Pojega’nın bulunduğu vadi Bosna’daki müslüman yerleşimciler için oldukça çekiciydi. Sancak ziraî bakımdan zengindi ve önemli ihtiyaçlarını karşılayacak derecede üretime sahipti. Burada elde edilen tarım ürünleri Sava ve Tuna nehri yoluyla Budin’e ve İsakça’ya ihraç ediliyordu. Osijek yakınlarındaki Panonya düzlüğünde büyük bir panayırın kurulmasıyla birlikte özellikle XVII. yüzyılda ticarî trafik yoğunlaştı. Bu panayır ilk defa 1600’de Kanije Kalesi’ni fetheden Damad İbrâhim Paşa’nın hayratlarından biri olarak ortaya çıktı. Daha sonra bu panayır, sancaktaki askerlerin ve ticaret ehlinin isteği üzerine 1634’te IV. Murad’ın emriyle genişletildi. Yönetimi ve muhafazası Pojega sancak beyinin görevleri arasında bulunmaktaydı. Pojega sancağındaki yerleşme yerlerinin dörtte biri derbentçi ve Ulah köyleri olmakla belirli bir muafiyete sahipti.

Sancağın merkezi olan Pojega kasabası XVI. yüzyılın ikinci yarısına doğru toplam 300 hânelik bir nüfusa (1500 kişi) sahipti. Halk genellikle huzur içinde yaşıyordu. Bu yüzyılın ikinci yarısında nüfusu biraz daha arttı. Burada bir kadı görev yapıyordu. Pojega’daki Osmanlı yerleşmesi sırasında kasaba Ortaçağ’daki fizikî büyüklüğünün iki katına çıkmıştı. Kasabada en az üç cami (Kanûnî Süleyman, II. Selim ve III. Murad, ilk ikisi kiliseden çevrilme), bir musallâ ile on dört mahalle vardı. 987 (1579) yılında Pojega’da bir köle pazarının yanında 120 vakıf dükkânının mevcudiyeti tescil edilmişti. Ayrıca buraya bir müftü gönderilmişti ve muhtemelen bir medrese de vardı. Kasabanın dışında batıya doğru büyük bir ihtimalle 1552’de sancak beyi olan Ulama Paşa tarafından bir zâviye yaptırılmıştı. Paşanın oğlu Dönmez Bey’in türbesinin de burada olduğu belirtilir.

Dervişlerin çoğunluğu Halvetiyye tarikatına mensuptu. Bunların içinde en göze çarpan şahsiyet, 1590’da öldüğünde türbesi ziyaret mekânı olan Sinâniyye koluna bağlı Şeyh Hasan Efendi’dir. 1071 (1660) yılında burayı gören Evliya Çelebi, Pojega Kalesi’nin Ferhad Paşa tarafından tamir edildiğini, altıgen şeklindeki kalede önemli sayıda muhafızın bulunduğunu söyler. 1680’lerde kasabanın nüfusu 1200 hâneye (yaklaşık 5000 kişi) yükselmiştir. Hıristiyan cemaatine Katolik kilisesine uygun olarak açık şekilde ibadet etme serbestliği hakkı tanınmış, ancak Katolikler dışındakilerin kasabadaki hıristiyan mahallesine yerleşmesine izin verilmemiştir. Osmanlı Pojegası’ndaki hayat tarzıyla ilgili çok değerli bilgiler, kale dizdarı olup büyük bir sarayı bulunan ve burada önemli yolcular için ziyafetler düzenleyen, ticarî faaliyetlerle zenginleşen Hacı Mehmed Ağa’dan bahseden Âlî Mustafa Efendi’nin eserinde yer alır (bk. bibl.).

BİBLİYOGRAFYA:

BA, TD, nr. 203, 204, 243, 351, 672; Âlî Mustafa Efendi, Künhü’l-ahbâr, Nuruosmaniye Ktp., nr. 3409, vr. 37a-38a; Evliya Çelebi, Seyahatnâme, V, 518-521; VI, 178-189; J. Kempf, Iz Prošlosti Poήege i Poήeške ^upanije, Po´ege 1926, tür.yer.; Ayverdi, Avrupa’da Osmanlı Mimârî Eserleri II-III, s. 283; N. Moačanin, “Besonderheiten der Osmanischen Ordnung in Slavonien im. 16. und 17. Jahrhundert”, Internationales Symposium für Osmanische Wirtschafts- u. Sozialgeschichte München 1984, Wiesbaden 1985, s. 120-127; a.mlf., “Granice i upravna podjela Poήeškog sandήaka”, Zbornik Zavoda za Povijesne Znanosti JAZU, sy. 13, Zagreb 1983, s. 107-118; a.mlf., “Verwaltungsgeschichte Mittelslavoniens als Bestandteil des Eyālets Kanizsa”, Különlenyomat, Zalai Múzeum, sy. 4, Nagykanizsa 1992, s. 73-75; Jaroslav Šidak, “Slavonija”, Enciklopedija Jugoslavije, Zagreb 1968, VII, 222; Vladimir Blaškovi—, “Slavonska Poήega”, a.e., VII, 225.

Nenad Moacanın