REDHOUSE, Sir James William

(1811-1892)

İngiliz şarkiyatçısı, dil bilimci ve lugatçı.

Londra’da doğdu; beş yaşında iken babasını kaybetti. Sekiz yaşında, erkek çocuklarını denizciliğe hazırlamak için eğitim veren bir yetimler okuluna yerleştirildiyse de birkaç yıl sonra disiplinsizliği yüzünden buradan çıkarıldı. 1826’da kamarot olarak bir ticaret gemisine girdi ve gemi İstanbul’a uğradığında işini terketti. İstanbul’daki ilk zamanlarıyla ilgili bilgiler hem yetersizdir hem de güvenilir değildir. Bununla birlikte çocuk yaşına rağmen kendini yetiştirmek için büyük çaba harcadığı ve kısa sürede Türkçe öğrenerek Bâbıâli Tercüme Odası’nda çalışmaya ve Mühendishâne-i Bahrî-i Hümâyun’da İngilizce dersleri vermeye başladığı bilinmektedir. Türkçe’sini ilerletirken Arapça ve Farsça ile ilgilendi; daha sonra Grekçe, Fransızca ve Almanca öğrendi. 1830-1833 yıllarında Rusya’da bulundu; bir yandan Rusça ve Doğu Türkçesi öğrenirken bir yandan da sözlük çalışmalarıyla meşgul oldu. 1833-1834 kışını Malta’da geçirdi. İstanbul’a döndüğünde İngiltere’ye gönderilen bir askerî öğrenci grubunun danışmanı olarak Londra’da görevlendirildi ve dört yıl orada kaldı. 1838’de tekrar Bâbıâli Tercüme Odası’na girdi. Ertesi yıl Sadrazam Koca Hüsrev Paşa’ya tercümanlık ve Mekteb-i Ulûm-i Edebiyye’de hocalık yaptı. 1839-1841 Osmanlı-Mısır krizine Avrupa güçlerinin ortak müdahalesi sırasında Bahriye mütercim-tercümanlığı ile Bahriye Şûrası üyeliğine tayin edildi; verdiği başarılı hizmetlerden dolayı İngiliz ve Osmanlı hükümetleri tarafından ödüllendirildi; Sultan Abdülmecid kendisine İftihar nişanı verdi. 1842’de Bâbıâli Tercüme Odası’ndaki işine döndü. 1843-1847 yılları arasında, Rusya ve İngiltere’nin aracılığı ile Osmanlı-İran sınırını belirlemek için Erzurum’da toplanan heyette görev aldı. 1851’de Encümen-i Dâniş üyeliğine seçildi. 1853’te Osmanlı hükümetinin kendisine bağladığı yılda 240 pauntluk maaşla emekliye ayrılıp İngiltere’ye döndü ve Dışişleri Bakanlığı’nda Doğu dilleri mütercim-tercümanı olarak çalışmaya başladı; aynı yıl içinde Royal Asiatic Society’nin sekreterliğini üstlendi. 1884’te Cambridge Üniversitesi’nden fahrî doktora pâyesi, 1888’de Kraliçe Victoria’dan şövalyelik unvanı (sir) ve nişanı aldı. Londra’da öldü.

Eserleri. Redhouse’un ilk eseri 1830’lu yıllarda, Osmanlı Türkçesi’nde kullanılan Arapça ve Farsça kelimeler için hazırlamaya başladığı ve 1842’de tamamladığı iki ciltlik Müntehabât-ı Lugāt-ı Osmâniyye’dir. İstanbul’da 1269’da (1853) kendi adını koymadan bastırdığı eserini 1289 (1872) yılında genişletilmiş ve yazar adı belirtilmiş olarak tekrar bastırmıştır. 1846’da Paris’te neşredilen Grammaire raisonnée de la langue ottomane adlı eseri, o güne kadar Avrupa’da yayımlanan gramerlerde görülmeyen sesli uyumunu sistematik biçimde ortaya koyması bakımından önemlidir. 1855’te Londra’da The Turkish Campaigner’s Vade Mecum of the Ottoman Colloquial Language yayımlanmış ve onu daha sonra Turkish Vade Mecum (London 1877) tamamlamıştır. An English and Turkish Dictionary 1857’de Londra’da neşredilmeye başlanmış, 1861’de yine Londra’da daha büyük boyutlardaki Lexicon, English and Turkish piyasaya çıkmıştır. Bunun karşılığını teşkil eden Türkçe-İngilizce sözlük ise 1890’da İstanbul’da Amerikan Board Misyoner Heyeti adına A. H. Boyajian tarafından A Turkish and English Lexicon Shewing the English Significations of the Turkish Terms / Kitâb-ı Meânî-i Lehçe li-James Redhouse el-İngilizî adıyla yayımlanmıştır. Halen alanlarının en mükemmel örnekleri olarak kabul edilen bu iki sözlüğün 1928 harf devrimine kadar Arap harfleriyle, daha sonra yeni Türk alfabesiyle ve gereken güncelleştirmeler yapılarak devamlı surette yeni baskıları piyasaya çıkmıştır (İngilizce-Türkçe: 40. baskı [2007]; Türkçe-İngilizce: 26. baskı [2007]).

Redhouse 1864’ten itibaren çok geniş hacimli iki sözlük üzerinde çalışmaya başlamıştır. Bunlardan biri her kelimenin Türkçe, Arapça, Farsça veya Avrupa dillerindeki kökenini veren Türkçe açıklamalı Külliyyât-ı Azîziyye fi’l-Lugati’l-Osmâniyye, diğeri İngilizce açıklamalı Arapça, Farsça, Osmanlıca ve Doğu Türkçesi sözlüğü idi. Ancak Redhouse, Bâbıâli’den yardım talebine cevap alamayınca 1885’te her iki çalışmasını da yarım bırakmak zorunda kalmıştır. Daha sonra Külliyyât-ı Azîziyye’nin o zamana kadar hazırladığı ilk beş cildinin müsveddelerini İstanbul’a göndermiştir; fakat bunların nereye ulaştığı ve halen nerede olduğu bilinmemektedir. Diğerinin müsveddelerini ise British Museum’a bağışlamıştır. 1877’de A Vindication of the Ottoman Sultans’ Title of Caliph, 1879’da On The Turkish History, System and Varieties of Turkish Poetry adlı eserleri piyasaya çıkan Redhouse, Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî’nin Meŝnevî’sinden ve Ahmed Eflâkî’nin Menâķıbü’l-Ǿârifîn’inden seçtiği metinleri İngilizce’ye çevirerek The Mesnevi adıyla 1881’de ve A Simplified Grammer of the Ottoman-Turkish Language adlı kitabını 1884’te yayımlamıştır. Ali b. Hasan el-Hazrecî’nin el-ǾUķūdü’l-lüǿlüǿiyye fî târîħi’d-devleti’r-Resûliyye’nin tercümesini giriş, cetveller, haritalar ve indeks ilâvesiyle gerçekleştiren Redhouse (The Pearl-Strings, A History of the Resûliyy Dynasty of Yemen, I-III, Leiden-London 1906-1918) ayrıca Ķaśîdetü’l-bürde’yi İngilizce’ye çevirmiştir (The Burda, Arabian Poetry for English Readers, Glasgow 1881, s. 305-318). Bugün İstanbul’da Amerika Kiliseler Birliği’nin Ortadoğu Misyonu’na bağlı ve öncelikle Redhouse’un eserlerinin yayımını sürdürmekle görevli Redhouse Yayınevi adlı bir kuruluş bulunmaktadır.

BİBLİYOGRAFYA:

Sir James W. Redhouse, A Turkish and English Lexicon, İstanbul 1978, s. X-XII; ayrıca bk. Faruk K. Timurtaş’ın “Redhouse Lûgatı”, başlıklı tanıtım yazısı; Cemil Meriç, Kültürden İrfana, İstanbul 1986, s. 267-271; C. V. Findley, “Sir James W. Redhouse (1811-1892): Making of a Perfect Orientalist”, JAOS, XCIX (1979), s. 573-600; a.mlf., “Sir James W. Redhouse (1811-1892). Mükemmel Bir Doğubilimcinin Öyküsü” (trc. Nuray Şimşek), Kebikeç, sy. 6, İstanbul 1998, s. 211-245.

Carter Vaughn Fındley