ÜDFÜVÎ, Muhammed b. Ali

(محمّد بن علي الأدفوي)

Ebû Bekr Muhammed b. Alî b. Ahmed el-Üdfüvî el-Mısrî (ö. 388/998)

Mısırlı nahiv, kıraat ve tefsir âlimi.

304 (916) yılında Yukarı Mısır’da Asvan yakınlarındaki Üdfüv’de doğdu. Nisbesini zâl harfiyle Üzfüvî şeklinde zikredenler de vardır (Zehebî, II, 675; İbnü’l-Cezerî, II, 198). Nahivde hocası Ebû Ca‘fer en-Nehhâs, kıraatte Ebû Gānim Muzaffer b. Ahmed b. Hamdân olup Nehhâs’ın eserlerini talebelerine rivayet etmiştir. Dânî, Üdfüvî’nin Nâfi‘ kıraatinin Verş rivayetinde, Zehebî de Kur’an ilimlerinde döneminin en önde gelen âlimi olduğunu söylemektedir. Ahmed b. İbrâhim el-Mısrî ve İbnü’s-Seken gibi şahsiyetler de onun hocaları arasında yer alır. Dindar kişiliğiyle tanınan, nahiv, kıraat ve tefsirin yanı sıra Arap dili ve edebiyatında önemli bir âlim kabul edilen Üdfüvî geçimini Kahire’de odun ticaretiyle sağlıyordu. İtikadda Eş‘arî, fıkıhta Mâliki olan Üdfüvî’nin çok sayıdaki öğrencileri arasında Ali b. İbrâhim b. Saîd el-Havfî, Mekkî b. Ebû Tâlib,


Ahmed b. Muhammed el-Meâfirî, Muhammed b. Ca‘fer el-Huzâî ve İbnü’l-Hazzâ’nın isimleri sayılabilir. 7 Rebîülevvel 388’de (9 Mart 998) Kahire’de vefat etti ve Karâfe Mezarlığı’na defnedildi.

Eserleri. el-İstiġnâ fî Ǿulûmi’l-Ķurǿân. On iki yılda tamamlanan 300 cüz civarındaki eser Taberî’nin tefsirinden sonra en geniş tefsirlerden biri kabul edilmekte, İbnü’l-Kıftî ise eseri bu sahanın en hacimli çalışması diye görmektedir (İnbâhü’r-ruvât, III, 186). Mekkî b. Ebû Tâlib, el-Hidâye ilâ bulûġi’n-nihâye adlı tefsirini büyük ölçüde hocasının bu eserinden derlediğini belirtmektedir. Kitabın tamamına yakın bir nüshası İstanbul’da bulunmaktadır. Tefsirin Bakara sûresinin 165. âyetinden Mâide sûresinin 6. âyetine kadar olan kısmını kapsadığı anlaşılan II. cildi kayıptır. Eserin dört cildi Hacı Selim Ağa (nr. 63, 64, 65, 66), üç cildi de Süleymaniye (Hâfız Ahmed Paşa, nr. 4, 5, 6) kütüphanelerinde kayıtlıdır. el-İstiġnâ’nın en önemli kaynakları arasında Nehhâs’ın eserleriyle Taberî’nin tefsiri yer alır. Rivayet ve dirayet usullerinin bir arada kullanıldığı tefsir ulûmü’l-Kur’ân’a dair ansiklopedik bir eser olup mushaf tertibine göre ele alınan âyetlerle ilgili Kur’an ilimleri bahisleri genişçe işlenir. Eserde dil tahlilleri ve kıraat meseleleri ağırlıklı bir yere sahiptir. İsrâiliyat türü rivayetlere, fıkıh ve kelâm konularına da işaret edilen tefsirde müellif çoğunlukla görüşler arasında tercih yapmaz, sadece farklı görüşlere işaret etmekle yetinir. Üdfüvî’ye ayrıca Kitâbü Edebi’l-ķārî ve’l-muķrî (İbn Hayr, s. 74), el-İķnâǾ fî aĥkâmi’s-semâǾ (Keşfü’ž-žunûn, I, 139) adlı eserler nisbet edilmekte, nahve dair geniş hacimde bir kitabı olduğu (Ca‘fer b. Sa‘leb el-Üdfüvî, s. 554) ve edebiyatla ilgili eserler de kaleme aldığı (Yâkūt, I, 169) belirtilmektedir. Üdfüvî üzerine Abdullah b. Abdülganî Küheylân yüksek lisans tezi hazırlamış (el-Üdfüvî müfessiran ve taĥķīķu sûreti’l-Fâtiĥa min tefsîrih, 1405/1985, Câmiatü’l-İmâm Muhammed b. Suûd el-İslâmiyye), Süleyman Mollaibrahimoğlu bir monografi yazmış, M. Suat Mertoğlu da bir inceleme ile birlikte eserin mukaddimesini ve Fâtiha sûresini neşretmiştir (bk. bibl.).

BİBLİYOGRAFYA:

Mekkî b. Ebû Tâlib, el-Hidâye ilâ bulûġi’n-nihâye (nşr. Mustafa Müslim v.dğr.), Şârika 1429/ 2008, I, 74; İbn Hayr, Fehrese, s. 74, 441; Yâkūt, MuǾcemü’l-büldân (nşr. F. Wüstenfeld), Leipzig 1866, I, 168-169; İbnü’l-Kıftî, İnbâhü’r-ruvât, III, 186-188; Ca‘fer b. Sa‘leb el-Üdfüvî, eŧ-ŦâliǾu’s-saǾîdü’l-câmiǾ esmâǿe nücebâǿi’ś-ŚaǾîd (nşr. Sa‘d M. Hasan), Kahire 1966, s. 552-556; Zehebî, MaǾrifetü’l-ķurrâǿ (Altıkulaç), II, 675-676; İbnü’l-Cezerî, Ġāyetü’n-Nihâye, II, 198-199; Süyûtî, Buġyetü’l-vuǾât, I, 189; Keşfü’ž-žunûn, I, 139; Brockelmann, GAL, I, 205; Suppl., III, 1202; Sezgin, GAS, I, 46; Süleyman Mollaibrahimoğlu, Muhammed b. Ali el-Udfuvî ve Tefsirdeki Metodu, İstanbul 1995, tür.yer.; M. Suat Mertoğlu, “Tefsir Tarihinde Dikkatlerden Kaçan Bir Eser: Üdfüvî’nin el-İstiğnâ fî ulûmi’l-Kur’ân’ı ve Eserin Mukaddimesi ile Fatiha Sûresi Tefsirinin İlmî Neşri”, İslâm Araştırmaları Dergisi, sy. 25, İstanbul 2011, s. 51-112.

Mehmet Suat Mertoğlu